D-8 Ekonomik İşbirliği Örgütü Genel Sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, Türkiye ve İran arasındaki ekonomik ilişkilerin artmasının, siyasi sorunların azalmasını sağlayacağını söyledi.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen "Küresel Rekabette Entegrasyona Doğru D-8’in Rolü" konferansına D-8 Ekonomik İşbirliği Örgütü Genel Sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevilhan Mennan, Erbakan Vakfı Samsun İl Başkanı Suat Zor, öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı.
“D-8 10 YIL İÇİNDE ÇOKTA AKTİF OLAMADI”
Konferansta konuşma yapan OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, “Anadolu, Balkanlar, Ortadoğu ve Kafkasya coğrafyasına baktığımızda kavganın olmadığı dönemleri gözlediğinizde; Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemini söyleyebiliriz. Bu ülkeler ekonominin yanında siyasi olarak da güçlü ülkelerdi. Şu anda ABD dünyanın tek egemen gücü olarak gözüküyor. ABD 51 ayrı devletten oluşuyor. Bunların her biri ayrı bir devlet olsa muhtemelen şu anki gücüne sahip olamayacak. Bunu fark eden Avrupa Birliği gibi, Şangay Beşlisi gibi ülkeler özellikle ekonomik güçlerini birleştirmeleri şeklinde bir iş birliğine gittiklerini söyleyebiliriz. D-8 de bunun bir örneği olarak oluşturuldu. Ancak 1997’den sonra 10 yıl içinde çokta aktif olamadı. Bunu ekonomik birlik olarak görmek lazım. Fakat ileride sosyal, kültürel, eğitim alanlarında da geliştiğini görebiliriz diye düşünüyorum" dedi.
“SURİYE VE BAZI KONULARDA GÖRÜŞ AYRILIKLARI VAR”
Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri değerlendiren D-8 Genel Sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, ise D-8’in siyasi bir işbirliğini öngörmediğini söyleyerek, “Türkiye ile İran arasında çok büyük bir gündem var. Sadece ekonomik anlamda değil, kültürel ve siyasi alanda büyük bir ajanda var. Bu ajandanın yüzde 90’ında iki ülke hemfikir. Suriye ve bazı ufak meseleler olmak üzere görüş ayrılıkları var. Buralarda sorun oluyor. Ben iki ülkenin de karşılıklı konuşarak çözülebileceğini düşünüyorum” diye konuştu.
“CİHANGİRİ’NİN SÖYLEDİĞİ SÖZE TAMAMEN KATILIYORUM”
Programdan sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun İran gezisini değerlendiren Musavi, “Sayın Ahmet Davutoğlu’nun İran ziyaretinde, İran Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Cihangiri’nin söylediği söze tamamen katılıyorum. Bu ziyaret iki ülke arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktasıdır. Bu ziyaret iki ülke arasındaki sorunların giderilmesi ve potansiyelin ortaya çıkartılması için önemli bir adımdır. Sayın Davutoğlu’nun ziyareti gecikmişte olsa, ambargonun kaldırılmasının ardından iki ülke ilişkilerini, özellikle ekonomik ilişkilerinin gelişmesine büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bizler komşu ülkeleriz. Ortak bir geçmişimiz ve tarihimiz bulunuyor. Çok iyi ilişkilerimiz var. Her ne kadar ufak sorunlarımız olsa da özellikle ekonomik ilişkilerimiz bundan çok fazla etkilenmedi. 35 milyar dolarlık rakam bence ulaşılamayacak bir rakam değil. İki ülke bu potansiyele sahip. Siyasi irade bunun arkasında. Ekonomik ilişkilerin artması siyasi sorunların ve siyasi ayrılıklarında azalmasına yol açacaktır” şeklinde konuştu.
(İHA)
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen "Küresel Rekabette Entegrasyona Doğru D-8’in Rolü" konferansına D-8 Ekonomik İşbirliği Örgütü Genel Sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, OMÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevilhan Mennan, Erbakan Vakfı Samsun İl Başkanı Suat Zor, öğretim görevlileri ve öğrenciler katıldı.
“D-8 10 YIL İÇİNDE ÇOKTA AKTİF OLAMADI”
Konferansta konuşma yapan OMÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, “Anadolu, Balkanlar, Ortadoğu ve Kafkasya coğrafyasına baktığımızda kavganın olmadığı dönemleri gözlediğinizde; Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemini söyleyebiliriz. Bu ülkeler ekonominin yanında siyasi olarak da güçlü ülkelerdi. Şu anda ABD dünyanın tek egemen gücü olarak gözüküyor. ABD 51 ayrı devletten oluşuyor. Bunların her biri ayrı bir devlet olsa muhtemelen şu anki gücüne sahip olamayacak. Bunu fark eden Avrupa Birliği gibi, Şangay Beşlisi gibi ülkeler özellikle ekonomik güçlerini birleştirmeleri şeklinde bir iş birliğine gittiklerini söyleyebiliriz. D-8 de bunun bir örneği olarak oluşturuldu. Ancak 1997’den sonra 10 yıl içinde çokta aktif olamadı. Bunu ekonomik birlik olarak görmek lazım. Fakat ileride sosyal, kültürel, eğitim alanlarında da geliştiğini görebiliriz diye düşünüyorum" dedi.
“SURİYE VE BAZI KONULARDA GÖRÜŞ AYRILIKLARI VAR”
Türkiye ve İran arasındaki ilişkileri değerlendiren D-8 Genel Sekreteri Seyyid Ali Muhammed Musavi, ise D-8’in siyasi bir işbirliğini öngörmediğini söyleyerek, “Türkiye ile İran arasında çok büyük bir gündem var. Sadece ekonomik anlamda değil, kültürel ve siyasi alanda büyük bir ajanda var. Bu ajandanın yüzde 90’ında iki ülke hemfikir. Suriye ve bazı ufak meseleler olmak üzere görüş ayrılıkları var. Buralarda sorun oluyor. Ben iki ülkenin de karşılıklı konuşarak çözülebileceğini düşünüyorum” diye konuştu.
“CİHANGİRİ’NİN SÖYLEDİĞİ SÖZE TAMAMEN KATILIYORUM”
Programdan sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun İran gezisini değerlendiren Musavi, “Sayın Ahmet Davutoğlu’nun İran ziyaretinde, İran Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Cihangiri’nin söylediği söze tamamen katılıyorum. Bu ziyaret iki ülke arasındaki ilişkilerde bir dönüm noktasıdır. Bu ziyaret iki ülke arasındaki sorunların giderilmesi ve potansiyelin ortaya çıkartılması için önemli bir adımdır. Sayın Davutoğlu’nun ziyareti gecikmişte olsa, ambargonun kaldırılmasının ardından iki ülke ilişkilerini, özellikle ekonomik ilişkilerinin gelişmesine büyük katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bizler komşu ülkeleriz. Ortak bir geçmişimiz ve tarihimiz bulunuyor. Çok iyi ilişkilerimiz var. Her ne kadar ufak sorunlarımız olsa da özellikle ekonomik ilişkilerimiz bundan çok fazla etkilenmedi. 35 milyar dolarlık rakam bence ulaşılamayacak bir rakam değil. İki ülke bu potansiyele sahip. Siyasi irade bunun arkasında. Ekonomik ilişkilerin artması siyasi sorunların ve siyasi ayrılıklarında azalmasına yol açacaktır” şeklinde konuştu.
(İHA)