Emekli Kurmay Albay Ziya Burcuoğlu'nun, beş asırlık Rumeli topraklarının 2-3 hafta içerisinde elden çıktığı, hükumet krizlerinin, hükumet darbelerinin, siyasi suikastlar, sürgün ve birçok sosyal ve ekonomik krizlerin yaşandığı bir dönemi anlatan ‘Unutturulan Balkan Bozgunu' adlı kitap, İhlas Vakfı Yayınları etiketiyle yayımlandı. Türkiye'nin yakın tarihinde yaşadığı üç büyük felakete değinen kitap; bunlardan ilki olan ve "93 Harbi" diye hatırlanan 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşının anlatımıyla başlıyor. Kitapta Burcuoğlu bu dönemi, "Tuna vilayetlerinin elden çıktığı, Müslüman Türklerin katliam ve büyük bir göçe maruz kaldığı harp. Ruslar Yeşilköy'e kadar gelmişlerdi. İkincisi; Balkan Harbi veya faciası veya bozgunu diyebileceğimiz felaket. Düşman, İstanbul'a 30 km kadar mesafede bulunan Çatalca mevzilerine kadar gelmişti. Bütün Rumeli elden çıkmış, bugünkü sınırlar oluşmuş ve yüz binlerce insan aç, susuz ve perişan halde muhacir olmuştu. Üçüncü felaket, I. Dünya Harbi ve Osmanlı Devletinin yıkılmasıdır. Balkan Harbi; resmi tarih tezinin pek üzerinde durmadığı, soğuk baktığı, pek sevilmeyen ve ders kitaplarında çok kısa geçilen bir harptir. Bu dönem, hürriyet naralarının atıldığı ve genç subayların birlikleri ile dağa çıkarak, Balkan komitacıları ile işbirliği yaptığı bir devirdir. Beş asırlık Rumeli topraklarının elden çıktığı, hükumet krizlerinin, hükumet darbelerinin, siyasi suikastlar, sürgün ve birçok sosyal ve ekonomik krizlerin yaşandığı milletimiz için pek acı bir dönemdir. Bu savaşın sonunda beş asır elde tuttuğumuz Rumeli'yi kaybettik. Etnik ırkçılık, diğer bir ifadeyle kavmiyetçilik (ulusalcılık) ön plana çıktı. Bu yüzden dünyanın en büyük soykırımı ve tehciri; bu bölgede Türklere karşı yapıldı. Balkanlar'da demografik yapıda büyük değişiklikler oldu. Bu savaşın sonunda beş asır elde tuttuğumuz Rumeli'yi kaybettik. Etnik ırkçılık, diğer bir ifadeyle kavmiyetçilik (ulusalcılık) ön plana çıktı. Bu yüzden dünyanın en büyük soykırımı ve tehciri; bu bölgede Türklere karşı yapıldı. Balkanlarda demografik yapıda büyük değişiklikler oldu. Bütün bu hadiselerin çıkış sebeplerini iyice tahlil edip gençlerimize doğru olarak anlatmak elzemdir. Zira yeni nesil geleceğe hazırlıklı olmalı ve yakın geçmişimizden, mâzimizden ders almalıdır ki, içinde yaşadığımız iç ve dış problemlerin çözümüne ışık tutabilsin. Herkesin bu harpten siyasi, askeri, stratejik, sosyolojik ve ekonomi bakımından çıkaracağı pek mühim dersler vardır" sözleriyle anlatıyor.
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com