
AA'nın "ABD-Çin Teknoloji Yarışı" başlıklı dosya haberinin üçüncüsünde, ABD ve Çin'in teknolojinin önemli alanlarından biri olan 5G'deki durumu ele alındı.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, hızlı internet altyapısı sağlayan kablosuz iletişim teknolojisi 5G, yapay zeka, otonom araçlar, akıllı şehir uygulamaları gibi birçok teknoloji için kritik önem taşıyor.
Otonom araçlar, uzaktan sağlık hizmetleri, endüstriyel otomasyon, sanal gerçeklik uygulamalarının verimli bir şekilde çalışması için yüksek hızlı ve düşük gecikme süresine sahip bir internet altyapısı gerekiyor. 4G'ye göre çok daha yüksek veri indirme ve yükleme hızları sunan 5G, düşük gecikme süresiyle çok sayıda cihaza hizmet sağlama kapasitesi sunuyor.
5G sahip olduğu özelliklerle yapay zeka, nesnelerin interneti ve otomasyon teknolojilerinin ürettiği yüksek boyutlu veri miktarını gerçek zamanlı olarak işlemeyi mümkün kılıyor. Bu teknoloji sayesinde bulut tabanlı sistemlerden, dronla teslimat gibi yenilikçi hizmetlere kadar birçok proje hayata geçirilebiliyor.
Ekonomik büyüme ve ulusal güvenlik için de stratejik bir unsur haline gelen bu teknolojide ABD ve Çin rekabetini sürdürüyor.
Çin, 5G altyapısının kurulmasında öne çıkan ülkeler arasında. Çin hükümeti, 5G konusunda operatörlere ve üreticilere önemli teşvikler sağlayarak bu teknolojinin kısa sürede yaygınlaşmasına ön ayak oldu.
Çin'de 4 milyondan fazla 5G baz istasyonu faaliyet gösteriyor. Bu sayının 2025 sonuna kadar 4,5 milyona çıkarılması planlanıyor.
Çinli telekom şirketleri uygun maliyetli 5G ekipmanlarını sadece Çin'de değil dünyanın birçok ülkesinde de faaliyete sundu.
Huawei ve ZTE gibi 5G'de küresel oyunculara sahip olan Çin, 5G'nin yaygın kullanıldığı ülkeler listesinde kullanıcı sayısıyla ilk sırada yer alıyor.
2024 sonu itibarıyla Çin'de 5G abone sayısı 1 milyarı geçti ve nüfusa oranla 5G yaygınlığı yüzde 71'e ulaştı.
5G'nin getirdiği verimlilik ve yeni iş imkanlarının 2030 itibarıyla dünya genelinde 1 trilyon dolardan fazla ek ekonomik değer oluşturması bekleniyor. Böylece 5G'de öne çıkan ülkelerin, 5G ve ilgili dijital teknolojilerden ekonomilerine ciddi katkı sağlaması öngörülüyor.
Çin'e karşılık ABD ise 5G yarışına güvenlik ağırlıklı bir stratejiyle yaklaşıyor.
ABD'de 5G altyapısını inşa etme görevi büyük ölçüde özel operatörler tarafından gerçekleştiriliyor. Çin 5G'de küresel büyümeye, ABD ise güvenilirlik ve müttefiklerle işbirliği boyutuna odaklanıyor.
ABD'de hükümet Huawei ve ZTE'nin de aralarında bulunduğu birçok Çinli şirketin ekipmanlarının kullanımını yasakladı.
Federal İletişim Komisyonu (FCC) da Huawei ve ZTE'nin ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğunu belirterek, ABD'li operatörlerin bu firmalardan cihaz satın almasını engelledi. Bu güvenlik odaklı yaklaşım, Çinli şirketlerin ekipmanlarıyla kurulacak bir haberleşme sisteminin oluşturacağı riskler sebebiyle tercih ediliyor.
Benzer şekilde Avustralya, Japonya, Birleşik Krallık ve Kanada gibi ülkeler Çin menşeli ekipmanlara ciddi kısıtlama getirdi. Bu adımlar küresel ölçekte Huawei'nin pazarlarını daraltmış olsa da şirket birçok ülkede 5G'de güçlü bir konumda.
Çinli üreticilere getirilen kısıtlamalar sonrası 5G çözümleri geliştiren İsveç merkezli Ericsson ve Finlandiya merkezli Nokia gibi alternatif tedarikçiler ABD başta olmak üzere çeşitli pazarlarda öne çıktı.
ABD'li telekom operatörleri 5G altyapılarında Ericsson ve Nokia'nın yanı sıra Samsung'un ürünlerini tercih ediyor.
ABD'li şirketler 5G baz istasyonu pazarında öne çıkmasa da Qualcomm gibi çip firmaları ve Oracle, Cisco gibi altyapı yazılımı şirketleriyle ekosistemin kritik bileşenlerini sağlıyor.
ABD'li şirketlerin sunduğu bu çözümler, 5G ekosisteminin daha verimli ve sorunsuz çalışması için önemli bir rol oynuyor.
Ayrıca ABD, 5G sonrasında gelebilecek 6G gibi teknolojik gelişmelere çeşitli AR-GE programları ve işbirlikleriyle hazırlık yapıyor.
Geçen yıl dünyanın ilk 6G test uydusunu yörüngeye fırlatan Çin ise 5G'de olduğu gibi 6G'de de güçlü konumda olmak istiyor.
5G'de öne çıkan ülkeler, teknik üstünlüğün yanı sıra küresel standartları belirleme gücünü de elinde tutuyor.
Örneğin bir ülke geliştirdiği 5G çözümlerinin küresel çapta kullanılmasıyla hem ekonomik kazanç hem de siyasi güç elde ediyor. Bu nedenle 5G başta olmak üzere teknolojinin birçok alanı, ülkelerin güç mücadelesinde bir araç olarak öne çıkıyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com