Okmeydanı’nda çıkan olaylarda başından vurularak hayatını kaybeden Uğur Kurt’un ölümüne ilişkin davanın bugünkü duruşmasında olay anı görüntüleri izlendi.
Berkin Elvan’ın ölümünü protesto eden göstericiler ile polis arasında çıkan çatışma sırasında Okmeydanı Cemevi’nde bir akrabasının cenazesine katılan Uğur Kurt’un polisin açtığı ateş sonucu başından vurularak hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davanın görülmesine devam edildi.
İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuksuz sanık polis memuru S.K. ve Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt ile taraf avukatları hazır bulundu. CHP’li milletvekilleri Enis Berberoğlu, Sezgin Tanrıkulu, Hilmi Yarayıcı ile HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu da duruşmayı izleyenler arasındaydı. Uğur Kurt’un anne ve babası duruşmada olay anı görüntüleri izleneceğinden, olayı bir daha yaşamamak için salonun dışında beklediler.
SANIK POLİS: “ADAM VURULDU YA”
Duruşmanın başlamasının ardından, dava dosyasındaki polis kamerası, bölgede bulunan haber ajanslarının görüntüleri Cemevi avlusunu gören güvenlik kamerası ve Shortland aracının görüntüleri izlendi. Görüntülerde olay anında yaşanan hareketlilik ve diyaloglar dikkat çekti. Sanık polis S. K.’nın “Ambulans. Adam vuruldu ya” sözleri ve silah seslerinin duyulduğu görüntülerde, bir polisin “Sıkma, sıkma, sıkma” şeklindeki uyarıları duyuldu.
“BABASIYLA BERABER SHORTLAND GÖRÜNTÜLERİNİ İZLEDİ”
Gösterici grubun attığı molotoflarla polis aracının yanması ve söndürülme anlarının görüldüğü kamera kayıtlarında, sanık polisin zırhlı araçtan indiği, hemen sonrasında tekrar araca binerek silahını alıp ateş ettiği görülüyor. Shortland görüntülerinde ise, sanık polisin polis olan babasıyla beraber olay anı kayıtlarını izlediği, daha sonra bir başka polisin aracın yanına gelerek Uğur Kurt’un TC kimlik nosunu alarak GBT kaydını kontrol ettirdiği dikkat çekti.
“UYARI YAPILSAYDI İNSANLAR CEMEVİ BAHÇESİNDE DURMAZDI”
Görüntüler izlenirken, aralıklarla durdurularak avukatlar açıklamalarda bulundu. Kurt ailesinin avukatlarından Turgut Kazan, Cemevi bahçesinde bulunan insanlara emniyet mensupları tarafından bir uyarıyı yapılması gerektiğini söyleyerek, “Eğer uyarı yapılsaydı bu insanlar bahçede durmaz Cemevinin içine girerlerdi. Cemevi güvenlik kamerası görüntülerinden anlaşılıyor ki Uğur Kurt elinde poşetle bekliyor. Cenazenin ardından işe gidecek çünkü” dedi. Avukat Kazan, görüntülerde sanığın babası ile birlikte görüldüğünü, sanığın panik halinde olduğunu kaydederek, “Uğur Kurt’un GBT’si yapılmıştır. Bu sanığı kurtarmak için, belki bir suç kaydı vardır amacıyla yapılmıştır. Ancak temiz çıkmıştır” diye konuştu.
“SİZDEN YARDIM İSTİYORUM SANIĞI TUTUKLAYIN”
Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt, sanığın tutuklanmasını isteyerek, “Sanığın bu ülkeye hizmet ettiği düşünülerek cezasında indirim yapılmak isteniyor. Ben de bu ülke için gururla hizmet ediyorum. Sizden yardım istiyorum. Bu kişi artık tutuklansın” ifadelerini kullandı.
