Siyaset

Akdoğan: 'Paralel yapı bir baş belası'

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Çözüm sürecine ilişkin, “Çözüm sürecinin sahibi AK Parti'dir. Recep Tayyip Erdoğan başlatmıştır bu süreci. Tayyip Erdoğan bu sürecin mimarı ve onu dikkate almadan, onun söylediklerine odaklanmadan, ona ileri geri konuşa

Akdoğan: 'Paralel yapı bir baş belası'
28-03-2015 18:05

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Çözüm sürecine ilişkin, “Çözüm sürecinin sahibi AK Parti'dir. Recep Tayyip Erdoğan başlatmıştır bu süreci. Tayyip Erdoğan bu sürecin mimarı ve onu dikkate almadan, onun söylediklerine odaklanmadan, ona ileri geri konuşarak bu süreç devam etmez” dedi.

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, AK Parti İl Danışma Toplantısına katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Akdoğan, çözüm süreci ve paralel yapıyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Akdoğan, çözüm sürecin de farklı sebeplerle sürece zarar vermek isteyenler olduğunu belirterek, “Türkiye daha güçlensin diye, birlik ve bütünlüğü pekişsin diye, kardeşlik hukuku gelişsin diye çözüm süreci dedik. Çözüm sürecinin sahibi AK Parti'dir. Tayyip Erdoğan başlatmıştır bu süreci. Tayyip Erdoğan bu sürecin mimarı ve onu dikkate almadan, onun söylediklerine odaklanmadan, ona ileri geri konuşarak bu süreç devam etmez. Sessiz devrimleri gerçekleştiren kişidir Tayyip Erdoğan. Bu bir devlet projesidir. 

AK Parti’nin sadece politikası değildir. Bu süreci el birliği ile devam ettirmek durumundayız. Şöyle bir şeyi kabul etmeyiz, bir yanda silahlar olsun bir yanda siyaset olsun. Bu bir kandırmacadır. Demokrasinin olduğu yerde silaha yer yoktur. Siyasetin kabul edildiği yerde silaha yer yoktur. Bu yüzden PKK’nın, terör örgütünün bir an önce silah bırakması, silahları gömmesi çok büyük önem taşıyor. Farklı bir nedenle sürece zarar vermek isteyenler var. Bunları da biliyoruz” diye konuştu.

Akdoğan, diğer bir baş belasının paralel yapı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Hastalıklı bir yapı, işte bu vesayetçi yapı başka bir formda yeniden hortladı. Küresel siyaset mühendisliğinin taşeronluğuna soyundular. 'Biz idare ederiz' dediler. Onlar başarılı olsaydı Türkiye’ye esaret rejimi gelirdi. Herkesi dosyaladılar, şantaj yaptılar. Ne demokrasi olurdu ne de hukuk. 

Devletin gücünü kullanarak, devlete operasyon çeken, vatandaşa, tek tek bireylere operasyon çeken hastalıklı bir anlayış, herkes bunun mağduru oldu. Terör örgütlerinden bir farkı yok. Bu insanların hayatını mahvediyor. Derin devlet yapılanmaları da, paralel devlet yapılanmaları da, KCK türü yapılanmalar da hiçbirine müsamaha göstermeyiz.”

dikGAZETE
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER