Sağlık

'Aşı ebeveynlerin sorumluluğu, çocukların ise hakkıdır'

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ailelere çocuklarını aşı yaptırmaları çağrısında bulunarak, "Aşı ebeveynlerin sorumluluğu, çocukların ise hakkıdır. Aşı reddinin bilimsel bir dayanağı yoktur." dedi.

'Aşı ebeveynlerin sorumluluğu, çocukların ise hakkıdır'
26-04-2019 14:27
Ankara

Her yıl nisan ayının son haftasında kutlanan "Dünya Aşı Haftası"nın bu yılki teması, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ ) tarafından, "Aşılar İşe Yarıyor" olarak belirlendi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Aşı Haftası" dolayısıyla Türkiye'de yürütülen aşı hizmetleri ile ilgili bilgi verdi.

Her yıl yaklaşık 1 milyon 300 bin bebeğe ve 2 milyon 500 bin ilköğretim çağındaki çocuğa aşı yapıldığını bildiren Koca, Türkiye'de uygulanan aşıların DSÖ tarafından onaylanan "İyi Üretim Prosedürleri" kurallarına uygun üretildiğini ve uluslararası referans laboratuvarlarında test edilen aşılar olduğunu belirtti.

Aşıların teslim alınıp kullanıma sunulmadan önce Ulusal Referans Laboratuvarlarında test edilerek uygunluğunun kanıtlandığını vurgulayan Koca, şöyle konuştu:

"Aşılar üretim aşamasından başlayıp aşılanacak kişiye ulaştırılana kadar tüm sağlık kuruluşlarında soğuk zincir kuralları ve elektronik takip sistemi içerisinde uygun ısı aralığında korunmaktadır. Aşı nakil araçları, aşı buzdolapları ve soğuk hava depolarının ısıları elektronik ortamda anlık olarak takip edilmekte ve soğuk zincir kırılmaları engellenmektedir."

Aşılama hizmetlerinin her çocuğun hakkı olduğuna dikkati çeken Koca, yüksek aşılama oranlarına ulaşmanın birinci basamak sağlık hizmetleri ve güçlü sağlık uygulamalarını gerektirdiğine işaret etti.

Koca, aşıların hayatın başından sonuna kadar sağlıklı bir yaşam şansı sunduğuna dikkati çekti.

"Aşılama oranları gelişmiş ülkeler seviyesinde"

Aşılama oranlarına ilişkin bilgi veren Bakan Koca, "Ülkemizde aşılama oranları yüzde 96 ile gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmıştır. Aşı takvimini bebeklik döneminde mutlak bu oranlarda, hatta bunun üstünde sağlamamız gerekmektedir. Bebeklik dönemi sonrası okul çağı dönemindeki aşılar konusunda da ebeveynlerin hassas olması gerekmektedir. 'Nasıl olsa bebeklik aşısı yapıldı, koruyuculuğu yüksek' diye düşünerek, çocukluk çağı aşılarının ihmal edilmemesi ve aşıların okul çağı döneminde de yaptırılması gerekir. Çocukluk ve okul dönemindeki aşılar, aile hekimlerine yaptırılmalı." ifadelerine yer verdi.

Sağlık Bakanı Koca, insanlık tarihinde büyük salgınlara ve ölümlere yol açan pek çok hastalığın aşılamanın bir zaferi olduğunu vurgulayarak, çiçek hastalığının 1977'den itibaren aşılama sayesinde tamamen yok edildiğine vurgu yaptı.

Önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan poliomyelit (çocuk felci) hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapıldığını ve hastalığın yok edilme aşamasına geldiğini dile getiren Koca, Türkiye'de son polio vakasının 1998'de görüldüğünü anımsattı.

Bakan Koca, Maternal-Neonatal Tetanoz Eliminasyonu Programıyla da Türkiye'nin yeni doğan tetanozunu elimine eden ülkeler arasına girdiğini kaydetti.

"Aşılama ile kızamık vakaları azaldı"

Türkiye'de 1981'de başlatılan aşılama çalışmalarının 1985'ten itibaren "Genişletilmiş Bağışıklama Programı" adı altında sürdürüldüğü ifade eden Koca, çocukluk çağı aşılama takviminde şu an 13 hastalığa aşı yapıldığını ifade etti.

