Çevre-Hayat

Adı çölleşmeyle anılan Karapınar'daki arazisini 'vahaya' çevirdi

Konya'nın Karapınar ilçesinde, bölgenin kurak çehresini değiştirmek için 30 yıl önce ağaçlandırma çalışması başlatan 71 yaşındaki Osman Büyüksırıtoğlu'nun 25 dekarlık vahayı andıran bahçesi görenlerin dikkati çekiyor.

Adı çölleşmeyle anılan Karapınar'daki arazisini 'vahaya' çevirdi
29-07-2020 15:52
Konya

Türkiye'nin en az yağış alan yerleri arasında bulunan Konya'nın Karapınar ilçesinde yaşayan doğa tutkunu 71 yaşındaki Osman Büyüksırıtoğlu'nun vahayı andıran bahçesini görenler şaşkınlığını gizleyemiyor.

İnşaat sektöründe faaliyet gösteren Büyüksırıtoğlu, 30 yıl önce iş için geldiği, "çölleşme ve erozyonla mücadeleyle" anılan Karapınar'ın Reşadiye Mahallesi'ndeki kum ocağını, bahçe yapmaya karar verdi.

Bahçesine diktiği 2 binden fazla ağaçla çevresine örnek olan Büyüksırıtoğlu, 25 bin metrekarelik arazisini adeta vahaya dönüştürdü.

Yeşillikler içerisindeki arazisinde kuş türleri başta olmak üzere çok sayıda hayvana da ev sahipliği yapan Büyüksırıtoğlu, ağaç sevgisiyle örnek gösteriliyor.

Bahçede suni gölet, havuz, mini şelale ve rengarenk çiçekler de dikkati çekiyor.

Büyüksırıtoğlu, AA muhabirine, 1990'da geldiği ilçede bölgenin kurak topraklarla çevrili olduğunu söyledi.

Ağaçlandırma çalışmaları kapsamında işe yol kenarına 4 bin fidan dikerek başladığını vurgulayan Büyüksırıtoğlu, çevre mahallelinin bir araya geldiği alanı da ağaçlandırdığını anlattı.

Beslediği su kuşları için bin metrekarelik suni gölet yapmış

Büyüksırıtoğlu, kum ocağı alanını yeşillendirmek için çam, sedir ve akasya ağaçlarının yanı sıra botanik süs bitkileriyle bezediğini belirterek, şöyle konuştu:

"Karapınar çölleşmeyle anılan bir yer. Ağaçlandırmanın olduğu yer 25 bin metrekarelik bir alan. Buraya bahçeden ziyade küçük bir orman diyebiliriz. Erozyon olan yerde bunlara ihtiyaç var. Burada toprak, su dalgası gibi yer değiştiriyordu. Öyle erozyon vardı. Bölgede sulu tarımın yaygınlaşmasıyla da önlenmiş oldu. Hobi amaçlı başladık. Hem mekanı güzelleştirelim hem de bölgeye katkımız olsun, diye düşündük. Gelenler bir anda serinliğe ve güzelliğe erişince şaşırıyorlar. Misafirler belirli bir yerden gelirken, tabii her yer sıcak ve kurak, bir anda buraya girdiğinde vaha görmüş gibi hayret ediyor. İnsan istedikten sonra neden olmasın. Bu güzellikleri yapmak belki imkan istiyor ama küçükten başlamak lazım. Beslediğim su kuşları için bin metrekarelik suni gölet de yaptım."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER