Gaziantep’in Nizip ilçesinde yaşayan bir vatandaş, kendisinden habersiz olarak adına çıkartılan kredi kartının kendine ait olmadığını ispat etmeye çalışınca başına gelmeyen kalmadı. İcralık olan vatandaş, maaşına el konulmaması için birkaç ayda bir evini ve işini değiştirerek, hayalet gibi yaşadığını söyledi.
İddiaya göre, Cemal Kılıçparlar isimli vatandaş, 2007 yılında kendisinden habersiz şekilde adına açılan ve harcama yapılan kredi kartı nedeniyle 2010 yılında icralık oldu. İcralık olmasıyla neye uğradığını şaşıran Kılıçparlar, soluğu adliyede aldı. Savcılığa suç duyurusunda bulunan Cemal Kılıçparlar, kendisinin kredi kartı almadığını ve kullanmadığını ifade etti. Kılıçparlar, 2007 yılında bir bankadan kendi adına kredi kartı alındığını ve bu kartla 850 TL harcama yapıldığını öğrendi. Uluslararası bir nakliyat firmasında şoförlük yapan Cemal Kılıçparlar’ın, pasaport üzerindeki giriş çıkış tarihlerinden, kredi kartının alındığı tarihte yurt dışında olduğu belirlendi. Kılıçparlar’ın mahkeme tarafından imzası alınarak, kredi kartı başvurusunda kullanılan imza ile karşılaştırılmak üzere kriminal laboratuvara gönderildi. Laboratuvar, kredi kartı belgelerindeki imza ile Kılıçparlar’ın imzasının aynı olmadığını, 2011 yılında ekspertiz raporuyla mahkemeye iletti. Mahkeme ise suçu işleyenin meçhul olduğuna karar verdi. Buna rağmen bankanın bir türlü peşini bırakmadığını öne süren Kılıçparlar, bir hayalet gibi yaşadığını dile getirdi.
Kılıçparlar’ın iddiasına göre, mahkemeye başvurmayıp 5. İcra Mahkemesi’ne giderek, kredi kartı borcunun kendine ait olmadığını ifade etmesi sorunu ortadan kaldıracaktı. Mahkemeye başvurmasının borçtan haberi olduğunu beyan etmesi anlamına gediğini belirten Cemal Kılıçparlar, “Başıma bunların geleceğini bilseydim borcu ödeyip evime giderdim” dedi.
Bugün yaklaşık 10 bin TL’ye ulaşan borcu ödeyemediğini dile getiren Kılıçparlar, “2007 yılında üstüme sahte bir kredi kartı almışlar. Bir vatandaş olarak düşündüğümde, hukukçu olarak düşünmediğim için gidip savcılığa, dava açtım. Dedim ki böyle bir dolandırıcılık var, bu kişinin bulunmasını istiyorum. Orada bir hata yapmışım. Direkt icraya başvurmam gerekiyormuş ama ben sade bir vatandaşım. Sade bir vatandaş olarak hukukçu gibi düşünemem. Ben orada bir hata yapmışım. Eğer dava açmasam bugün bile kurtulabiliyorum. Nasıl kurtulabiliyorum, diyorum ki bu olaydan haberim yok. Dava açtığım için kendimi de haberdar etmişim” dedi.
“BİLSEYDİM DOLANDIRICININ BORCUNU ÖDERDİM"
Kılıçparlar, “Bu kredi kartını ben almadım, yurt dışındayım. Yurt dışında olduğumu gösteren pasaport giriş çıkışlarım var. Bu yüzden kimse bana bir şey yapamaz. İmza da zaten benim değil. Hiçbir şekilde bir bankada görüntüm yoktur ve hiçbir bankada müracaatta bulunmadım ama elin adamı gidip bulunmuş. Savcılığa gidiyorum, bana avukat tutsaydın diyorlar. Avukat o zamanlar bin 500-2 bin lira, borcun tamamı 850 lira. Zaten ben bunların başıma geleceğini bilseydim o 850 lirayı öderdim. Ben mağdurum, insanların da mağdur olmaması için devletimden, AK Parti hükümetimden yardım istiyorum. Elimde belgelerim var, olay meçhule girmiş. Kriminal laboratuvara gidildiğinde imza benim değil. Yurt dışında olduğumu kanıtlıyorum. Yurt dışında bir firmada çalıştığımı kanıtlıyorum. Hiçbir şekilde müracaatta bulunmamışım ve savcılık karar veriyor. Demiş ki olay meçhule düştü. Neden meçhule düştü, kişi belli değil o nedenle. Ben zaten gidiyorum, suçlu olsam beni tutarlar. Elimde raporlarım var. Ekspertiz raporu, her şey var. Sadece hatam neymiş, ben dava açmak zorunda değilmişim. 5. İcraya gidip bu borç benim değil deseymişim onlar kanıtlamak zorundaymış. Benim 3 ay tahsilim var, diplomayı dışarıdan aldım. Bu konuda yardımlarınızı bekliyorum, Allah rızası için, mağdur oldum. 2007 yılı, 2015 yılı, tam 8 yıldır. Çalıştığım yer belli olunca o iş yerinden çıkıp başka bir iş yerine gidiyorum” ifadelerini kullandı.
“BÜTÜN BELGELER ELİMDE AMA KURTULAMIYORUM”
Suçsuz olduğuna dair bütün belgelerin elinde olduğunu dile getiren Kılıçparlar, “İşte elimde belgeler. Ne tür belge istiyorlarsa hepsi var. Bu kişi ben değilim, imza atan ben değilim, bankaya giden ben değilim. O tarihlerde yurt dışındayım. Pasaportum elimde, giriş çıkışlarım elimde. Ne yapmam lazım. Gidip derdimi anlattığım zaman avukat tut diyorlar. O zaman sen de ki ‘dolandırıcılar dolandırsın, sen git borcu öde’ daha kibar olur. Şu anda yaklaşık 10 bin lira olmuş. Ben bu borcu ödeyemem. O banka da alamayacağını biliyor, çünkü üzerimde bir varlık yok ama Allah rızası için adımın temize çıkartılmasını istiyorum" şeklinde konuştu.
Cemal Kılıçparlar, birilerinin kendi adına kredi kartı çıkartıp harcama yaptığını, bu borç nedeniyle zor durumda olduğunu ve yetkililerden yardım beklediğini belirtti.
(İHA)