“SANIK İSTESEYDİ SİLAHIN NAMLUSUNU DEĞİŞTİREBİLİRDİ”
Sanık avukatı Tolga Yurdakul, görüntülerde FN(biber gazı sıkılan silah) silahının olay sırasında aracın sağ ön kapısından sarkmış vaziyette bulunduğunu kaydetti. Avukat Yurdakul,”Silahın iddia edildiği gibi aracın aka tarafından olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca sanık, olay anında birini vurduğunu bile bilmiyor. Delil karartmadan bahsediliyor. Sanık isteseydi silahın namlusunu değiştirebilirdi. Ama yapmadı. Sanığın babasıyla birlikte Shortland olarak adlandırılan zırhlı aracın önünde olay anı görüntülerini izlemesi de delil karartmaya çalıştıkları olarak yorumlanıyor. Ancak hepimiz burada görüntüleri izledik. Ölen Uğur Kurt’un TC kimlik numarasıyla GBT’sinin yapılması da eleştiriliyor. Ancak emniyet mensupları amirlerine olay hakkında sıcağı sıcağına net bilgi vermek zorundadır. Görüntülerin izlenmesi ve GBT yapılaması bundan dolayıdır ve bu her olayda yapılmaktadır” dedi.
“İKİSİ DE DEVLET RAPORU”
Avukat Yurdakul daha sonra Kurt ailesi avukatlarının görüntülerin silinmiş olduğu iddialarına değindi. Avukat Yurdakul, Uğur Kurt’tan çıkan kurşunun müvekkiline ait olduğu şeklindeki Adli Tıp Kurumu’ndan gelen rapora kimsenin itiraz etmediğini ancak yine bu kurumdan görüntülerin silinmediğine ilişkin rapora itiraz edilmesine anlam veremediğini söyledi. Yurdakul, iki raporunda aynı kurumdan çıktığına işaret ederek müvekkilinin tutuklanması yönündeki talebin reddedilmesini istedi.
Taleplere ilişkin görüşü sorulan duruşma savcısı, sanığın tutuklanması yönündeki taleplerin reddini istedi.
TUTUKLAMA TALEBİ REDDEDİLDİ
Ara kararını açıklayan mahkeme, görüntülere sonradan müdahale edilip edilmediği, sonradan müdahale edildiyse görüntülerde bozulma yapılıp yapılmadığı, bozulmanın nedeninin ne olduğu ve görüntülerin geri getirilip getirilemeyeceği hususları için Jandarma Kriminal’den gelecek raporun beklenilmesine hükmetti. Mahkeme, delillerin toplanmış olması, sanığın kaçma şüphesinin bulunmaması gerekçeleriyle tutuklama talebini reddetti. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
(İHA)
Berkin Elvan’ın ölümünü protesto eden göstericiler ile polis arasında çıkan çatışma sırasında Okmeydanı Cemevi’nde bir akrabasının cenazesine katılan Uğur Kurt’un polisin açtığı ateş sonucu başından vurularak hayatını kaybetmesine ilişkin açılan davanın görülmesine devam edildi.
İstanbul 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, tutuksuz sanık polis memuru S.K. ve Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt ile taraf avukatları hazır bulundu. CHP’li milletvekilleri Enis Berberoğlu, Sezgin Tanrıkulu, Hilmi Yarayıcı ile HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu da duruşmayı izleyenler arasındaydı. Uğur Kurt’un anne ve babası duruşmada olay anı görüntüleri izleneceğinden, olayı bir daha yaşamamak için salonun dışında beklediler.
SANIK POLİS: “ADAM VURULDU YA”
Duruşmanın başlamasının ardından, dava dosyasındaki polis kamerası, bölgede bulunan haber ajanslarının görüntüleri Cemevi avlusunu gören güvenlik kamerası ve Shortland aracının görüntüleri izlendi. Görüntülerde olay anında yaşanan hareketlilik ve diyaloglar dikkat çekti. Sanık polis S. K.’nın “Ambulans. Adam vuruldu ya” sözleri ve silah seslerinin duyulduğu görüntülerde, bir polisin “Sıkma, sıkma, sıkma” şeklindeki uyarıları duyuldu.
“BABASIYLA BERABER SHORTLAND GÖRÜNTÜLERİNİ İZLEDİ”
Gösterici grubun attığı molotoflarla polis aracının yanması ve söndürülme anlarının görüldüğü kamera kayıtlarında, sanık polisin zırhlı araçtan indiği, hemen sonrasında tekrar araca binerek silahını alıp ateş ettiği görülüyor. Shortland görüntülerinde ise, sanık polisin polis olan babasıyla beraber olay anı kayıtlarını izlediği, daha sonra bir başka polisin aracın yanına gelerek Uğur Kurt’un TC kimlik nosunu alarak GBT kaydını kontrol ettirdiği dikkat çekti.
