Dünya

Arap akademisyenler, Astana'daki Suriye görüşmelerinden umutlu

Arap akademisyen ve siyasi analistler, 23 Ocak'ta Kazakistan'ın başkenti Astana'da gerçekleştirilecek toplantının Suriye krizine barışçıl çözüm bulunması konusunda önemli bir dönüm noktası olacağını görüşünde. - Anadolu Ajansı

Arap akademisyenler, Astana'daki Suriye görüşmelerinden umutlu
21-01-2017 17:17

KUVEYT - MUHAMMED ABDULGAFFAR

Suriye'deki iç savaşın taraflarını bir araya getirecek Astana toplantısı, Arap dünyasında "krizin barışçıl çözümü için etkili ve olumlu bir dönüm noktası" olarak yorumlanıyor.

AA muhabirine konuşan Arap akademisyen ve siyasi analistler, Astana toplantısının yaklaşık altı yıldır devam eden Suriye krizine barışçıl çözüm bulunması konusunda önemli bir dönüm noktası olacağını belirtirken, Arap ülkelerini ise dünyada ve bölgede yaşanan değişimler karşısında pozisyon alamamak, bölgesel krizlerin çözümünde etkisiz ve yetersiz kalmakla eleştirdi.

Kuveyt Üniversitesi Siyasal Bilimler Profesörü Ayid el-Mena, Türkiye'nin çabalarıyla 23 Ocak'ta Kazakistan'ın başkenti Astana'da gerçekleştirilecek toplantının Suriye krizine siyasi çözüm bulunması konusunda temel yapı taşı oluşturacağını ifade etti.

"Türkiye'nin girişimi, kendi ülkesini ve Suriye'yi rahatlatmayı amaçlıyor"

Toplantının, hayata geçebilecek bir çözümle sonuçlanmasını umduğunu kaydeden Mena, "Görüşmeler, krize siyasi çözüm bulunması için temel yapı taşı olacak. Suriyeli muhalifler zayıf durumda. Öte yandan rejim de askeri yoldan bir sonuca ulaşamayacağını görüyor. Bunun yanında müzakereleri gözeten iki ülke (Türkiye ve Rusya) Suriye'de güçlü bir etkiye sahip. Bu iki ülkenin aynı zamanda Suriye'de askeri varlığı da söz konusu. Daha önce aralarında sağlanan anlaşma, ihlaller olsa da ateşkesle sonuçlandı. Bu durum görüşmenin başarıya ulaşmasını sağlar." değerlendirmesinde bulundu.

Suriye'de krizin çözümü için Rusya ve Türkiye'ye ihtiyaç olduğunu vurgulayan Mena, "Rusya, Suriye'den çekilmek istemiyor. Türkiye de Suriye'deki savaşın kendi güvenliği için tehlike oluşturduğunu biliyor. Türkiye'nin girişimi, kendi ülkesini ve Suriye'yi rahatlatmayı amaçlıyor. Çünkü oradaki kaos, özellikle PKK'nın ve ona yardım eden örgütlerin kullanılmasıyla Türkiye'ye zarar veriyor." dedi.

Mena, Suriye'de rejimin hamisi konumundaki Rusya ile muhaliflerin can damarı sayılan Türkiye'nin anlaşmasının Astana'daki görüşmelere hiç kuşkusuz olumlu yansımaları olacağını dile getirdi.

Astana toplantısına yönelik beklentiler büyük

Tunuslu Suriye uzmanı ve siyasi analist Ömer eş-Şeyh ise Astana'daki görüşmelerin Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki başarısız darbe girişimi sonrasında gelişen Türkiye-Rusya yakınlaşmasının ardından yapılmasına dikkati çekti.

Fas El-Kadi Ayyad Üniversitesi Öğretim Üyesi ve uluslararası ilişkiler uzmanı Abdussamed Belkebir ise Suriye konusunda Arap ülkelerinin izlediği tutumu eleştirdi. Belkebir, "Bölgesel ve uluslararası dönüşümlerde Arap ülkelerinin hiçbir etkisi kalmadı." dedi.

Arap ülkelerine "görüşmelerde etkin olma ve Suriye konusundaki anlaşmazlıkları gidermeye çalışma" çağrısında bulunan Belkebir, "Bölge ve tüm dünya önemli dönüşümlere sahne oluyor. Arap ülkeleri de özellikle Suriye krizi konusundaki toplantılarda rol oynamalı ve başarılı stratejilerle bu değişimlere ayak uydurmalı." ifadelerini kullandı.

Fas 5. Muhammed Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü Taceddin el-Huseyni de Arap ülkelerinin gerek bireysel gerekse Arap Birliği düzeyinde çözüme katkı sağlama konusunda yetersiz kaldığını belirtti.

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER