İSTANBUL (AA) - ADEM DEMİR - HİKMET FARUK BAŞER - İstanbul Kadıköy'de bulunan 116 yıllık tarihi Hasan Paşa Camisinin İmam-Hatibi Levent Uçkan, görev yaptığı dini mekanı, sosyal aktivitelerle 5 vakit namazın dışında da canlı tutuyor.
Bir süre öğretmenlik ve sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaptıktan sonra imam-hatip olmayı tercih eden Uçkan, 10 yıldır görev yaptığı camiyi, bu süre içerisinde 7/24 saat açık tutarak, "yaşayan camiler" listesine dahil etti. Diyanet İşleri Başkanlığının 2011'den itibaren gündeme getirdiği "proje camileri" uygulamasına iştirak eden Uçkan, Hasan Paşa Camisini Türkiye'deki 40 "proje camisi"nden biri yaptı.
Cemaat ve çocuklara yönelik sürdürülen Kur'an eğitiminin yanı sıra bir aşevinin bulunduğu camide, 330'ye yakın öğrenci için yemek hazırlanıyor. Akşamları ise fakir fukara için ücretsiz çorba yapılıp bir hayırsever tarafından dağıtılıyor.
Camide uyuşturucuyla mücadele adına da ciddi faaliyetler yürütülüyor. Şimdiye kadar 20'ye yakın bağımlı uyuşturucu illetinde kurtarılırken, caminin alt katında ise 10 kadar eski bağımlı kalıyor.
Kızılay ile geliştirilen iletişimle kan bağışı kampanyaları ve Yeşilay'la da uyuşturucuyla mücadeleye destek veren Uçkan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türkiye'deki 87 bin camiyi sadece birkaç emeklinin gelip gittiği, 5 vakit namazın dışında herhangi bir sosyal aktivitenin olmadığı bir yer haline getirirsek bu verimli olamaz." dedi.
Uçkan, "2015 Ocak ayında anahtarlarımızı 'Allah bundan sonra bu anahtarları bu cami için kullanılır kılmasın' diyerek cemaate teslim ettik" ifadelerini kullanarak, "Camimizde Kur'an eğitimi devam ederken bağımlılıkla mücadele ve sokakta kalanlara yönelik faaliyetlerimiz de sürüyor. Camimizin alt katında bağımlılıktan kurtulan 10 kişi kalıyor." şeklinde konuştu.
"Her iş gönüllülük esasıyla yapılıyor"Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde kelam alanında doktora eğitimini de sürdüren Levent Uçkan, camideki tüm faaliyetlerin gönüllülük esasına göre yürütüldüğünü aktararak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Camimizde kadın-erkek 30 kadar gönüllü var. Her işi nöbet esasına göre birlikte yapıyoruz. İnsanımız; imamını, müezzini, cami görevlisini o işin önünde bizzat terleyen, koşan, koşturan şekilde görmediği sürece, dışarıdan gönüllülük oluşmuyor. Hangi işe girilecekse o işin ilk nöbetleri cami personeli tarafından yapılıyor."