İSTANBUL - HALİLURRAHMAN SİLAHŞÖR
Afganistan'ın Kandahar kentinde salı günü valilik misafirhanesine düzenlenen, aralarında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) diplomatlarının da olduğu 11 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısı ülkede "Taliban mı, dış güçler mi?" tartışması başlattı.
Bazı uzman ve siyasiler saldırının Taliban tarafından gerçekleştirildiğini ancak sorumluluğun üstlenilmediğini düşünürken, bazıları ise bunun dış güçlerin işi olduğu görüşünü savunuyor.
Taliban'ın, Kandahar saldırısından sadece bir saat önce Kabil'deki Afganistan Meclisi yakınlarında düzenlenen en az 45 kişinin öldüğü saldırıyı üstlenmesi, çarşamba günü yaptığı açıklamayla Kandahar saldırısını kendilerinin yaptığına dair iddiaları ise yalanlaması söz konusu tartışmaları daha da alevlendiriyor.
"Saldırı bölgesel bir komplonun ürünü"
AA muhabirine konuşan Afganistan'ın Ankara Büyükelçisi Emanullah Ceyhun, "Afganistan'ın düşmanları, haince saldırılar peşinde. Taliban Kabil'deki son saldırıyı üstlendi, ama Kandahar olayında herhangi bir rolünün olmadığını söylüyor. Saldırı bölgesel bir komplonun ürünü. BAE ve Afganistan devleti saldırıyı birlikte inceleyecek." açıklamasında bulundu.
Afganistan'ın düşmanlarının, perde arkasındaki bölge ülkeleriyle iş birliği halinde bu hain olayı gerçekleştirdiklerini dile getiren Ceyhun, saldırıda kullanılan patlayıcının, buna benzer önceki eylemlerde kullanılan patlayıcılardan farklı olduğunu söyledi.
"Taliban yaptı, Pakistan yardım etti" iddiası
Afganistan Ulusal Güvenlik Danışmanı Muhammed Hanif Etmer, Kandahar'daki olaydan Taliban'ı sorumlu tuttu.
Etmer, "Bu terörist eylemin faili Taliban'dır. Fakat bunu üstlenmekten kaçındı. Çünkü Afganistan devletini destekleyen İslam ülkeleri nazarında kendi aleyhinde nefret uyandırmak istemiyor." dedi.
Kandahar Emniyet Müdürü General Abdurrezak Açakzey ise eylemin hedefinin Kandahar'daki ileri gelen, güç sahibi kişiler olduğunu belirtirken, saldırıdan Taliban ve Pakistan istihbaratının sorumlu olduğunu ileri sürdü.
Açakzey, "BAE diplomatlarına yönelik saldırı Taliban veya bu örgüte bağlı 'Hakkani' adlı terör şebekesi tarafından düzenlendi. Pakistan istihbaratı da yardım etti." iddiasında bulundu.
"Taliban, yardımların kesilmemesi için bu tür saldırıları üstlenmiyor"
Afganistan Gazeteciler Birliği Genel Sekreteri Fehim Deşti ise "Taliban'ın, Arap ülkelerinden aldığı yardımların kesilmemesi için olayı üstlenmediğini" savundu.
Deşti, "Yabancı istihbarat birimlerinin iş birliği olmadan Taliban bu tür saldırıları yapamaz. Öte yandan bazı Arap ülkeleri Taliban'a maddi destek veriyor. Taliban ise bir yandan Kabil yönetimini destekleyen Arap ve İslam ülkelerini tehdit ediyor, diğer taraftan da kendilerine olan yardımların kesilmemesi için bu tür saldırıları üstlenmiyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Hükümetle, sadece Taliban savaşmıyor"
Afganistan Temsilciler Meclisi Helmand Milletvekili Nesime Niyazi ise "Söz konusu saldırı Kabil hükümeti karşıtlarının işi. Hükümetle sadece Taliban savaşmıyor. Başka muhalif gruplar da bölgede faaliyet gösteriyor. Bunların hepsi kanlı eylemler düzenliyor." diye konuştu.
Salı günü meydana gelen terör saldırısında, Kandahar Eyaleti Dış İlişkiler Başkanı Ahmed Said, ABD'de görevli Afgan diplomat Yama Kureyşi, Afganistan Meclisi milletvekili Baz Muhammed Cuzcani ve BAE diplomatlarından "Şamil Ahmed Merzui, Muhammed Ali Besteki, Abdulhamid Sultan El-Hamidi, Abdullah Muhammed El-Ka'bi, Ahmed Abdurrrahman Et-Tuneyci" hayatlarını kaybederken, Kandahar Belediye Başkanı Humayun Azizi, BAE'nin Kabil Büyükelçisi Cuma Muhammed Abdullah el-Ka'bi de yaralanmıştı.
dikGAZETE.com