Dünya

Aday profilleri: Demokrat Clinton, Cumhuriyetçi Trump'a karşı

ABD'de salı günü yapılacak seçimlerde Demokrat Parti adayı Clinton "ilk kadın başkan", Cumhuriyetçi Parti adayı Trump da "60 yıl sonra siyasi geçmişi olmayan ilk başkan" olmak için yarışıyor. - Anadolu Ajansı

Aday profilleri: Demokrat Clinton, Cumhuriyetçi Trump'a karşı
05-11-2016 13:22

WASHINGTON-Hakan Çopur

ABD'de salı günü yapılacak seçimlerde Demokrat Parti adayı eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton "ilk kadın başkan", Cumhuriyetçi Parti adayı iş adamı Donald Trump da "60 yıl sonra siyasi geçmişi olmayan ilk başkan" olmak için yarışıyor.

ABD'de 8 Kasım salı günü yapılacak 58. başkanlık seçimleri için son düzlüğe girilirken, Clinton ile Trump arasındaki rekabet had safhaya ulaştı.

"ABD tarihinin ilk kadın başkan adayı" unvanını elde eden Clinton, 8 Kasım'daki seçimleri kazanarak ülke tarihinde ilk kadın başkan olmayı hedefliyor.

Daha önce Bingazi saldırısı ve son aylarda da e-posta skandalı gibi konularda başı ağrıyan Clinton, Cumhuriyetçi Trump'a göre "devlet tecrübesi" ve "uluslararası diplomasi" deneyimiyle öne çıkıyor.

Hillary Clinton kimdir?

1947 yılında Illinois eyaletinde dünyaya gelen Clinton, siyasi hayatına Cumhuriyetçi Parti saflarında başladı. 1964 yılındaki başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Partinin seçim kampanyasında gönüllü olarak çalışan Clinton, üniversitede de Cumhuriyetçilerin farklı birimlerinde rol aldı.

İnsan hakları savunucusu Martin Luther King'in öldürülmesinin ardından Demokrat Partiye yaklaşan Clinton, 1968 yılındaki başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Nelson Rockefeller'ın kampanyasında ırkçı yaklaşımların kullanıldığını görünce Cumhuriyetçi Parti ile bağlarını kopardı.

Yale Üniversitesinde tanıştığı Bill Clinton ile mezun olduktan sonra evlenen Clinton, kısa sürede kadın hakları savunuculuğunda ülkenin tanınan isimleri arasına girdi.

"First Lady" ve Dışişleri Bakanı Clinton

Eşi Bill Clinton'ın önce Arkansas Valisi, ardından 1992 yılında ABD Başkanı olmasıyla Beyaz Saray'a yerleşen Hillary Clinton, eşinin 1998 yılında Monica Lewinsky ile ilişkisinin ortaya çıkmasıyla büyük bir skandalın ortasında kaldı. Ancak siyasi kariyerine aktif bir şekilde devam etme kararı alan Clinton, 2000 ve 2006 yıllarında New York'tan senatör seçildi.

2008 yılında partisinden başkan aday adayı Clinton, Obama ile girdiği yarışı kazanamadı. Ancak Obama'nın başkan olmasının ardından kendisine dışişleri bakanlığının teklif edilmesiyle Clinton'a diplomasi koridorlarının yolu açıldı.

Dışişleri Bakanı olarak 2009-2013 yılları arasında görev yapan Clinton, ABD'nin Bingazi Konsolosluğuna yapılan saldırıdan dolayı görevi ihmalden suçlandı ve Kongre'de hesap verdi.

Ancak Clinton'ın en fazla başını ağrıtan konu, bakanlığı döneminde devlete ait "gizli" yazışmaları kendi e-posta hesabından yapmasının ortaya çıkması oldu.

ABD'de 12 Nisan 2015'te başkanlık için aday adayı olan Clinton, başkan eşi, iki dönem senatörlük ve dışişleri bakanlığı tecrübeleriyle ülke siyaseti ve uluslararası arenada deneyimli bir portre çiziyor.

Hangi konuda ne düşünüyor?

"ABD'nin ilk kadın başkanı" söylemini iyi kullanan Clinton, bugüne kadar kadınlardan, Müslümanlardan, siyahilerden, Hispaniklerden ve partisindeki orta yaş üstü seçmenden önemli destek aldı.

Dış politikada Obama'nın çizgisiyle genel anlamda benzeşen bir yaklaşıma sahip Clinton, Suriye ve Irak'ta, ABD askerlerinin kara operasyonlarına dahil olmaması gerektiğini, ancak Suriye'nin kuzeyinde uçuşa yasak/güvenli bölge oluşturulmasının faydalı olacağını belirtti.

Obama'nın sağlık reformundaki aksaklıkları gidereceği sözü de veren Clinton, dar gelirli ailelerinin sağlık harcamalarını düşürmeyi vadetti. Eşcinsel evlilikleri ve kürtajın yasal olmasını destekleyen Clinton, ateşli silahların denetiminin ise artırılması gerektiğini savundu.

Ülkenin en önemli meselelerinden biri olan, yasal izne sahip olmayan göçmenlerle ilgili konularda Clinton, göçmenlerin sınır dışı edilmesine karşı bir duruş sergiledi.

