Ankara
Arda'nın 9 yaşında Gençlerbirliği'nde ilk antrenörlüğünü yapan Tokgözler, genç futbolcunun Real Madrid'e transferini AA muhabirine değerlendirdi.
Milli oyuncunun daha küçük yaşlarda kariyer planlaması yaptığını belirten Tokgözler, "Arda hep, önce Gençlerbirliği'nde başarılı olacağım. Oradan Fenerbahçe'ye gideceğim. Fenerbahçe'den de Avrupa'ya gideceğim' derdi. Hayalini gerçekleştirdi. Arda'nın Real Madrid'e gitmesine çok sevindim. Sevinmek ne kelime hatta neredeyse ben kendim gidiyor gibi çantamı hazırlayacaktım." ifadelerini kullandı.
"Arda'nın oyunu Barcelona'ya daha yakın gibiydi"
Arda'yı İspanya'nın bir diğer önemli takımı Barcelona'nın da istediğini vurgulayan Tokgözler, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sanki Arda'nın oyunu Barcelona'nın oyununa daha yakın gibiydi. Real Madrid yaş olarak da performans olarak da biraz daha usta oyuncuları kullanan bir takım. Ancak Arda'nın Madrid'i seçmesinde önemli bir sebep var. Barcelona Arda'ya, 'Seni alacağım bir yıl kiralayacağım' dedi. Real Madrid ise 'Alacağız hemen takıma adapte olacaksın' dedi. Kendini oralarda görmek istemesi Arda'nın cesaretini gösteren en önemli şeydi. İlk kez suçlu olmadığı halde polislerin eşliğinde uçağa binen bir futbolcu gördüm. O sevgi seli benim için çok önemliydi. Halkın Arda'ya sevgisini ve ilgisini söylemeye gerek yok. Gol attığı takımın taraftarı bile alkışlayacak kadar Arda sempatisi kazandı. Dualarımız onunla. Allah kaza bela vermesin."
"Arda için top vücudunun parçası gibi"
Arda'nın bugüne gelmesinde katkı sağlayan bir sürü görünmez kahramanın olduğunu aktaran Tokgözler, "Tek başıma her şeyi ben yaptım dersem bu doğru olmaz. Arda her zaman olduğu gibi Gençlerbirliği'nin oyuncu kaynağı olan okul takımlarından gelen bir futbolcu. Antrenmanda Arda'yı baktık ki 'uçuyor'. O zamanlar daha iyi bir sıfat bulamadım. Herkeste çok görülmeyen bir yeteneği var." diye konuştu.
Erol Tokgözler, Arda'yı ilk gördüklerinde bu kadar yetenekli olacağına inanamadıklarına dikkati çekerek, "Arda için top vücudunun bir parçası, kolu ya da bacağı gibi. Kendisi topa çok hakim. Futbolda yaratıcılık dediğimiz bir faktör var. Normalde yetenek herkeste olabilir, sınırlıdır ya da başka alandadır. Yeteneğini zamanla ve oyun bilgisiyle süslediği zaman onu pozisyona çeviriyor. Her zaman ikinci ve üçüncü pozisyonu araması çok değerli. Bu yeteneğini de zaten tüm antrenörler görüyordu. Büyük takımlar bir yıl Ankara'da oynamasına müsaade etti. Bir yıl sonra herkesin kadrajına girdi. Her şey çok hızlı gelişiyor. Ama bakalım nereye kadar bu hızla gidecek. Arda, şimdiye kadar bir başarısızlık yaşamadı. Beni en çok mutlu eden Türkiye'de 5 dakika da oyuna girse hep iyi şeyler yaptı." değerlendirmesinde bulundu.
Arda'yla anısı
Arda'yla Konya'ya ilk deplasman maçına gittiklerini dile getiren Tokgözler, anısını şu şekilde anlattı:
"Konya'da gece otelde kalacağız. Arda'yı ikinci kaptan yaptım. Çocuklar da çok hareketli. Kaptan arkadaşıyla birlikte Arda'yı çektim, 'Siz öbürlerine yardımcı ve örnek olacaksınız. Kimse şu saatten sonra dışarıda olmayacak' dedim. Onlar da 'tamam hocam' dedi. Ben odaya giriyorum dışarıdan bir ses geliyor. Çıkıyorum kimse yok. Meğerse kaptanlık görevi verdiğim halde onlar koşturuyormuş. Çocuk işte... Arda'yla hiçbir zaman olumsuzluk yaşamadık. Kamp ve futbol hayatında hep örnek oldu. Saha dışını da çok iyi yöneten bir oyuncu. Tertemiz bir yüzü var. İnşallah her şey istediği gibi olur."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com