İstanbul
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, İstanbul Finans Merkezi (İFM), Türkiye Varlık Fonu (TVF), Albaraka Türk Katılım Bankası, İbn Haldun Üniversitesi ve İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF) işbirliğinde düzenlenen zirvenin ikinci gününde ilk oturum gerçekleştirildi.
Açılış oturumuna mesaj gönderen İslam İşbirliği Gençlik Forumu Başkanı Taha Ayhan, İstanbul’un zirve için, asırlık ticaret geleneğiyle, Doğu ile Batı'nın, gelenek ile yeniliğin, etik ile ekonominin buluştuğu ideal bir buluşma yeri olduğunu bildirdi.
Ayhan zirvenin ana temasına işaret ederek şunları kaydetti:
“Zirve İslam ekonomisinin temel ilkelerini derinlemesine incelemek için fırsat sunuyor. Zirvemizin teması "İslam Ekonomisi İçin Küresel Beklentiler: Temeller ve İhtiyaçlar", çağımızın zorlukları ve özlemleriyle derinden örtüşüyor. Bu sadece teorik bir söylem değil, aynı zamanda bir eylem çağrısıdır; etik standartları ve sosyal sorumluluğu korurken, çağdaş ekonomik zorlukların üstesinden gelmede katılım finansmanının potansiyelinden yararlanmaya yönelik bir çağrıdır.”
Ayhan, bu yıl faizsiz bankacılık sektörünün 50. yıl dönümünü kutladığını ve bu ihtiyacın karşılanmasında kaydedilen mesafelerin farkına vardıklarını aktardı.
İslami finansın ekonomik ilkeler ve temel piyasa kuralları çerçevesinde faaliyet gösterdiğini aktaran Ayhan, “İslami finans rekabetçi ve cazip kalarak küresel ihtiyaçları karşılama mücadelesinin üstesinden gelmelidir. Dolayısıyla, rekabetçi ve cazip olmak yalnızca kârlılığa veya satın alınabilirliğe odaklanmakla eş tutulmamalıdır. Sürdürülebilirliğin öneminin giderek daha fazla kabul görmesi, sağlık, çevre ve tüketim gibi kritik alanlarda insanlığı veya sürdürülebilirliği tehdit eden sektörler için finansmanın daha katı hale getirilmesine yönelik bir eğilime neden olmuştur. Bu paradigma değişimi, İslami finansa dayalı kalıcı ilkelerle uyumludur ve böylece küresel topluma rekabet avantajı sunmaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.
Ayhan, İslami finansın yeniden değerlendirilmesi konusuna dikkati çekerek, yerel olarak fon yaratma, tüketici ihtiyaçlarını karşılama, ticareti destekleme, küçük ve orta ölçekli işletmeleri destekleme ve daha büyük ekonomik girişimlere katkıda bulunma kabiliyeti açısından önemli olduğunu vurguladı.
"İslami finans gelecek vadediyor"
İkinci günün “Etik Ekonomi Olarak İslam Ekonomisi: Keşfetmek, İlkeler, Önermeler, Faydalar ve Ahlaki Zorunluluklar” başlıklı ilk panelinin moderatörlüğünü İslami Mali Kuruluşlar Muhasebe ve Denetleme Kurumu (AAOIFI) Yönetim ve Etik Kurumu Başkanı Farrukh Raza yaptı.
Panelde İstanbul Medeniyet Üniversitesi Ekonomi Bölümünden Doç. Dr. İsa Yılmaz, “İslam Ekonomisinin Etnik Temelleri: Toplumsal Refah İçin Hakkaniyet ve Adaletin Geliştirilmesi” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
Yılmaz sunumunda banka, ekonomi ve finans ayrımlarına ve birbiriyle olan ilişkilerini detaylandırarak islami finansın, finansal bir alternatif olduğuna işaret etti.
Küresel İslami finansın her geçen gün büyüdüğünü kaydeden Yılmaz, “İslami bankacılık, tekaful ve sermaye piyasaları ile birlikte küresel varlıklar 3,3 trilyon dolara ulaşmış durumda. Bu rakamlara bakacak olursak İslami finans gelecek vaat ediyor. “ ifadesini kullandı.
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’ne İslami Finans ve İslam Ekonomisi profesörü Monzer Kahf, İslam ekonomisinde yardımseverlik başlığı altında bağış kavramı ve sonuçları üzerine konuşma gerçekleştirdi.
Goldframer CEO’su Melih Turan ise İslami bankacılık sisteminde dijital ekonomi gelişimlerini ve İslami finans sistemindeki fintek uygulamalarını ele aldı. İslami fintek pazarının büyümesine dikkati çeken Turan, “Bugün pazar büyüklüğünün 130 milyar doları aştığını görüyoruz. Birçok endüstri İslami finans teknolojilerine odaklanmış durumda. Önümüzdeki yıllarda bu rakamların 300 trilyon dolara kadar ulaşmasını bekliyoruz.” İfadesini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com