Asayiş

Akıncı Üssü davasının 28. celsesi tamamlandı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin komuta merkezi olan Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin 486 sanık hakkında açılan davanın 28. celsesi tamamlandı.

Akıncı Üssü davasının 28. celsesi tamamlandı
10-10-2017 00:47

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Cezaevi Kampüsü'ndeki duruşma salonunda görülen davanın öğleden sonraki kısmında sanık eski Yüzbaşı Orhan Kahraman savunma yaptı. Uçak bakım subaylığı yaptığını anlatan Kahraman, ne FETÖ ile ne de darbe girişimi ile alakasının olmadığını, aksine darbe girişiminden haberdar olmasının ardından bu girişimin karşısında durduğunu ve bu yönde faaliyetlerde bulunduğunu öne sürdü. 15 Temmuz 2016 sabahı mesaiye başladığını aktaran Kahraman, cephanelik bölgesinde uçaklara mühimmat monteleme hazırlığı olduğunu gördüğünü, neden mühimmat hazırlığının yapıldığını sorduğunda ise davanın sanıklarından eski Binbaşı Ersin Eryiğit'in 14 Temmuz 2016 günü gece saatlerinde mühimmat doldurma emri verdiğini öğrendiğini kaydetti. Kahraman, mühimmat doldurma emrinin "terörle mücadele harekatı yapılacağı" gerekçesiyle verildiğini, Eryiğit'in de emri davanın sanıklarından eski Akıncı Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim'den aldığını öğrendiğini belirtti. Emir doğrultusunda uçaklara mühimmat yüklenme işlemlerini takip ettiğini ifade eden Kahraman, darbe girişimini öğrenmesinin ardından uçaklara cephane verilmemesi kararı aldıklarını öne sürdü. Kahraman, emrindeki askerleri aradığını, mühimmat verilmemesi doğrultusunda uyarılarda bulunduğunu savunarak, "Mühimmat verilmesi için zorlarlarsa yazılı emir istemelerini söyledim. Silahla tehdit edilmeleri halinde ise canlarını korumalarını, hiç olmazsa işi yavaşlatmaları talimatını verdim" dedi.

Kahraman, "Saat 02.00 sıralarında o dönemde albay rütbesinde olan, daha sonra tuğgeneral rütbesine terfi eden Murat Islıoğlu telefonla aradı ve 'Kimden emir alıyorsunuz?' diye sordu. Ben de 'Komutanım kimseden emir almıyoruz, bekliyoruz' dedim. 'Sizinle aynı taraftayım, dostum, düşman değilim' deyince kendisine inandım ve can güvenliğimizin tehlikede olduğunu söyledim. Kendisine 'Filo'yu arayın, bu uçuşları durdursunlar' dedim. Filo'nun numarasını bilip bilmediğimi sordu. Numarayı öğrendiğimde ona ilettim. Bir müddet sonra beni aradı ve 'Filo uçmuş, hiçbir şeyi dinlemiyorlar' dedi. Ben de buradan kurtulmak istediğimizi, eve gitmek istediğimizi söyledim. Bana, operasyon düzenleneceğini, biraz beklememiz gerektiğini söyledi" ifadelerini kullandı.

"Terörle mücadele harekatı denilerek kandırıldık"

15 Temmuz darbe girişimi gecesi sadece sicil amirinden emir aldığını savunan Kahraman, "Kendi işimden başka da bir emir almadım, bir işte yapmadım. Terörle mücadele harekatı denilerek kandırıldık. Bunun bir terörle mücadele harekatı olmadığını anladığım andan itibaren bunun karşısında oldum. FETÖ ile hiçbir ilgim, alakam yoktur. ByLock kullanmadım, mahallemizdeki Bank Asya'nın nerede olduğunu bile bilmem. Kimseye himmet vermedim, kazandığım zaten anca bana yetiyor. FETÖ'cü değilim, aksine FETÖ mağduruyum. Halkımızı şehit eden FETÖ mensuplarının en ağır cezalar almalarını yürekten istiyorum. Suçsuzum, tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.

Abdullah Sarica

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER