Tunceli'nin Ovacık ilçesinde, yılın yarısını ailelerinden uzak, çadır ve barakalarda yaşayarak geçiren arıcılar, kaliteli bal üretmek için zorlu mesai yapıyor.
Munzur Dağları arasında yer alan 1500 rakımlı Ovacık ilçesinde, kış aylarının sert geçmesi nedeniyle sonbaharda arı kovanlarıyla Mersin, Adana, Hatay ve Elazığ gibi sıcak kentlere göç eden arıcılar, havaların ısınıp çiçeklerin açmasıyla bölgeye döndü.
Bitki çeşitliliği ve endemik türler bakımından zengin floraya sahip olan, bu nedenle arı yetiştiriciliğinin yaygın yapıldığı ilçede, yaz mevsimiyle arıcıların kovan başındaki zor ve yorucu mesaisi başladı.
Yüzde 18'i endemik, 1600'ün üzerinde kayıtlı bitki türüne sahip olması dolayısıyla her yıl yaklaşık 30 bin kovan arının bulunduğu ve 150 arıcının, mayıs ile eylül ayları arasında arılarının yanında konakladığı ilçede, mevsime bağlı olarak doğadaki bal kaynaklarının çoğalmasıyla arıcılar, zorlu bir çalışma yürütüyor.
Gece gündüz demeden arıların bakımıyla ilgileniyorlarKovanlardaki arı kolonileriyle gece gündüz demeden ilgilenen arıcılar, ilkbaharda arı kovanlarının durumunu, ana arıların yaşını, kovanlardaki bal miktarını ve hastalık olup olmadığını kontrol ediyor ya da arıların gelişimini sağlamak için günlük olarak şurup, bal kekiği ve kek hazırlayarak arıların bakımını yapıyor.
Arıların bal toplamaya başladığı haziran ayından itibaren de çıta çakımı, telleme, bal mumu yapımı, kraliçe arı üretimi, oğul alma ve kovanlardaki arıları bölerek mevcudu çoğaltma işleriyle uğraşan arıcılar, bazı zamanlarda, güneşin kavurucu sıcaklığı altında saatlerce çalışarak ekmek parası kazanmak için uğraş veriyor.
Arılara bağlı "konar göçer" bir yaşam süren ve yılın yarısını ailelerine hasret bir şekilde çadır ve barakalarda geçiren arıcılar, boz ayılar bal yemek için arı kovanlarına zarar vermesin diye de geceleri nöbet tutuyor.
Teknolojiden faydalanan bazı arıcılar da nöbet tutmak yerine güneş enerjisinden üretilen 12 voltluk elektriğin her 1,5 saniyede bir tellere verilmesiyle çalışan çitli bir sistemi, arı kovanlarının çevresine çekerek ayı ve domuzlara karşı önlem alıyor.
Elde edilen kaliteli bal iç piyasada satışa sunuluyorBölgedeki yüksek rakımlı yaylalarda yaklaşık 3 ay meşakkatli bir süreç geçirecek olan arıcılar, sonbaharda elde ettikleri kaliteli ve doğal ürünleri iç piyasada satışa sunarak hem aile hem de ülke ekonomisine katkı sağlayacak.
Arıcı Selahattin Aktimur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, arılarını kışın Hatay'a götürdüğünü ve havaların ısınmasıyla Ovacık'a geri döndüğünü söyledi.
Genellikle evlerinden uzakta oldukları için çadır ve barakalarda yaşam sürdüklerini ifade eden Aktimur, "Haziran ve ağustos ayları arasında zorlu bir mesai yapıyoruz. Gezgin arıcılardan farklı olarak senede bir kez bal hasadı yapıyoruz. Şu anda da hazırlıklarımız devam ediyor. Mum yapıyoruz, çıta çakıyoruz." diye konuştu.
Arıcı Kemal Çetin de Ovacık'ın, zengin florasıyla arıcıların ilgisini çektiğini anlatarak, "Burada karlar geç eridiği için, ilkbahar mayısta yaşanmaya başlıyor ve ağustosa kadar çeşit çeşit çiçekler açıyor. Bu da arılardan kaliteli bal almak için önemli bir fırsat yaratıyor. Bu yüzden her yıl Ovacık'ı tercih ediyoruz. Arılar şu anda polen getiriyor, yavruyu uçuruyor, koloni çoğaltıyor." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com