Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Şeker, anne babaları uyardı: “Evlerde wi-fi ve kablosuz bebek alarmı kullanmak kafatası zaten ince olan bebeklerde kanser riskini ciddi oranda arttırıyor.”
İnsanoğlunun hayatını kolaylaştırmak
için hızla gelişmeye
devam eden teknoloji, ciddi
sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Kanser, kalp krizi, diyabet ve
obezite 21. yüzyılın en yaygın ve en ölümcül hastalıkları
olarak karşımıza çıkarken, üreme
sağlığı da ciddi
tehdit altında. Uzmanlar,
tüm bu hastalıkları tetikleyen
en büyük düşman olarak da elektromanyetik radyasyonu görüyor.
Bilim dünyasının her fırsatta uyarmasına rağmen hala gerekli tedbirlerin yeterince alınmadığı elektromanyetik kirliliğe
karşı Marmara Belediyeler
Birliği (MBB) harekete geçti. Birlik, insanın duyu organlarıyla etkilerini kısa vadede
fark edemediği elektromanyetik alan
kirliliği konusunda belediyelerin neler yapabileceğini tartışmaya açtı ve bunun ilk adımı olarak da “Elektromanyetik
Alan Kirliliği ve Toplum Sağlığına Etkileri”
konulu bir seminer düzenledi.
BAŞ AĞRISI, GÖZ YANMASI, GECE UYKUSUZLUĞU VARSA DİKKAT
Birliğe
üye belediyelerden
ilgili birim müdürlerinin ve yöneticilerinin katıldığı seminerde, uzun yıllar NASA’da
görev yapan,
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selim Şeker, elektromanyetik alan kirliliği ve bu kirliliğin
toplum sağlığı üzerindeki etkilerini anlattı.
İnsanlığın
sanayi devrimi sonrasında modern hayatda ne netice vereceğini bilmediği bir elektromanyetik alanda hayataya başladığını ve “akıllı ev” kavramının, her yere baz istasyonlarının
kurulması olarak algılanmaya başlandığını söyledi.
Elektromanyetik radyasyona maruz kalmanın kısa zamanda hissedilen etkilerinin baş ağrısı,
göz yanması, yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi ve gece uykusuzluğu olarak görüldüğünü
ifade eden Şeker, elektromanyetik kirliliğin intiharı da tetiklediğini, araştırmaların bunu doğruladığına dikkat çekti.
“Wİ-Fİ KULLANIMI BEBEKLERDE KANSER RİSKİNİ ARTTIRIYOR”
İnsanoğlunun yüz
yıl öncesinin tüm hastalıklarına
çözüm bulduğuna
fakat elektrik
enerjisi kaynaklı hastalıkların henüz çözülemediğine dikkat çeken Prof. Şeker, özellikle bebek
sahibi anne babaları uyardı. Evlerde wi - fi ve kablosuz bebek alarmlarının büyük bir tehlike
olduğunu belirten Şeker “Wi-Fi ve kablosuz bebek alarmları evin
içinde tehlikeli bir
radyasyon dalgası oluşturuyor. Bu dalgalar, zaten kafatası ince olan bebeklerin beyinlerine
direkt nüfuz ediyor. Bu da bebeklerde kanser riskini arttırırken, davranışsal bozukluklara da
neden oluyor” dedi.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selim Şeker, cep
telefonu ve bilgisayar
kullanımı konusunda da uyarılarda bulundu.
Cep telefonu görüşmelerinin
mümkün olduğunca kısa tutulması
gerektiğini vurgulayan Şeker, uyarılarını şöyle sıraladı: “Çocuklara kullandırtmayın ve telefonu
çocukların yakınında bulundurmayın. Kulaklık kullanın. Telefonu kulağınıza yapıştırmayın, mesafe bırakın. Sinyalin az olduğu yerlerde telefonla konuşmayın. Ayrıca laptopları kucakta ve şarjdayken kullanmayın”
Solaryumun da kanser riskini ciddi oranda arttırdığını belirten Prof. Dr. Selim Şeker “Solaryuma girmeyin, kanser yapıyor. Kanıtlandı; sahte güneş, gerçek kanser” dedi.
Şeker, elektromanyetik radyasyonun kadınlarda meme kanserini tetiklerken erkeklerde ise sperm sayısını düşürdüğünü söyledi.
“SORUMLULUK BELEDİYELERDE”
Tüm bu karamsar manzaraya rağmen elektromanyetiğin
biyolojik etkilerinin en aza indirebileceğini ifade eden Şeker, bu konuda belediyelere büyük görev ve sorumluluk düştüğünü söyledi. Şeker, belediyelerden özellikle baz istasyonları konusunda hassasiyet göstermelerini istedi. Şeker “Belediyeler, baz istasyonlarının gelişigüzel yerleştirilmesine
izin vermemeli. Vatandaşlar da üç beş kuruş kazanacağız diye binalarının tepelerine bu istasyonların konulmasına izin vermemeli” diye konuştu.
Şeker’den
sonra Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr.
Osman Çerezci de belediyelerle birlikte yürüttüğü baz istasyonu kaynaklı elektromanyetik
kirlilik ölçümleri çalışmalarını anlattı. Bu
çalışmaları Avrupa’daki örneklerle kıyaslayan Çerezci, halkın objektif ve
doğru bilgilenmesinin gerektiğini söyledi Çerezci, “Belediyeler halkın huzur, esenlik, sağlık ve mutluluğu için çalışırlar. Bu yüzden bu konuda duyarlı bir yaklaşımları olmalı” dedi.
dikGAZETE