USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

'TUSKON toplantısında hükümet açıkça tehdit edildi'

FETÖ'nün iş dünyası yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 86 şüpheliye ilişkin hazırlanan iddianamede TUSKON 5. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda hükümetin alenen tehdit edildiği alkışlayanların da destek olduğu belirtildi.

'TUSKON toplantısında hükümet açıkça tehdit edildi'
04-05-2017 02:32
Google News

İSTANBUL

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 86 şüpheliye ilişkin hazırlanan iddianamede, "Firari şüpheli TUSKON Genel Başkanı Rıza Nur Meral'in 1 Mart 2014'te gerçekleşen TUSKON 5. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda FETÖ/PDY propagandası yaptığı ve hükümeti alenen tehdit ettiği konuşmasına, çoğu şüphelinin ayakta alkışlayarak destek vermelerinin, örgütsel tavırlarının ve örgüte mensubiyetlerinin birer delili olarak kabul edildiği" belirtildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Ercan Devrim'in hazırladığı 120 sayfalık iddianamede, diğer iddianamelerde olduğu gibi, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) kuruluşu, hiyerarşik yapısı, nihai amacı ve bu amaca ulaşabilmek için kullandığı yöntemler anlatıldı.

İş adamlarına yönelik soruşturmada izlenen yöntemle ilgili ilk aşamada 86 şüphelinin iddianame kapsamına alındığı ve haklarında yakalama kararı çıkartılan 103 şüphelinin evraklarının ayrılarak başka bir soruşturma numarasına kaydedildiği vurgulanan iddianamede, yakalama emri çıkartılan şüphelilerden Fetullah Gülen, Mustafa Muhammet Günay ve Rızanur Meral'in ise örgüt içi konumları ve haklarında deliller itibariyle iddianame kapsamında tutulduğu belirtildi.

25 şüpheliye ilişkin dosya ayrıldı

İddianamede, soruşturma kapsamında tutuklanan ve adli kontrolle serbest bırakılan 25 şüpheli hakkında delil incelemesi ve yeni araştırma yapılması gerektiğine vurgu yapılarak, MASAK raporlarının henüz dosyaya girmemesi, örgüt üyeliğine işaret eden bulgular arasında sadece tek tespit yapılmış olması ve digital materyal inceleme sonucunun henüz dosyada olmaması nedenleriyle ayırma kararı verildiği, bu şüphelilerle ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca ileride birleştirme talepli kamu davası açılmak üzere soruşturmaya devam edildiği anlatıldı.

Soruşturmaya esas alınan 1 Mart 2014 tarihli Türkiye İş adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) 5. Olağan Genel Kurulunda firari şüphelilerden örgüt yöneticisi Rızanur Meral'in yaptığı konuşma içeriği ile bu konuşmanın amacına yönelik başsavcılıkça yapılan değerlendirmelere yer verildiği belirtilen iddianamede, TUSKON'un kuruluşu, yapısı ve soruşturmanın ne şekilde başladığı da özetlendi.

FETÖ ile organik bağı ortaya koyan 1 dolarlar

Bazı şüphelilerde FETÖ/PDY'nin şifreli haberleşme programı ByLock kullandığı tespit edilmesinin örgüt üyeliğinin önemli bir delili olarak kabul edildiği vurgulanan iddianamede, bir kısım şüphelilerin üzerilerinde veya eşyalarının içerisinde bulunan 1 ABD doları banknotların terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen tarafından bu kişilere ya da örgüte esaslı desteği bulunanlara bereket getirmesi için sembolik olarak ve özellikle F, C ve J serisi şeklinde gönderildiği yönünde itiraf niteliğinde birçok ifadenin tespit edildiği de kaydedildi. Ele geçirilen 1 dolarların, diğer paralardan ayrı şekilde bulundurulması veya taşınmasının şüphelilerin FETÖ ile organik bağlarını ortaya koyan bir yan delil olarak görüldüğüne dikkat çekildi.

