İstanbul
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2 yıl önce açılışı gerçekleştirilen, 15 Temmuz başta olmak üzere Türkiye ve dünyadaki darbe girişimleri ile modern sömürgecilik tarihine ışık tutan Hafıza 15 Temmuz'u bugüne kadar 500 binin üzerinde kişi ziyaret etti.
14.07.2021 FETÖ'nün darbe girişiminde şehit olan hafız özel harekatçının ailesinin acısı dinmiyor
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nün Anadolu Yakası girişinde 1500 metrekare alanda, 2 katlı olarak inşa edilen müzenin zemin girişindeki duvarda, "Unutma" yazısı ile 15 Temmuz şehitlerinin isimleri ve onları temsilen tavandan sarkan beyaz güvercinler bulunuyor.
Müzenin girişindeki dev ekranda "15 Temmuz" videoları ve belgeselleri gösteriliyor. İkinci katta ise vatandaşları, "Göreceklerin senin hikayendir." yazısı karşılıyor.
Müzede, 15 Temmuz'da yaşananlar materyallerle anlatılırken, şehit ve gazilerin o kara gecede kullandıkları eşyalar sergileniyor.
Eşyalar arasında, Tuğgeneral Semih Terzi'yi vurarak darbenin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'in beresi ve kaması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın televizyonda millete çağrı yaptığı gazeteci Hande Fırat'a ait cep telefonu, gazi Bilal Özyıldırım'a ait kurşun isabet etmiş motosiklet kaskı, gazi Abdullah Çay'a ait kurşun isabet etmiş anahtar, şehit Necmi Bahadır'a ait kurşun isabet etmiş cüzdan ve fotoğraf, gazi İdris Akdoğan'a ait kurşun isabet etmiş telefon, darbecilerin kullandığı tankın ezdiği otomobil, zarar gören motosiklet ve şehitlerin ayakkabıları yer alıyor.
Müzede, darbe teşebbüsünde kullanılan mühimmatlar bulunuyor.
Hafıza 15 Temmuz'da şehitlerin fotoğrafları ve biyografileri ile darbeler ve sömürgecilik tarihi bilgilerine dokunmatik ekranlardan ulaşılabiliyor. Şehadet Şuuru Salonu'nda 15 Temmuz'a dair 3 boyutlu videolar izlenebiliyor.
Müzede, millet iradesine yapılan darbelerin, ülkede ekonomik krize, siyasi istikrarsızlığa, sosyal bunalıma, dışa bağımlılığa ve milli politikalardan uzaklaşmaya neden olacağı anlatılıyor.
"Darbeler Çağı" köşesinde ise 1950-2016'da dünya genelinde 531 darbe gerçekleştirildiği, bunların 210'unun amacına ulaştığı, Türkiye'de ise 1960-2016 yılları arasında, 9 darbe ve darbe girişimi gerçekleştirildiği aktarılıyor.
Ayrıca, sömürgeciliğe karşı dik duranlar köşesinde, aralarında Mustafa Kemal Atatürk, II. Abdülhamit Han, Aliya İzzetbegoviç, Mahatma Gandhi ve Simon Bolivar gibi liderlerin bilgileri de yer alıyor.
"Sivil diriliş ve direniş ruhu 15 Temmuz'da ortaya çıktı"
15 Temmuz Derneği Sözcüsü Zekeriya Erdim, 15 Temmuz Hafıza'nın da içinde bulunduğu alanın 10 bin dönüm üzerinde oluşturulan "Şehitler Parkı" olduğunu söyledi.
Parkın içinde birbirini tamamlayan birden fazla unsur bulunduğunu belirten Erdim, 251 şehit için 251 fidan dikildiğini ve her bir ağacın dibine şehitlerin künyelerinin yazıldığını dile getirdi.
"Şehitler Makamı" diye anılan kümbetin park yerleşkesinde bulunduğunu anlatan Erdim, şöyle devam etti:
"Kümbette altı çizilmesi gereken 2 şey var. Biri, kümbetin kubbesi, sonsuzluğu temsil ediyor. Çünkü şehitler ölmezler, onlar sonsuzluğa ulaşmışlardır, diridirler. Onu sembolize ediyor kubbe.
Kubbenin altında birbirine kenetlenmiş olarak kullanılan bağlantı unsurları ise kol kola girmiş insanlar gibi milletin 15 Temmuz diriliş ve direniş gecesi ortaya koyduğu birliği, beraberliği, milli ruhu temsil ediyor.
Dolayısıyla böyle bir şehitler makamımız var. 15 Temmuz Hafıza buradaki üçüncü unsur. Müze demedik, özellikle 'hafıza' tabiri kullanıldı. Çünkü birinci amacı geçmişle ilgili toplumsal hafızayı yaşatmak, taze tutmak. İkinci amacı da geleceğe yönelik bir toplumsal hafıza oluşturmak."
Burada, o gece yaşananlara ilişkin belgelerin ve bilgilerin bulunduğunu aktaran Erdim, dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşanan darbelere dair bilgilerin de Hafıza 15 Temmuz'da bulunduğuna dikkati çekti.
Darbelerin ve direnişlerin Türkiye'ye has bir durum olmadığını, kendi kuşağının da Türkiye'de başka darbeler yaşadığını ifade eden Erdim, "1960 darbesinde biz 5-6 yaşında çocuktuk, az çok hissettik. Ama ondan sonrakilerin tamamını iliklerimize kadar yaşadık.
Öncelikle 15 Temmuz'dan geriye doğru hafızamız çalışmaya başlıyor. O dönemde yaşadıklarımızı hatırlıyoruz ki 15 Temmuz'un en önemli farkı, diğer darbe dönemlerinde ortaya çıkmayan bir sivil diriliş ve direniş ruhu 15 Temmuz'da ortaya çıktı. Bambaşka bir yıl dönümü oldu." diye konuştu.
15 Temmuz kalkışmasının ilk olmadığını, belki son da olmayacağını belirten Erdim, bu nedenle ruhun yaşatılması gerektiğini bildirdi.
Erdim, bu ruhun kalıcı bir toplumsal refleks haline getirilmesi gerektiğinin altını çizerek, "Yeni nesillere intikal ettirilmesi lazım. Onunla ilgili sorumluluklarımızı hatırlıyoruz, bunun sorumluluğu omuzlarımıza biniyor. O yüzden diyoruz ki eğitim, kültür ve sanat faaliyetleriyle daha geniş bir kesime yayalım." değerlendirmesini yaptı.
Düzenli olarak her ay "Hafızanda ne var?" başlıklı söyleşiler gerçekleştirdiklerini aktaran Erdim, "Böylece toplumsal hafızayı canlı tutmaya, burada oluşan birikimi toplumun çeşitli kesimlerine aktarmaya çalışıyoruz." ifadesini kullandı.
Erdim, Kovid-19 salgını döneminde bazı çalışmaların sekteye uğradığını, yarım kalan projelerin tamamlanması için çalıştıklarını kaydetti.
Ziyaretçi sayısının 500 bini geçtiğine dikkati çeken Erdim, 15 Temmuz duyarlılığını taşıyan herkesin burayı görmesi gerektiğini düşündüğünü anlattı.
Erdim, 15 Temmuz Hafıza'nın pazartesi hariç her gün 09.00-19.30 saatlerinde ziyaretçi kabul ettiğini de sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com