Eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Özgecan Arslan’ın öldürülmesiyle ilgili olarak, “Bu ve buna benzer cinayetlerin sonuçsuz kalmaması için idam cezasının tekrar getirilmesi toplumda geniş anlamda tartışılmalıdır. Demek ki verilen cezalar karşılık bulmuyor, caydırılıcılığı yeterli olmuyor. Bu yüzden de bu konunun tekrar toplumda enine boyuna tartışılmasının herhalde zamanıdır" dedi.
Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye Müteahhitler Birliği tarafından Ankara Sheraton Oteli’nde düzenlenen Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni’ne katılan AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, tören sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. Mersin’in Tarsus ilçesinde Özgecan Arslan’ın vahşice öldürülmesinin ardından tekrar tartışılmaya başlayan ‘idam cezasıyla’ ilgili olarak Yıldırım, Özgecan’ın uğradığı hunharca saldırının insanlık dışı bir vahşet olduğunu dile getirdi.
“İDAM CEZASININ TEKRAR GETİRİLMESİ TOPLUMDA GENİŞ ANLAMDA TARTIŞILMALIDIR”
Saldırıyı şiddetle kınadığını ve saldırının bütün toplum tarafından büyük bir kızgınlığa sebep olduğunu ifade eden Yıldırım, “Bu ve buna benzer cinayetlerin sonuçsuz kalmaması için idam cezasının tekrar getirilmesi toplumda geniş anlamda tartışılmalıdır. Demek ki verilen cezalar karşılık bulmuyor, caydırılıcılığı yeterli olmuyor. Bu yüzden de bu konunun tekrar toplumda enine boyuna tartışılmasının herhalde zamanıdır. Buna ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Aksi halde suç işlemedeki caydırılıcılık gittikçe önemini yitirecektir” diye konuştu.
“BUNUN CEZASI HAPİSLE GEÇİŞTİRİLECEK BİR ŞEY DE DEĞİLDİR”
İdam cezası ile birlikte tecavüz olaylarında tartışılmaya başlayan “hadım cezası” ile ilgili bir soru üzerine ise Yıldırım, şunları söyledi:
“Ben bu konulara girmek istemiyorum ama bu işlenen olay, bu yaşadığımız olay hiçbir yönüyle hoş görülecek bir şey değildir. Bunun cezası hapisle geçiştirilecek bir şey de değildir. Toplumun infialinin arkasındaki gerçek sebebi görmek gerektiğini düşünüyorum ve bunun enine boyuna hırsla değil, sakin bir şekilde düşünülerek, tartışılarak belirli konularla sınırlı olmak üzere tekrar idam cezasının toplumun gündemine getirilmesinde fayda olduğunu düşünüyoruz. İdam cezası nasıl kalktı? 1999’da terörist başının yurt içine getirilmesiyle başlayan bir süreç ve AB’nin o dönemde bir anlamda dayatmasıyla koalisyon hükümeti tarafından getirilen bir düzenleme. Bu konu her yönüyle tartışılmalı, adalet vicdanlarda yerini bulmalı.”
“HAZIR ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ GÜNDEMDEYKEN BU KONUDA DAHİL EDİLEBİLİR”
Bir gazetecinin “AB normlarına göre idam cezasının uygulanabilirliği var mı?” sorusu üzerine ise Yıldırım, “AB normları var ama arkadaşlar ABD’nin bazı eyaletlerinde idam var, bazılarında yok. Dünyanın bir ülkesinde idam cezası da var. Yani birisi sizin yakınınızı kasten öldürdü, onu sizin adınıza kim affedebilir veya kanunun boşluklarından yararlanarak hafif bir cezayla kurtulması o yaptığı cürmün karşılığı olabilir mi? Bunun toplum vicdanını da rahatlatacak, adaletin tecellisini de gerçekleştirecek bir düzenlemeye ülkemizin, toplumumuzun ihtiyacı var. Bu konu bu olay üzerine değil, daha geniş kapsamlı, daha sakin müzakere edilmesi, tartışılması, olumlu yönleri, olumsuz yönleri bütün toplum kesimlerinin görüşleri de değerlendirilmelidir diye düşünüyoruz. Hazır anayasa değişikliği gündemdeyken bu konuda dahil edilebilir” şeklinde konuştu.
(İHA)