“UYARI YAPILSAYDI İNSANLAR CEMEVİ BAHÇESİNDE DURMAZDI”
Görüntüler izlenirken, aralıklarla durdurularak avukatlar açıklamalarda bulundu. Kurt ailesinin avukatlarından Turgut Kazan, Cemevi bahçesinde bulunan insanlara emniyet mensupları tarafından bir uyarıyı yapılması gerektiğini söyleyerek, “Eğer uyarı yapılsaydı bu insanlar bahçede durmaz Cemevinin içine girerlerdi. Cemevi güvenlik kamerası görüntülerinden anlaşılıyor ki Uğur Kurt elinde poşetle bekliyor. Cenazenin ardından işe gidecek çünkü” dedi. Avukat Kazan, görüntülerde sanığın babası ile birlikte görüldüğünü, sanığın panik halinde olduğunu kaydederek, “Uğur Kurt’un GBT’si yapılmıştır. Bu sanığı kurtarmak için, belki bir suç kaydı vardır amacıyla yapılmıştır. Ancak temiz çıkmıştır” diye konuştu.
“SİZDEN YARDIM İSTİYORUM SANIĞI TUTUKLAYIN”
Uğur Kurt’un eşi Narin Kurt, sanığın tutuklanmasını isteyerek, “Sanığın bu ülkeye hizmet ettiği düşünülerek cezasında indirim yapılmak isteniyor. Ben de bu ülke için gururla hizmet ediyorum. Sizden yardım istiyorum. Bu kişi artık tutuklansın” ifadelerini kullandı.
“SANIK İSTESEYDİ SİLAHIN NAMLUSUNU DEĞİŞTİREBİLİRDİ”
Sanık avukatı Tolga Yurdakul, görüntülerde FN(biber gazı sıkılan silah) silahının olay sırasında aracın sağ ön kapısından sarkmış vaziyette bulunduğunu kaydetti. Avukat Yurdakul,”Silahın iddia edildiği gibi aracın aka tarafından olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca sanık, olay anında birini vurduğunu bile bilmiyor. Delil karartmadan bahsediliyor. Sanık isteseydi silahın namlusunu değiştirebilirdi. Ama yapmadı. Sanığın babasıyla birlikte Shortland olarak adlandırılan zırhlı aracın önünde olay anı görüntülerini izlemesi de delil karartmaya çalıştıkları olarak yorumlanıyor. Ancak hepimiz burada görüntüleri izledik. Ölen Uğur Kurt’un TC kimlik numarasıyla GBT’sinin yapılması da eleştiriliyor. Ancak emniyet mensupları amirlerine olay hakkında sıcağı sıcağına net bilgi vermek zorundadır. Görüntülerin izlenmesi ve GBT yapılaması bundan dolayıdır ve bu her olayda yapılmaktadır” dedi.
“İKİSİ DE DEVLET RAPORU”
Avukat Yurdakul daha sonra Kurt ailesi avukatlarının görüntülerin silinmiş olduğu iddialarına değindi. Avukat Yurdakul, Uğur Kurt’tan çıkan kurşunun müvekkiline ait olduğu şeklindeki Adli Tıp Kurumu’ndan gelen rapora kimsenin itiraz etmediğini ancak yine bu kurumdan görüntülerin silinmediğine ilişkin rapora itiraz edilmesine anlam veremediğini söyledi. Yurdakul, iki raporunda aynı kurumdan çıktığına işaret ederek müvekkilinin tutuklanması yönündeki talebin reddedilmesini istedi.
Taleplere ilişkin görüşü sorulan duruşma savcısı, sanığın tutuklanması yönündeki taleplerin reddini istedi.
TUTUKLAMA TALEBİ REDDEDİLDİ
Ara kararını açıklayan mahkeme, görüntülere sonradan müdahale edilip edilmediği, sonradan müdahale edildiyse görüntülerde bozulma yapılıp yapılmadığı, bozulmanın nedeninin ne olduğu ve görüntülerin geri getirilip getirilemeyeceği hususları için Jandarma Kriminal’den gelecek raporun beklenilmesine hükmetti. Mahkeme, delillerin toplanmış olması, sanığın kaçma şüphesinin bulunmaması gerekçeleriyle tutuklama talebini reddetti. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
(İHA)