Bakan Koca, bu hastalıkları boğmaca, difteri, tetanoz, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, verem, çocuk felci, hepatit B, hepatit A, suçiçeği, Hemofilus influenza tip b'ye bağlı hastalıklar ile streptokokus pnömoniyaya bağlı invaziv pnömokokal hastalıklar olarak sıraladı.

Bakan Koca, tüm çocuklara ve ihtiyacı olan erişkinlere aşıların ücretsiz uygulandığını belirterek, "Aşılama takvimini tamamlayan bir çocuk, difteri, boğmaca, tetanoz, çocuk felci, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, suçiçeği ve aşı ile önlenebilen hastalıklarla oluşan karaciğer iltihabı, karaciğer yetmezliği, siroz ve karaciğer kanserinden, yaygın verem hastalığından, menenjitten, zatürreden, orta kulak iltihabından ve tüm bu hastalıklar sonucu oluşabilecek sakatlık ve ölümlerden korunmaktadır." diye konuştu.

Türkiye'de uygulanan bebeklik ve çocukluk dönemi aşı takviminin Bağışıklama Bilimsel Danışma Kurulu'nun tavsiyeleri doğrultusunda ve dünyadaki bilimsel gelişmeler takip edilerek oluşturulduğunu ifade eden Koca, sözlerine şöyle devam etti:

"Yüksek aşılama oranları ile ülkemizde, önlenebilir hastalıklarda önemli düşüşler sağlanmıştır. 2002'den bu yana yürütülmekte olan kızamık eliminasyon programı kapsamında gerçekleştirilen yoğun aşılama çalışmaları sonucu kızamık vaka sayılarında önemli bir azalma kaydedilmiştir. Ancak, halen dünyada kızamık virüsü dolaşımı devam etmektedir. 2009'dan itibaren Doğu Avrupa'dan başlayarak Batı Avrupa ülkelerine uzanan büyük kızamık salgınları yaşanmış ve halen devam etmektedir. Bu nedenle, tüm çocukların kızamık aşısı yaptırması son derece önemlidir."

Bakan Koca, aşılama hizmetleriyle Türkiye'de 20 yıldır çocuk felci hastalığının da görülmediğine dikkati çekerek, "Ülkemizde olduğu gibi pek çok ülkede uzun yıllardır sürdürülen aşılama, bağışıklama programları ile difteri hastalığı da oldukça nadir görülmektedir. Hastalık özellikle 5 yaş altı aşısız çocuklarda ve eksik aşılı bireylerde ölümle sonuçlanabilmektedir." uyarısında bulundu.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, aşı ve bağışıklama çalışmalarını artırmak amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı ile okul çağındaki çocukların sağlık verilerinin izleneceği bir sistem üzerinde çalışıldığını, sağlık karnesi olacak uygulama ile öncelikle okul çağında yapılması gereken aşıların takip edileceğini söyledi.

Uygulamanın sadece aşıyı kapsamayacağının altını çizen Koca, kalp, diş ve göz ile ilgili sağlık verilerinin de izleneceğini, verilerin dijital ortamda takip edilerek bağışıklamada olması gereken seviyelerin korunabileceğini bildirdi.

"Aşı reddinin bilimsel bir dayanağı yok"

Dünyada daha çok olan ancak son dönemde Türkiye'de de kendini gösteren aşı reddine yönelik bir eğilim olduğunu ancak bunların belirgin düzeyde bir olumsuz etkiye yol açmadığını dile getiren Koca, şunları kaydetti:

"Aşı, ebeveynlerin sorumluluğu, çocukların ise hakkıdır. Aşı reddinin bilimsel bir dayanağı yoktur. Aşıda yerelleşme için hızla çalışıyoruz. Aşının yurt dışında üretiliyor olması aşı reddindeki gerekçelerden biri ancak yerelleşme ile bu olumsuz yaklaşımın da önüne geçilecektir.

Çocuklarını aşılatarak sadece kendi çocuklarını değil, bağışıklık yetmezliği gibi sebeplerle aşı yaptırması mümkün olmayan çocukları da hastalıklardan koruyan aşı kahramanı ailelerimize ve aşılama hizmetlerinde görev yapan sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyorum."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER