İSTANBUL
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde aile sağlığı merkezinde çalışan hemşireler de görev bilinciyle hastalara titizlikle bakıyor.
Salgın dolayısıyla risk altında bulunan meslek gruplarından hemşireler, 12 Mayıs Hemşireler Günü'nü de hastalarla ilgilenerek geçirdi.
Küçüksu Aile Sağlığı Merkezinde çalışan hemşirelerin bir gününe tanık olduk.
Hemşireler, sabah kan alma, enjeksiyon ve pansuman gibi işlemleri gerçekleştirirken, bebeklerin aşılarının yanı sıra boy-kilo kontrolünü yapıyor.
Öğleden sonra Kovid-19 hastalarıyla ilgilenen hemşireler, karantina sürecindeki hastaları tek tek arayarak durumlarıyla ilgili bilgi alıyor.
23 yıldır hemşirelik yapan Ayşe Erüst, salgın sürecinde daha titiz çalıştıklarını söyledi.
Sabah kan aldıklarını, günlük enjeksiyon ve pansuman hastalarıyla ilgilendiklerini, genelde öğleye kadar bebek hastaların geldiğini belirten Erüst, "Bebeklerin boy-kilo takiplerini yapıyoruz. Öğleden sonra da genel taramalarımız oluyor. Koronavirüs sürecinde bebek ve çocuklara aşılarımız devam ediyor. Gebelere tetanoz aşısı yapıyoruz. Hijyen kurallarına daha çok dikkat ediyoruz." dedi.
İki çocuk annesi Erüst, eve gittiğinde çocuklarına hemen sarılamadığını, gerekli hijyeni sağladıktan sonra onlarla yakınlaştığını, eskiye nazaran daha dikkatli olduğunu ifade etti.
Koronavirüs sürecinde hasta takibi yaptıklarını ve Kovid-19 hastalarıyla iletişimde olduklarını aktaran Erüst, "Öğleden sonra genelde vaka temaslı hastalarımız var. Onların listesi bize Bakanlık tarafından bildiriliyor. Biz de onları günlük olarak telefonla arayarak genel durumları hakkında bilgi alıyoruz." dedi.
"Değerli olduğumuzu hissediyorum"
Hemşirelerden Neriman Tuna, bu süreçte risk altında olduklarının daha çok farkına vardıklarını ve buna göre tedbir aldıklarını dile getirdi.
Tuna, salgın sürecinde değişimler olduğunu, risk altındaki hastaların bu süreçte daha ön planda tutulmaya başlandığını belirterek, "Bebek ve gebe hastalar daha çok geliyor buraya. Düzenlemeyi ona göre yapıyoruz. Çocuk ve yaşlı hastaları çok fazla yan yana getirmemeye çalışıyoruz. Bebeklerimizi tek tek alıyoruz." diye konuştu.
Evlerinde karantina altında olan vatandaşları tek tek arayarak ilgilendiklerini dile getiren Tuna, mesleğin getirdiği zorluklarla birlikte güzel yönlerinin de olduğuna dikkati çekerek, "Gurur duyuyorum. Bu süreçte diğer insanların da bize karşı daha anlayışlı olduğunu fark ediyorum ve değerli olduğumuzu hissediyorum. Mesela gece yapılan alkışlamalar beni mutlu etti, manevi olarak vatandaşlarımızın yanımızda olduğunu hissetmek çok güzel bir duygu. Ben çok onur duydum, değerli olduğumuzu hissettim" dedi.
Üç çocuk annesi olan Tuna, işten çıkıp eve gittiğinde yaptıklarını şöyle anlattı:
"Eve gittiğimde çocuklarım beni kapı karşılıyorlar, hemen sarılmak istiyorlar ama tabii ki izin vermiyorum. Önce 'ortada bir bariyer var, durun' diyorum. Daha sonra banyoya gidip üstümü başımı değiştiriyorum, ellerimi yıkayıp gerekli hijyeni sağlıyorum. Sonrasında onlara sarılıyorum ama hep bir tereddüt var, bir şey mi var onlara bulaşır mı, hastalandılar mı diye."
"Biz de korkarsak sistem ilerlemez"
20 yıldır hemşire Müberra Baş ise koronavirüs sürecinin kafaları karıştırdığını ancak gerekli önlemlerin alındığını vurguladı.
Sağlıkçı olunca işin daha da ciddileştiğini aktaran Baş, şunları kaydetti:
"Biz, daha çok gebe takibi ve bebek aşılaması yapıyoruz. İlk başta hastalarımız da gelmekte tereddütteydi. Ancak biz uygun ortamı sağladık. Öte yandan, ailelerimiz var ama eve çok yansıtmamaya çalıyoruz.
Tabii kendi içimizde yaşadığımız korkular var ancak biz de korkarsak sistem ilerlemez. Korksak da çalışmaya devam ediyoruz."
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com