Ağrı Üniversite yıllarında tanıştığı halk müziğine gönlünü kaptıran Ağrılı bağlama ustası Ramazan Evliyaoğlu, hem evinin bodrumunda bağlama üretiyor hem de açtığı kurslarla yüzlerce öğrenciyi halk müziğiyle tanıştırıp türkülere can veriyor.
Fevzi Çakmak Mahallesi'ndeki evinde eşi ve iki çocuğuyla yaşayan Evliyaoğlu (52), ilk ve orta öğrenimini Ağrı'da tamamladıktan sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Tasarımı Bölümünü kazandı.
Maddi imkansızlıklar nedeniyle üniversite eğitimini tamamlayamayan Evliyaoğlu, 1978'de memleketine döndükten sonra Halk Eğitim Merkezine (HEM) gelerek hayatının en güzel dönemlerini yaşayacağı halk müziği ile tanıştı.
Yıllarca solistlik ve koro şefliği yapan bağlama ustası Evliyaoğlu, Eskişehir'de gördüğü bir atölyeden esinlenerek evinin bir bölümünü bağlama üretim atölyesine dönüştürdü.
Burada bağlama üretmeye başlayan Evliyaoğlu, diğer yandan da HEM'de açtığı kurslarla öğrenciler başta olmak üzere yüzlerce kişiye bağlama eğitimi veriyor.
Baba mesleği olan hat sanatından da esinlenen Evliyaoğlu, el emeği göz nuru ile ürettiği bağlamaların üzerine Ağrı Dağı gibi bir birinden farklı figürleri işliyor.
Bağlama ustası Ramazan Evliyaoğlu, AA muhabirine, Eskişehir'e gittiğinde gördüğü bir atölyeden esinlenip bağlama yapmaya karar verdiğini anlattı.
"Kendimi çaldığım enstrümanı yapabileceğime inandırdım"
Türk halk müziği hayranı olduğunu Ağrı'da kaybolan yöresel türkülerin izini sürdüğünü belirten Evliyaoğlu, şöyle konuştu:
"Yıllar önce Eskişehir'e bir dostumu ziyaret ettiğimde tesadüfen bir bağlama atölyesine denk geldim. Halk müziğini çok seviyorum. Bu, kelimelerle tarif edilecek bir şey değildir. Ağrı'nın kayıp türküleri diye bir çalışmam da var.
Kendimi çaldığım enstrümanı yapabileceğime inandırdım. Daha sonra bakalitten saz yaptım, başarılı olup olmaması önemli değil, önemli olan yapabileceğime inanmamdı. Ağrı'da özellikle tamir konusunda çok ciddi bir eksiklik vardı.
Bu eksikliği gidermek için bildiğim tüm yöntemlerle bağlama yapmaya başladım. Daha sonra fiziki imkanlarım el verdiği için bağlamayı yapabileceğime inandım.
Ağrı'da sadece ben bağlama yapıyorum. Bu ev rahmetli babamdan kalan bir ev. Atölyeye ihtiyacım olduğu için bu evi atölyeye çevirdim."
Evliyaoğlu, halk müziği konusunda kendisini misyon üstlenmek zorunda hissettiğini dile getirerek, geriye dönüp baktığında yüzlerce öğrenci yetiştirdiğini söyledi.
"Bağlamayı satarken üzülüyorum"
Yetiştirdiği öğrencilerin bazılarının çeşitli üniversitelerde öğretim üyesi olduğunu ve bu durumun kendisini mutlu ettiğine değinen Evliyaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu mesleği gelecek nesillere aktarmak adına ne yapabilirim diye düşünürken yanıma gelen yeğenim Mücahit'i yetiştiriyorum. Zaten bu işe gönül veren herkesi buraya davet ediyorum.
Bağlama yapımı ve tamiratı kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek değil ama Ağrı'da ciddi bir eksiklik. Bağlama bizim öz kültürümüzün enstrümanı olduğu için çok yoğun talep var. Bizim asıl mesleğimiz hat sanatı, yani cami süslemesi.
Bağlamalar üzerinde kendi yaptığım motifler var. Mesela Ağrı Dağı ve çeşitli İslami motifler var. Bir bağlamayı bitirip üzerine o işlemeleri yaptıktan sonra çalmaya hazır hale getirdiğimde mutluluktan ayaklarım yerden kesiliyor.
Ürettiğim bağlamayı satarken sanki evladımdan ayrılmış gibi üzülüyorum."
"Elinden geldiğince bize emek veriyor"
HEM'deki kursta Evliyaoğlu'ndan bağlama eğitimi alan öğrencilerden Hakan Can Demirci ise 3 ay önce askerden geldiğini ve Evliyaoğlu'nu tanıyınca bağlama öğrenmeye karar verdiğini ifade etti.
Evliyaoğlu'nu bir hocadan ziyade ağabey olarak gördüklerini söyleyen Demirci, "Evliyaoğlu bağlama konusunda Ağrı'da tanınan bir üstadımız. Kişiliği ve örnek oluşuyla kendisini değerli ağabey olarak görüyoruz.
Elinden geldiğince bize emek veriyor, yardımcı olmaya çalışıyor. Kendisine çok teşekkür ediyoruz." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com