Zenginlerden alınan vergileri bir miktar daha yükselteceğini söyleyen Clinton, orta ve alt gelir grubundaki kişiler için bugünkünden farklı bir vergi önerisi getireceğini açıkladı.

Clinton'ın başkan yardımcısı adayı Tim Kaine, Virginia Senatörü olarak görev yapıyor.

Clinton'ın zorlu rakibi Trump

ABD'nin, 60 yıl sonra siyasi kariyeri olmadan koltuğa oturacak ilk başkanı olmayı hedefleyen Trump, birçok konudaki keskin söylemleriyle dikkat çekti.

2015 yılının haziran ayında aday adaylığını açıkladığı zaman başkanlık için çok az kişinin şans verdiği Trump, ön seçimlerde güçlü rakiplerini geride bırakarak Clinton'ın rakibi olmayı başardı.

Donald Trump kimdir?

New York'ta 1946'da dünyaya gelen Trump, emlakçı olan babasının teşvikiyle gençlik yıllarından itibaren bu sektöre merak saldı. 1968'de Pennsylvania Üniversitesi Ekonomi bölümünden mezun olan Trump, 1971'de babasının şirketinin kontrolünü aldı ve şirkete "Trump Organizasyon" adını verdi.

Şirketin merkezini Manhattan'a taşıyan Trump, yaptığı otellerle kısa sürede adını duyurdu.

2004 yılında Amerikan NBC kanalında "Çırak" (The Apprentice) programını yapan Trump şöhretini daha da artırdı.

Daha önce iki evlilik yapan ve 2005 yılından bu yana Melania Trump ile evli olan Trump'ın bu evliliklerinden 5 çocuğu var.

Hangi konuda ne söylüyor?

Hemen her konudaki söylemleri tartışmalara neden olan Trump, ABD medyasının gündeminden düşmeyen bir isim. Özellikle Müslümanların ABD'ye girişinin yasaklanması ve ABD-Meksika sınırına duvar örülmesi önerileriyle tüm dünyada tartışılan Trump, yarıştaki son düzlüğe e-posta skandalından bir türlü kurtulamayan Clinton ile başa baş girdi.

Dış politikada ABD'nin Suriye'ye fazla müdahil olmaması gerektiğini savunan, Irak işgali ile Libya müdahalesini eleştiren Trump, Obama yönetiminin Irak'ı ve Suriye'nin bir bölümünü adeta "İran'a hediye ettiği" fikrini savundu.

Kürtaj konusunda eyaletlerin kendi kararlarını vermesi gerektiğini belirten Trump, kürtaja mevcut kanunlar çerçevesinde izin verilmeye devam edilmesi çizgisini benimsedi.

Vergilerin çok yüksek olduğunu savunan Trump, başkan olması halinde önemli ölçüde vergi kesintileri yapmayı vadetti.

Trump'ın başkan yardımcısı adayı Mike Pence, Indiana Valisi olarak görev yapıyor.

Diğer adaylar: Johnson ve Stein

ABD'de her ne kadar sürekli Clinton ile Trump konuşuluyor olsa da Liberteryan (Özgürlükçü) Parti adayı Gary Johnson ve Yeşil Parti adayı Jill Stein de başkan adayı olarak seçimlere katılıyor.

1 Ocak 1953'te Kuzey Dakota'da doğan Johnson, eski New Mexico Valisi olarak Amerikan kamuoyunda isim yapmış siyasi bir kişilik olarak biliniyor.

"Devletin bireysel alanlara müdahale etmemesi" amacını taşıyan ve "iki-partili seçim sistemini değiştirme" mottosunu kullanan Johnson'ın başkan yardımcısı adayı ise eski Massachusetts Valisi Bill Weld.

Yeşil Parti adayı Stein ise 14 Mayıs 1950'de Chicago'da dünyaya geldi. Doktor, aktivist ve politikacı kimlikleriyle çok sayıda organizasyonda görev alan Stein, 2012 yılında da Yeşil Partinin başkan adayı olarak yarıştı.

Başkan yardımcısı adayı Ajamu Barak olan Yeşil Parti, çevreci politikaları merkeze alan yaklaşımlarıyla biliniyor.

Liberteryan Parti gibi Yeşil Parti de iki-partili seçim sisteminin değişmesi ve üçüncü bir partinin bu sistemde yer bulabilmesi amacını güdüyor.

Fark 1-2 puan bandına kadar indi

ABD'nin önemli siyasi analiz sitelerinden Real Clear Politics'te yer alan son ulusal anketlerin ortalamasına göre, Clinton'ın alacağı oy oranı yüzde 46,6, Trump'ın yüzde 45,3'e ulaşıyor.

Bir ay önce 8 ila 10 puana kadar çıkan farkın, Clinton'ın e-postalarıyla ilgili tartışmalar dolayısıyla hızla eriyip 1-2 puan bandına indiği görülüyor. Öte yandan aynı anketlerde Johnson'ın yüzde 5, Stein'in da yüzde 4 oranında oy alacağı görülüyor.

Kimin galibiyetle çıkacağı büyük merakla beklenen 2016 ABD başkanlık seçimleri, birçok boyutuyla şimdiden Amerikan siyasi tarihindeki yerini almış durumda.

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER