ANKARA
Ankara Devlet Opera ve Balesi (ADOB), ilk kez 1782'de sahnelenen ve Wolfgang Amadeus Mozart'ın en sevilen opera eserleri arasındaki "Saraydan Kız Kaçırma"nın kısaltılmış versiyonunu seyirciyle buluşturacak.
Opera Sahnesi'nde bugün prömiyer yapacak temsilde, 238 yıldır dünyanın pek çok yerinde sahnelenen Mozart'ın "Saraydan Kız Kaçırma" operası, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) uygun olacak şekilde yeniden yorumlandı.
Kovid-19 nedeniyle bir süredir opera temsillerinin yapılmadığı ADOB'ta sezonun ilk opera eseri olan Saraydan Kız Kaçırma'nın rejisörü Figen Ayhan Karakelle, genel provada hazırlıklara ilişkin açıklamada bulundu.
Karakelle, Ankaralı seyircinin operayı çok sevdiğini belirterek, tüm biletlerin satıldığını, gösterdikleri ilgiden dolayı sanatseverlere teşekkür etti.
Figen Ayhan Karakelle esere ilişkin şu bilgiyi verdi:
"Eseri, pandemi dolayısıyla süre olarak kısalttık. Eserde parçaların arasında oyunlar var. Fakat daha uzun olmasını engellemek adına olay örgüsü anlatıcı tarafından kayıtla seslendiriliyor.
Yani olay sırasında belirli sahneleri anlatan anlatıcı bölümümüz var. İkinci ve üçüncü perdeyi bileştirdik."
Seyircinin çukurda görmeye alışık olduğu orkestranın pandemi dolayısıyla sahne üstünde ama solistlerin gerisinde görev alacağını vurgulayan Figen Karakelle, şarkı söylerken nefes saçılımının artması dolayısıyla sahne provalarında oldukça dikkatli ve titiz çalıştıklarını, koro sanatçılarının temsillerde maske takacaklarını söyledi.
"Seyirciler, eserin kısaltılmasına rağmen, tüm doygunluğu ve güzelliğiyle temsili izleyecekler." diyen rejisör Karakelle, orkestra, koro ve solist sayısında da azaltmaya gittiklerini anlattı.
Eserde, Kovid-19'a yönelik bir yorum veya gönderme yapmadıklarını vurgulayan Karakelle, tüm önlemlere uyarak, halkın pandemi psikolojisinden uzaklaşmasını ve mutlu ayrılmasını öncelikli amaç edindiklerini ifade etti.
Figen Ayhan Karakelle, Saraydan Kız Kaçırma'nın çağın ötesinde humanist bir eser olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Saraydan Kız Kaçırma, çok özel bir eser. Mozart, Doğu ile Batı arasındaki köprüyü çok erken bir zamanda kurmuş. İki medeniyetin birbirlerine bakış açılarına ilişkin çok güzel bir gözlem var.
Kendi çağının çok önünde bir fikir sunuyor izleyenlere. Dünyanın gidişatı göz önünde bulundurulacak olursa bugüne de çok hitap eden humanist bir eser olduğunu düşünüyorum.
Birbirimizi anlamak, hoşgörü göstermek, farklılıkları insanlık zemininde yaşayabilmek anlamında da önemli bir eser. Seyircimiz umuyorum mutlu ayrılır."
Karakelle, Kovid-19'dan dolayı mart ayından bugüne operaya ara verdiklerini, bu sebeple eserlerinin sezonun ilk opera temsili olmasından dolayı heyecanlı olduklarını belirterek, "Solist arkadaşlarım eseri çok iyi bildikleri için iki haftalık bir sürede eseri çıkarttık.
Müzikal provalar hızlı ve başarılı geçti. Umuyorum seyircimiz bizleri yalnız bırakmaz." diye konuştu.
Koro üyeleri maske ile sahnede olacak
Ankara Devlet Opera ve Balesi sanatçılarına, orkestra ve koro da eşlik edecek. Koro üyeleri sahnede maskeli olarak, orkestra ise sahnede solistlerin gerisinde görev alacak.
Orkestra şefliğini Naci Özgüç, koro şefliğini Giampaolo Vessella'nın üstlendiği eserin dekoru Özgür Usta, kostümü Tülay Şimşek, ışığı ise Fuat Gök imzasını taşıyor.
Dönüşümlü olarak, "Belmonte" karakterine Arda Doğan, Emre Akkuş, Mehmet Kavil, "Konstanze"de Görkem Ezgi Yıldırım, Esra Çetiner, "Osmin"de Erhan Baydar, Can Kocaay, Vedat Dalgıran, "Blondchen"de Beste Şahin, Işıl Meriç Karataş, "Pedrillo"da Veysel Barış Yanç, Emrah Sözer, Fatih Kayhan, "Selim Paşa"da Kaan Çelikcan ve anlatıcı olarak da Mustafa Özşamlı görev alacak.
Kovid-19 tedbirlerine uygun yapılan etkinliklerde sahne ve oturma düzeni de sosyal mesafeye uygun hazırlandı.
Bugün prömiyer yapacak eser, 25 Kasım akşamı Opera Sahnesi'nde yine sanatseverlerle buluşacak.
Osmanlı hoşgörüsü operada
Eserde, bir İspanyol soylusu olan Belmonte, korsanlar tarafından kaçırılarak uşağı Pedrillo ve hizmetçisi Blondchen ile Osmanlılara satılan sevgilisi Konstanze'yi kurtarmak için Osmanlı topraklarını girerek, Selim Paşa Köşkü'ne gider.
Selim Paşa, Belmonte'ye ve vatanından koparıldığı için mutsuz olan Konstanze'ye asil ve özel bir ilgi gösterir. Pedrillo'nun nişanlısı Blondchen'yi seven Paşa'nın uşağı Osman, eserin sonuna dek iki gencin kaçışını engellemeye çalışır. Fakat Paşa'nın alicenap davranışı sayesinde Belmonte ve Blondchen birbirlerine kavuşur.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com