Van
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinin ilk gününden bu yana, görev yaptığı Van'ın Özalp ilçesine bağlı kırsal mahalleden ayrılmayan Ankaralı öğretmen Okan Yaşlı, bu süreçte öğrencilerin dersleriyle ilgilendi, komşularının koyunlarını otlatıp tarla sürerek onlara yardım etti.
Ailelerini ve memleketlerini arkalarında bırakıp yurdun en ücra köşelerine giderek fedakarca görev yapan öğretmenler, sadece öğrencileri eğitimle buluşturmakla kalmıyor her kesime de ışık oluyor.
Milli Eğitim Bakanlığınca 4 yıl önce İran sınırındaki Günyüzlü Ortaokuluna ataması yapılan 28 yaşındaki sosyal bilgiler öğretmeni Okan Yaşlı, mecburi hizmet süresi dolmasına rağmen gönüllü olarak kaldığı mahalleyi "ikinci memleketi" gibi görüyor.
Atandığı günden bu yana öğrencilerin eğitimiyle yakından ilgilenen, Kovid-19 sürecinde de görevli olduğu mahalleden ayrılmayan Yaşlı, boş zamanlarında mahalle sakinleriyle bir araya gelerek, onlarla sürüleri otlatıp tarla sürüyor.
Öğrencilerin ve ailelerinin acı ve mutlu günlerinde yanlarında olan, daha iyi iletişim kurmak için Kürtçe öğrenen Yaşlı, bundan sonraki yaşamını güçlü bir gönül bağı kurduğu mahallede sürdürmeyi planlıyor.
Yaşlı, AA muhabirine, atandığında mahalle sakinlerinin kendisini çok sıcak karşıladığını, bu sayede aralarındaki gönül bağının güçlendiğini söyledi.
Köy hayatını sevdiği için zorunlu görev süresinin dolmasına rağmen kalmaya karar verdiğini belirten Yaşlı, şöyle konuştu:
"İnsanlar burada çok samimi ve içten. Yaşlı amcalarımın ziyaretine gittiğimde 'hocam seni evlendirelim burada kal, hiç gitme, artık sen de bizim bir evladımızsın.' diyor. Veliler de '7 evladım var, sen 8'incisin. Ne eksiğin olursa bize söyle.' diyerek bana olan sevgilerini belirtiyor. İnsanların tutumu, gülen yüzleri ve samimi ifadeleri beni mutlu ediyor. Burada öğretmenlik mesleğimi tamamlayıp emekli olmak istiyorum.
Bu yaz köyden hiç çıkmadım. Onlarla birlikte tarlaya gittim, ot biçtim, saman topladım. Öğrencilerimle çobanlık yaptım. Bu esnada çobanlık yapan öğrencilerime derslerinde geri kaldıkları konularda ders verdim. Her zaman onların yanında olmaya gayret ettim."
Yaşlı, mahalledeki eksikliklerin giderilmesi konusunda muhtarla birlikte hareket ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:
"Camimizin minaresi yoktu, onun yapımında çalıştım. Öğretmen arkadaşlarımızla büyük bir ihtiyaç olan sulama göletini yapmaya çalışıyoruz. Buradaki insanlarla bir aile gibi olduk. Onları çok seviyorum. Öğrencilerimin gelecek planlamalarını da birlikte yapıyoruz. Yeteneklerine, gelecekte yapmak istedikleri mesleklere göre onları yönlendiriyorum."
"Öğretmenimiz ailemizden biri gibi oldu"
Mahalle sakinlerinden Veli Tinaz ise Okan öğretmeni çok sevdiklerini ve onu ailelerinden biri gibi gördüklerini ifade ederek, "Çocuklarımıza çok iyi bakıyor. Çok iyi ders veriyor. Boş kaldığı zaman yanımızda tarlada çalışıyor, çobanlık yapıyor. Vaktini bizimle geçiriyor. Biz ona çok alıştık, o da bize çok alıştı. Artık ailemizden biri oldu. Buradan gitmesini istemiyoruz." diye konuştu.
Öğretmeni sayesinde üniversite sınavını kazandığını anlatan Fırat Uluç, "Öğretmenimizin mahallemize çok büyük katkıları oldu. Ailelerimizle çok samimi ilişkiler kurdu. Herkes onu çok seviyor. Onun sayesinde okulda başarılı olduk. Üniversite sınavını kazandım. Diğer öğrencilere de örnek oldu. Katkılarından ve desteklerinden dolayı teşekkür ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com