GAP'ın hayata geçirilmesiyle tarım ve hayvancılığın gelişim gösterdiği Şanlıurfa Karaali bölgesinde 2000 yılında bir köylünün arazisinde bulunan jeotermal su sayesinde bölgede seracılık yapılmaya başlandı.
Başlangıçta küçük bir alanda kurulan serada gerçekleştirilen deneme ekiminden başarılı sonuçlar alınması, birçok firmanın bölgede yatırım yapmasını sağladı.
Jeotermal seralarda topraksız tarım tekniğiyle üretilen salkım domates ve diğer sebzeler, yurt dışına ve yurt içindeki farklı bölgelere gönderilmeye başlandı. İç mekan süs bitkilerinin de yetiştirildiği bölgede zamanla 500 dekara ulaşan jeotermal sera alanının, çok daha fazla artırılması hedefleniyor.
Bölgede daha önce mevsimlik tarım işçisi olarak başka kentlere gitmek zorunda kalan yöre insanı, yaygınlaşan seralar sayesinde kendi tarlalarında çalışma imkanı buluyor. Seralar, özellikle kadın istihdamına da ciddi katkı sağlıyor.
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (SERA-BİR) ve GAP Seracılar Derneği Başkanı Müslüm Yanmaz, AA muhabirine, jeotermal enerjinin seracılıkta çok önemli olduğunu, bu sayede sektörün geliştiğini söyledi.
Karaali bölgesinin seracılık açısından önemine dikkati çeken Yanmaz, şunları kaydetti:
"Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati ve ilgililerle toplantı yaptık. Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden mevcut Karaali bölgesinde jeotermal seracılığa büyük ölçekli yatırım yapmak isteyen gruplar var. Bu gruplarla görüşme halindeyiz. Yaklaşık 100 milyon dolarlık bir çalışma başlattık. Bu çalışmayla birlikte şimdi Jeotermal AŞ'yi kuruyoruz. Bununla ilgili Karacadağ Kalkınma Ajansından yatırım ve destek fizibilitesi için bir destek aldık, sözleşme imzaladık. Bu fizibilite sonuçlarına göre de Türk yatırımcılarla, yurt dışındaki yatırımcıları bir araya getirip önce Karaali jeotermalinde sonra da Türkiye'nin her jeotermalinde bu örnek modeli uygulayıp halka arz edilecek bir sistemle yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Gelişmeler çok önemli. Bankaların verdiği destekler var, Hazine ve Maliye Bakanlığının verdiği teşvik uygulama sistemleri var. Bunlarla birlikte yurt dışından, özellikle Orta Doğu'dan yatırımcılar var. AB fonları var. Biz bunların tümünü bir araya getirip birlikte yatırım modeli oluşturmanın heyecanı içindeyiz."
Yanmaz, yapılacak çalışmaların ülke ekonomisine ciddi bir getiri sağlayacağına inandıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"İşin en önemli kısmı bu organizasyonu, bu modeli ortaya koymak. Model ortaya konduktan sonra yabancı yatırımcı gelse de gelmese de biz bu yatırımları yapabilecek kapasitedeyiz, büyüklükteyiz. Şu anda seracılık gündemde ve her gün 2-3 telefon alıyoruz. Yurdumuzun değişik yerlerindeki jeotermal alanlarda sera yatırımı yapmak isteyen vatandaşlarımız bizleri arıyorlar. Biz bunlarla ilgili dernek çatısı altında ücretsiz danışmanlık hizmeti vererek bu arkadaşlara yol gösteriyoruz. Ülkemize yapılan her yatırım kendi cebimizden çıkan paradır. O yüzden doğru yatırımı doğru mekanlarda doğru zamanlarda yapmakla ilgili biz üzerimize düşen her türlü danışmanlık hizmetini veriyoruz."
Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) Başkanı İbrahim Halil Peltek ise projenin detaylarına ilişkin bin 500 dönümlük bir alanda seracılıkla ilgili bir fizibilite çalışması yapıldığını dile getirdi.
Karaali'yi seracılık merkezi yapmayı hedeflediklerini belirten Peltek, "Yurt dışından, Orta Doğu'dan yatırımcılardan buralarda yatırım yapma konusunda talepler var. Yerel yatırımcılarımızla birlikte bunlarla ilgili planlarımız var. Bu fizibilite çalışmalarının ardından Şanlıurfa Karaali, seracılığın merkezi haline gelir. Buradaki jeotermal kaynaklar seracılıkta ısınma için bir avantajdır. Seracılığın masraflarının yüzde 60'ı ısıtmaya gidiyor. Buradaki jeotermal kaynaklar, rekabet etmek için büyük bir avantajdır. Biz de Karaali bölgesinin gelişmesini çok istiyoruz ve bunun için de gerekli çalışmaları sürdürüyoruz." diye konuştu.