
İzmir
İzmir'de dünyaya gelen Öztürk, 1986 yılında girdiği üniversite sınavında Adana'daki Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesini kazandı. Eğitimini bir ay sürdüren Öztürk, yaşadığı çeşitli sorunlar nedeniyle okulunu bırakıp İzmir'e döndü.
Askerlik hizmetinin ardından bir süre ticaretle uğraşan Öztürk, 1992'de Ege Üniversitesi Çeşme Meslek Yüksekokulu Turizm Rehberliği Bölümünü kazandı. Mezuniyeti sonrası Türkiye'nin birçok kentinde turist rehberi olarak çalışan Öztürk, 2018'de, af sayesinde tıp fakültesine geri dönmeye karar verdi. İzmir Demokrasi Üniversitesi Tıp Fakültesine başvuran Öztürk, kendisinden 30 yaş küçük sınıf arkadaşlarıyla tıp eğitimi aldı.
Diplomasını Temmuz 2024'te alan Öztürk, iki hafta önce de İzmir Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine pratisyen hekim olarak atandı. Genç meslektaşlarıyla hastalara sağlık hizmeti veren Öztürk, doktor olarak ilk 14 Mart Tıp Bayramı'nı 56 yaşında görev yaptığı hastanenin acil servisinde kutlayacak.
Genç meslektaşlarıyla hastalara sağlık hizmeti veren Öztürk, doktor olarak ilk 14 Mart Tıp Bayramı'nı 56 yaşında görev yaptığı hastanenin acil servisinde kutlayacak.
"İlk defa 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlayacağım"
Ahmet Öztürk, AA muhabirine, ilk mesaisinde beyaz önlüğü giyip hasta muayene ettiğinde çok heyecanlandığını söyledi.
Ailesi ve arkadaşlarının desteğiyle 32 yıl sonra yeniden tıp fakültesi eğitimi almaya karar verdiğini anlatan Öztürk, "Biraz da meydan okuma yapabilir miyim diye düşündüm. Bu yaşta tıp okumak çok zordu. Bu anlamda biraz üzerimde stres vardı, baskısını hissediyordum ancak çok çalışarak fakülteyi 6 senede bitirdim. Umarım başarılı, iyi bir doktor olurum. Burada çok değerli hocalarım ve bilim insanları var. Onlara karşı mahcup olmak istemiyorum. 'Biz iyi bir doktor yetiştirdik' diyebilsinler." dedi.
İlk sene günde ortalama 16 saat ders çalıştığını hatırlatan Öztürk, genç sınıf arkadaşlarının kendisine hep destek verdiğini dile getirdi.
Doktorluğun zor bir meslek olduğuna işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
"Bilgilerinizi sürekli tazelemeniz gerekiyor. Fiziksel enerjinizi yüksek tutmanız lazım. Algılarınız sürekli açık olmalı. Bir hastayı dinlerken nereden neyi nasıl alabilirim? Yani çoğu hasta size hastalığın nedenini söylemeyebilir. Bazen sizin onu bir dedektif gibi çıkarıp almanız gerekiyor. Benim ilk hedefim hastanın derdini çözebilmek. Zaten tıbbın da ilkesi bu. İlk defa 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlayacağım. Öncesinden hep duyardım. Esasında çok da umursamadığım bir şey değildi ama şimdi doktor olarak daha farklı. Sizin bir gününüz var ve kutlanıyor. Güzel ama dediğim gibi benim için esasında bütün yıla yayıp hastaları tedavi etmek önemli."
Tıpta Uzmanlık Sınavı'na hazırlandığını aktaran Öztürk, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı olmayı çok istediğini sözlerine ekledi.
Hastanenin acil idari sorumlusu uzman doktor Feyzullah İnan da meslektaşı Ahmet Öztürk'ün azmi ve hırsıyla genç hekimlere örnek olduğunu söyledi.
Öztürk'ün büyük bir aşkla mesleğine bağlı olduğunu anlatan İnan, "Samimiyetine, hastalarla olan diyaloğunda şahitlik ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Başhekim Prof. Dr. Yekta Öncel de Öztürk'ün üniversite eğitimi sırasında kendi hastanelerinde stajyer doktor olarak çalıştığını şimdi de acil serviste görev yaptığını kaydetti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com