ANKARA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.
Meslekten ihraç edilen ve 15 Temmuz darbe girişiminin ardından tutuklanan yüksek yargı üyelerinin, silahlı terör örgütü üyesi ve yöneticisi olmak suçlarından yargılanmalarına, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nde devam ediliyor.
Yargıtay Genel Kurul Salonu'ndaki duruşmada, eski Yargıtay 7. Ceza Dairesi üyesi sanık Ahmet Kiriş, hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Kiriş ve avukatı katıldı.
Duruşmada Yargıtay Savcısı, sanık Ahmet Kiriş hakkındaki iddianamenin özetini okudu. İddianamade, Kiriş'in, okul yıllarından itibaren örgütle bağlantılı olduğu, örgüt toplantılarına katıldığı, FETÖ'nün HSYK'da etkin olduğu dönemde örgüt liderinin talimatı doğrultusunda 2010'da Yargıtaya seçildiği ve örgütün gizli haberleşme sistemi ByLock kullandığı belirtildi.
"Birçok cemaatle mesafemi koruyarak ilişkim vardı"Savunma yapan Kiriş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının yetkisiz ve görevsiz olduğunu iddia ederek, hakkında yürütülen soruşturmanın usulüne uygun yapılmadığını öne sürdü.
Devletin, FETÖ'nün silahlı terör örgütü olduğunu 15 Temmuz darbe girişiminde anladığını savunan Kiriş, "Örgütün bilmediğim pek çok yönü olduğunu ben de yeni öğrendim." dedi.
Kiriş, savcılık ve hakimlik ifadesinde, 38-39 yıl önce, çocukken, cemaate ait yurtlarda kaldığını söylediğini, bilerek ve isteyerek hiçbir silahlı terör örgütü içinde yer almadığını, irtibatı ve iltisakının olmadığını, sempati duymadığını ileri sürdü.
Eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyesi Mustafa Kemal Özçelik'in, örgüt içinde olduğu yönündeki iddialarını kabul etmeyen Kiriş, "Özçelik ifadesinde, 'Bir ara Süleymancılar yurdunda kaldı.' da diyor. Ben sadece bir cemaate yakın değildim. Birçok cemaatle mesafemi koruyarak ilişkim vardı." şeklinde konuştu.
Kiriş, eski HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur'un okul arkadaşı olduğunu, Okur ve dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Hasan Erbil'in referansıyla Yargıtay üyesi seçildiğini düşündüğünü söyledi.
Okur'un, 17-25 Aralık sürecinden sonra kendisine, cemaatin hukuksuzluklarını anlattığını, o zamana kadar cemaat mensuplarının bile bile kul hakkı yiyeceğine ihtimal vermediğini savunan Kiriş, bu süreçten sonra zaman zaman cemaati eleştirdiğini iddia etti.
ByLock kullandığı tespitini kabul etmediKiriş, eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile eski HSYK üyesi Kerim Tosun'un aleyhinde verdiği ifadeleri ve ByLock kullandığı tespitini kabul etmedi.
Mahkeme Başkanı Burhan Karaloğlu, sanığın 4 Kasım 2014 ile 20 Şubat 2015 tarihleri arasında 183 kez ByLock'a giriş yaptığına ilişkin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'ndan gelen yazıyı okudu. Sanık Kiriş ise bir yanlışlık olduğunu savunarak telefonuna programı yükleyip kullandığı iddiasını reddetti.
Kiriş, Başkan Karaloğlu'nun bir başka sorusu üzerine, 2000 yılından bu yana Bank Asya hissesi aldığını kabul etti ancak bunu talimat üzerine yapmadığını savundu.
Duruşmaya verilen aranın ardından Mahkeme Başkanı, ara kararları açıkladı. Kiriş'in tutukluluk halinin devamını kararlaştıran heyet, eski HSYK üyeleri İbrahim Okur, Kerim Tosun, Mustafa Kemal Özçelik ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in tanık olarak dinlenmesine, duruşmanın 15 Ocak 2018'e bırakılmasına karar verdi.
dikGAZETE.com