BERLİN (AA) - Ürdün Kralı 2. Abdullah, Alman Der Spiegel dergisine verdiği röportajda, İsrail'in, Batı Şeria'da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerinin ve Ürdün Vadis'nin "ilhak" planlarına ve yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Gazetecinin "İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu gibi yöneticiler, ABD Başkanı Trump'ın onlara sunduğu fırsattan yararlanarak Filistin'in büyük bir bölümünü ilhak etmek istiyor" şeklindeki hatırlatması üzerine Kral Abdullah, tek devletli çözümden yana olan yöneticilerin bunun ne anlama geldiğini bilmediklerini ifade etti.
Filistin yönetiminin yıkılması durumunda bölgede daha fazla kaos ve aşırılık yaşanacağını belirten Kral Abdullah, "İsrail, temmuz ayında Ürdün Vadisi’ni gerçekten ilhak ederse bu Ürdün Haşimi Krallığı ile büyük bir ihtilafa yol açar." uyarısında bulundu.
Kral Abdullah, "İsrail ile barış sözleşmesini mi iptal edersiniz? şeklindeki soruya da "Tehdit etmek veya kavga ortamı yaratmak istemiyorum, ancak tüm seçenekleri hesaba katıyoruz. Avrupa’daki pek çok ülke ile ve uluslararası toplumla, güçlünün haklı olmaması gerektiği konusunda hemfikiriz." cevabını verdi.
Arap Ligi toplantısında tek devletli çözümün hala şiddetle reddedildiğini ifade eden Kral Abdullah, Almanya’nın, İsrail-Filistin meselesinde doğru kararın ne olduğunu anladığını ve bu konuda birlikte ilerlediklerini belirtti.
Kral Abdullah, iki devletli çözümün bu konuda ilerlemek için tek çözüm olduğunu kaydetti.
Kovid-19’un dünya siyaseti için nasıl bir etkisi olacağına ilişkin bir soruya da cevap veren Kral Abdullah, bunun yeni belirsizlikler getireceğini, sağlığın ve gıda güvenliğinin değerli olacağını belirtti.
Ürdün'ün buğday depolama için yatırım yapmaya başladığını anlatan Kral Abdullah, "1,5 yıl yetecek kadar var. Ancak ondan sonra ne olacak? Birçok yerde açlık riski, virüsten kaynaklanan riskten daha büyüktür." diye konuştu.
ABD Başkanı Trump'ın sözde Orta Doğu barış planının maddeleri hayata geçirilmek isteniyorABD Başkanı Donald Trump'ın, İsrail Başbakanı Netanyahu ile 28 Ocak'ta Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında açıkladığı sözde Orta Doğu barış planında, Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin "İsrail'in toprağı" olarak kabul edilmesi ve Tel Aviv yönetiminin Filistin'e ait Ürdün Vadisi üzerindeki hakimiyetini sürdürmesi maddeleri yer alıyor.
Netanyahu da İsrail'de 2 Mart'ta yapılan erken seçim öncesi Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ile Ürdün Vadisi'ni "ilhak" vaadinde bulunmuştu.
Netanyahu ile Mavi-Beyaz İttifakı Benny Gantz'ın imzaladığı koalisyon hükümeti anlaşmasına göre, İsrail Başbakanı, 1 Temmuz'dan itibaren Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimleri ile Ürdün Vadisi'nin "ilhakını" kabine veya Meclisin onayına sunabilecek.