Beyrut
Lübnan'da Meclisi oluşturan 128 sandalye Müslümanlar ile Hristiyanlar arasında yarı yarıya bölüştürülüyor. Müslümanlara düşen 64 sandalye 27 Sünni, 27 Şii, 8 Dürzi ve 2 Alevi şeklinde dağılırken, Hristiyanlara düşen 64 sandalye ise 34 Maruni, 14 Ortodoks, 8 Katolik, 6 Ermeni ve 2 azınlıklar şeklinde paylaşılıyor.
-Lübnan Meclisi 31 Mayıs'ta düzenlenecek ilk oturumda yeni başkanını seçecek
-Lübnan değişime bir adım daha yakın
Ülkede 15 Mayıs 2022'de gerçekleşen genel seçim sonuçlarına göre İran destekli Şii Hizbullah ve Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın partisi Özgür Yurtsever Hareketi'nin başını çektiği ittifak, Mayıs 2018'deki seçimlerde elde ettiği çoğunluğu kaybetti.
İran ve Suriye'deki Beşşar Esed rejimine yakın bloku oluşturan Hizbullah, Şii Emel Hareketi ve Hristiyan Özgür Yurtsever Hareketi'nin diğer müttefikleriyle 128 sandalyeli Mecliste sahip olduğu 71 milletvekilinden 60'a düşerken, Suudi Arabistan ve ABD'ye yakınlığıyla bilinen siyasi güçlerin bağımsızlarla oluşturduğu sandalye sayısı ise 68'e çıktı.
Lübnan Meclisini oluşturan siyasi bloklardan herhangi biri çoğunluğa sahip olamazken, cumhurbaşkanını seçme ve hükümeti kurma yetkisi de farklı kesimler arasında dağılmış durumda.
Ülkedeki gelişmeleri yakından takip eden siyaset uzmanları ise Meclisteki mevcut dengeyi göz önünde bulundurarak Lübnan'da siyasi istikrarın zorlu sürece girdiğini öngörüyor.
Lübnan siyasetinde ciddi etkileri olacak Meclisteki bu değişimin ülkeyi tam bir yönetim boşluğuna düşürmesinden de endişe ediliyor.
"Meclis çatışması çıkabilir"
Lübnanlı siyasi analist Tony Bouloss, yaptığı açıklamada, "Halihazırda iktidar olan Hizbullah, Emel Hareketi ve Özgür Yurtsever Hareketi'nin Mecliste çoğunluğu oluşturma gücü kalmadı. Bu nedenle Anayasa doğrultusunda yönetimin oluşmasına engel çıkarabilirler." değerlendirmesinde bulundu.
Meclise yeni girmeyi başaran güçlerin kendilerini ispatlamaya çalışacağı gibi yenilgiye uğrayan kesimin de kaybını en aza düşürmek için yönetimi kolay kolay bırakmayacağını savunan Bouloss, "Dolayısıyla Meclis çatışması çıkabilir diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından "ortaklık ve iş birliği" çağrısı yapmış aksi halde ülkede yönetim boşluğu ve kaosun kaçınılmazlığı uyarısında bulunmuştu.
- Gelecek 5 ayda yeni hükümet beklenmiyor
Bu arada Hristiyan Özgür Yurtsever Hareketi lideri Mişel Avn'ın 2016 yılında seçildiği cumhurbaşkanlığı dönemi de 31 Ekim 2022'de sona eriyor.
Cumhurbaşkanı Avn'ın geriye kalan 5 aylık döneminde yeni hükümetin kurulmasının beklenmediğine işaret eden Bouloss, Avn'ın özellikle enerji ve dışişleri gibi partisindeki (Özgür Yurtsever Hareketi) bazı bakanlıkları kaybetmek istemediğini söyledi.
Bouloss, Meclis Başkanlığı seçimine ilişkin ise Şiilerin payına düşen 27 milletvekilinin tümünün Hizbullah ve Emel Hareketi'nden olması nedeniyle Emel Hareketi Genel Başkanı Nebih Berri'nin tekrar Meclis Başkanı olma ihtimalinin kaçınılmazlığını vurguladı.
Meclisin, 22 Mayıs 2022'de sona eren başkanlık döneminin yerine 15 gün içinde yeni dönem başkanlığı seçimi için oturum düzenlemesi bekleniyor.
Yönetim boşluğu ülkedeki kriz ve istikrarsızlığı daha da derinleştirir
Lübnanlı siyaset uzmanı Vail Necm de 15 Mayıs seçimlerinin en belirgin sürprizinin, hiçbir siyasi blokun mutlak ekseriyeti elde etmemesi olduğunu ve bunun da yeni hükümeti kurma sürecine olumsuz yansıyacağı değerlendirmesinde bulundu.
İran yanlısı blok ile Batı ve Körfez yanlısı bloklar arasında dağılımın gölgesinde halkı temsil eden yeni siyasi güçlerin yükselişe geçtiğini dile getiren Necm, bu şartlarda yeni hükümeti kurma sürecinin kolay olmayacağını savundu.
Necm, Lübnan'ın yıllardır yaşadığı ekonomik kriz ve siyasi istikrarsızlığın yeni hükümetin kurulamamasıyla oluşacak yönetim boşluğu sebebiyle daha da kötüleşebileceği uyarısında bulundu.
Başbakanlık için Sünni bir isim bulma süreci kolay olmayacak
Lübnan'da Sünnilerin en büyük partisi Müstakbel Hareketi Genel Başkanı Saad el-Hariri, "İran'ın nüfuzuna karşı Lübnan için olumlu bir fırsat görmedikleri" için seçimleri boykot etme kararı almıştı.
Anayasa'ya göre Cumhurbaşkanı Avn'ın Meclisteki siyasi gruplarla yapacağı istişareler sonucu Sünni bir ismi yeni hükümeti kurmakla görevlendirmesi gerektiğini dile getiren Necm, ancak başbakan adaylığı için öne çıkacak Sünni ismi bulma konusunda da kriz olacağını ifade etti.
Meclisteki güç değişimi dengesine bağlı olarak yerel çekişmelerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası düzeydeki çekişmeler sebebiyle yeni hükümeti kurma sürecinin çıkmaza girebileceğini vurgulayan Necm, İran nükleer müzakereleri başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası mutabakatlar olmaması halinde Lübnan'ın tıpkı Irak gibi uzun süre yönetim boşluğuna düşebileceği uyarısında bulundu.
Lübnan'da 1989'da yapılan Taif Anlaşması'na göre Meclis Başkanlığı Şiilere, Başbakanlık Sünnilere, Cumhurbaşkanlığı da Hristiyanlara veriliyor.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com