TBMM - Coşkun Ergül/Alper Atalay
AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, HDP Eş Genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile HDP Grup Başkanvekili, Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken, Diyarbakır Milletvekili Nursel Aydoğan, Şırnak Milletvekilleri Ferhat Encu ve Leyla Birlik, Hakkari Milletvekilleri Abdullah Zeydan ve Selma Irmak, Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım'ın tutuklanması ve ardından HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen'in, "TBMM Genel Kurulu ve yasama çalışmalarına katılmayacağız" açıklaması, "ara seçime gidilir mi?" tartışmasına neden oldu.
Anayasada "ara seçim" hükmü, 78. maddede düzenleniyor. "Türkiye Büyük Millet Meclisi seçimlerinin geriye bırakılması ve ara seçimleri" başlıklı madde şöyle:
"Savaş sebebiyle yeni seçimlerin yapılmasına imkan görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisi, seçimlerin bir yıl geriye bırakılmasına karar verebilir. Geri bırakma sebebi ortadan kalkmamışsa, erteleme kararındaki usule göre bu işlem tekrarlanabilir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliklerinde boşalma olması halinde ara seçime gidilir. Ara seçim, her seçim döneminde bir defa yapılır ve genel seçimden otuz ay geçmedikçe ara seçime gidilemez. Ancak, boşalan üyeliklerin sayısı, üye tamsayısının yüzde beşini bulduğu hallerde, ara seçimlerinin üç ay içinde yapılmasına karar verilir. Genel seçimlere bir yıl kala ara seçimi yapılamaz.
Yukarıda yazılı hallerden ayrı olarak, bir ilin veya seçim çevresinin Türkiye Büyük Millet Meclisinde üyesinin kalmaması halinde, boşalmayı takip eden doksan günden sonraki ilk Pazar günü ara seçim yapılır. Bu fıkra gereği yapılacak seçimlerde Anayasanın 127. maddesinin üçüncü fıkrası hükmü uygulanmaz."
Buna göre, Meclis'teki milletvekili sayısının yüzde 5'inin, yani 28 milletvekilliğinin düşmesi durumunda 3 ay içinde ara seçime gidilmesi gerekiyor. Ayrıca bir ilin ya da seçim çevresinin TBMM'de temsil edilemez hale gelmesi durumunda da 3 ay içinde ara seçim yapılması gerekiyor.
Milletvekilliğinin düşmesi
"Milletvekilliğinin düşmesi" de Anayasanın 84. maddesinde düzenleniyor. Söz konusu madde şöyle:
"İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca kararlaştırılır. Milletvekilliğinin kesin hüküm giyme veya kısıtlanma halinde düşmesi, bu husustaki kesin mahkeme kararının Genel Kurula bildirilmesiyle olur.
82. maddeye göre milletvekilliğiyle bağdaşmayan bir görev veya hizmeti sürdürmekte ısrar eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, yetkili komisyonun bu durumu tespit eden raporu üzerine Genel Kurul gizli oyla karar verir. Meclis çalışmalarına özürsüz veya izinsiz olarak bir ay içerisinde toplam beş birleşim günü katılmayan milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesine, durumun Meclis Başkanlık Divanınca tespit edilmesi üzerine, Genel Kurulca üye tamsayısının salt çoğunluğunun oyuyla karar verilebilir.
Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu, Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmi Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı, bu kararın gereğini derhal yerine getirip Genel Kurula bilgi sunar."
Milletvekillikleri sona ermiyor
HDP'li 9 milletvekillinin tutuklanması, milletvekilliklerinin düştüğü anlamına gelmiyor. Milletvekilliklerinin düşmesi için 1 yıl veya üzeri ceza almaları, bu kararın Yargıtay tarafından onanması ve kararın TBMM Genel Kurulunda okunması gerekiyor. HDP milletvekillerinin tutuklanması Meclis aritmetiğini değiştirmeyecek. Milletvekilleri, tutuklu yargılanırken maaşlarını alabilecek ve soru önergeleri vererek Meclis’in denetim faaliyetlerine katılabilecek.
Ancak, HDP'lilerin, cezalarının kesinleşmesini beklemeden, sine-i millete dönme kararı alması da seçenekler arasında yer alıyor. Bu durumda, yani 59 HDP'linin milletvekilliğinden istifa etmeleri halinde de bu karanın TBMM Genel Kurulunda, toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile kabul edilmesi gerekiyor. TBMM Genel Kurulunun, istifanın kabulü yolundaki kararı bir parlamento kararı oluyor ve bu karar Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihte yürürlüğe giriyor.
Geçmişte ne oldu?
Öte yandan, Anayasa Mahkemesinin 11 Aralık 2009 tarihinde DTP'nin kapatılmasına ilişkin verdiği kararın ardından DTP'nin ilgili kurulları toplanarak, Meclis çalışmalarına katılmama kararı almıştı. Kapatılan DTP'nin Genel Başkanı Ahmet Türk, partisinin kararını, ''Grubumuz fiili olarak parlamentodan çekilmiştir, çalışmalara katılmayacaktır.'' diyerek açıklamıştı.
Cezaevlerinde bulunan PKK'lıların başlattığı açlık grevine ilişkin 10 Kasım 2012 günü, dönemin BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ve bazı milletvekili arkadaşlarının Diyarbakır'da açlık grevine başladıklarını açıklamasının ardından BDP, Meclis'teki tüm komisyon çalışmalarından çekilmişti.
dikGAZETE.com