Şüphelilerin, FETÖ/PDY elebaşı kaçak şüpheli Fetullah Gülen'in, 17-25 Aralık 2013 sürecinin hemen sonrasında, örgütün finans organı Bank Asya'nın yeniden ayağa kalkması ve finansal açıdan güçlenmesi için tüm örgüt üyelerine verdiği talimata uyarak bankada yeni hesap açtıkları, mevcut hesaplarında artışa gittikleri ya da örgütün yayın organı görevini gören Samanyolu grubu kanallarının Digitürk platformundan çıkartılması hususunun 8 Ekim 2015’te ulusal medyada yer alması sonrasında Digitürk aboneliklerini bu nedenle iptal ettirdikleri dile getirilen iddianamede, şüphelilerin bu hareket tarzlarının, FETÖ'ye aidiyeti gösteren birer örgütsel tavır olarak değerlendirildiği vurgulandı.

"TUSKON toplantısında hükümet açıkça tehdit edildi"

"Şüphelilerin ev ya da iş yerlerinde yapılan aramalarda ele geçen ve örgüt elebaşının görüntülerinin yer aldığı materyallerin sözde sohbet adı altında örgüt üyelerine birer mesaj ya da talimat niteliği taşıdığı, aynı şekilde, yine örgüt elebaşı tarafından kaleme alınan kitap veya yayımlanan makalelerin de aynı amaca hizmet ettiği gözetilerek, bu içerikteki kitap ve materyaller ile sair eşyalar örgüt üyeliğinin devamının birer delili olarak görülmüştür." ifadesi yer bulan iddianamede, 1 Mart 2014'te gerçekleşen TUSKON 5. Olağan Genel Kurul Toplantısı'nda, seçimle iş başına gelmiş Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin açıkça tehdit edildiği anlatıldı.

Bu toplantıya Türkiye Cumhuriyeti hükümeti adına hiçbir temsilci katılmaması, bu hususun önceden bilinmesi ve bu tarihten çok kısa bir süre önce FETÖ/PDY'nin tüm yapılarıyla ortaya çıktığı eylemler silsilesi olan, "17-25 Aralık" ve "MİT tırları" olarak bilinen, sadece o dönemin hükümetini değil, Türkiye'nin güvenliğini tehdit eden süreçlerin yaşanmış olmasına rağmen iştirak edildiğine dikkat çekilen iddianamede, şu değerlendirme yapıldı:

"Bu toplantıda konuşmacının (Rıza Nur Meral) bir yandan açık şekilde FETÖ/PDY propagandası yaparak, diğer yandan Türkiye Cumhuriyeti hükümetini açıkça tehdit ederek ve bir diğer yandan da 15 Temmuz darbe girişimiyle sonuçlanan örgüt eylemlerinin fitillerinden birini ateşleyecek sözlerle, özelde Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, genelde ise Türkiye Cumhuriyeti devletini ve örgüte biat etmeyen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını hedef almasına karşın, şüphelilerin bu konuşmaya çoğu zaman ayakta alkışlayarak destek vermeleri İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığımızca şüphelilerin örgütsel tavrının ve örgüte mensubiyetlerinin birer delili olarak kabul edilmiştir.

FETÖ/PDY ile iltisaklı görülerek KHK'ler kapsamında faaliyetleri sonlandırılan ve kapatılan federasyon ve derneklere örgütün tüm yapılarıyla ortaya çıktığı eylemler silsilesinin gerçekleştiği 17-25 Aralık 2013 sürecinde ya da sonrasında üye olan, belirtilen tarih sonrasında söz konusu federasyon veya derneklerin yönetiminde yer alan, süreç içerisinde makul sayılabilecek bir sürede bu faaliyetlerini terk etmeyen ve üyeliklerini sonlandırmayan şüphelilerin bu hareket tarzları da örgüt faaliyeti çerçevesinde görülmüştür."

"Meral'in söylemi FETÖ'nün varoluş amacıyla birebir örtüşüyor"

Söz konusu toplantıda kaçak şüpheli Rızanur Meral'in yaptığı konuşmanın içeriği ve amacı yönünden değerlendirme yapılan iddianamede, yaptığı açılış konuşmasında Meral'in kullandığı birçok ifadenin ve genel olarak söyleminin FETÖ/PDY'nin kuruluş ve varoluş amacıyla birebir örtüştüğü aktarıldı.

.

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