WASHINGTON (AA) - Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, terör örgütü DEAŞ'a yönelik Musul operasyonu nedeniyle bir göç ihtimaline karşı Türkiye'nin hazırlıklı olduğunu belirterek, operasyona bağlı olarak Irak ile ticarette çok ciddi düşüş beklemediklerini söyledi.
Washington yakınındaki Amerika Diyanet Merkezi'nde Türklerle bir araya gelen Tüfenkci, daha sonra gazetecilere temasları hakkında bilgi verdi ve soruları yanıtladı.
Tüfenkci, ABD İç Güvenlik Bakanı Jeh Johnson ile görüşmesinde Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in iadesini ele aldıklarını, ABD'nin iade taleplerinde Türkiye'nin davrandığı gibi davranmasını muhatabından istediğini anlattı.
Ayrıca, terörizme karşı gümrük ticaret ortaklığını, "yetkilendirilmiş yükümlü" olarak adlandırılan programların karşılıklı tanınmasını talep ettiklerini aktaran Tüfenkci, teknik ekiplerin bu konularda çalışma yapacağını ifade etti.
Tüfenkci, Amerikan Ticaret Odasında da Amerikalı şirketlerin temsilcileriyle bir araya gelerek, Türkiye'deki yatırım ortamını anlattıklarını bildirdi.
-Musul'u DEAŞ'tan kurtarma operasyonu
Terör örgütü DEAŞ'a yönelik Musul operasyonu nedeniyle olası bir sığınmacı akınına karşı önlem alınıp alınmadığı sorulan Tüfenkci, Türkiye'nin bu operasyonda yer almak istediğini çünkü o bölgedeki olaylardan doğrudan etkilendiğini vurguladı.
Oradaki bir başarısızlığın maliyetini Türkiye'nin ödeyeceğini kaydeden Tüfenkci, "Suriye örneğinde olduğu gibi, daha önce Kuzey Irak örneğinde olduğu gibi, orada yaşayanların ilk geleceği yer Türkiye. Dolayısıyla biz bu noktada zaten Suriye göçünden dolayı hazırlıklıyız. Irak noktasında da bu hazırlığımız var." dedi.
Bakan Tüfenkci, Musul operasyonunun Türkiye'nin bölgedeki ticaretine olası etkilerine ilişkin bir soruyu da yanıtladı.
Türkiye'nin ticaretinin bir miktar etkilenebileceğini söyleyen Tüfenkci, şöyle devam etti.
"Esasında biz Irak merkezi hükümetinin tutumundan dolayı Irak ile olan ticaretimizde sıkıntılar yaşıyorduk. Sadece merkezi hükümetin tutumundan dolayı değil, aynı zamanda Irak'taki emtia fiyatlarının, petrol fiyatlarının düşmesinden dolayı Irak ve Kuzey Irak'ın içine düştüğü ekonomik buhran nedeniyle de bir zayıflama vardı. Nitekim Türkiye'den giden ürünlere karşılık Irak hükümeti neredeyse çifte vergilendirme yapıyordu. Olağanüstü bir etkilenme beklemiyoruz ama bir miktar etkilenebilir. Beklenmedik çok büyük düşüşler olacağını zannetmiyorum çünkü zaten düşen bir seyir vardı. Bundan daha aşağıya çok fazla düşmez."
-Dolardaki artış
Son dönemde dolar kurunun artmasına da değinen Tüfenkci, bunun Türkiye'nin iç etkenlerinden ziyade doların uluslararası arenada güçlenmesinden kaynaklandığını belirtti.
ABD Merkez Bankasının yakın zamanda faiz artıracağı beklentisi ile Türkiye'nin kredi notuna ilişkin spekülasyonların da etkisi olabileceğine dikkati çeken Tüfenkci, "Tamamen bunlara bağlamak da doğru değil. Daha çok yurt dışı kaynaklı etkenlerden dolayı uluslararası piyasalarda da doların yükselmesi, içeriye yansıması diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
-"Yatırımcıların Türkiye'ye iştahı olumlu"
Türkiye'nin, Avrupa Birliği (AB) ile ABD arasında müzakereleri süren Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) anlaşması içinde olmak istediğini aktaran Tüfenkci, bunun dışında kalınması durumunda ikili serbest ticaret anlaşmaları yapmayı talep ettiklerini bildirdi. Tüfenkci, Amerikalı yetkililerin genel anlamda bu talebe olumlu baktığını dile getirdi.
Görüştüğü yabancı girişimcilerin Türkiye'ye olan yatırım iştahlarını olumlu gördüğünü anlatan Tüfenkci, ülkenin genç nüfusu, istikrarı, coğrafi konumu, iş piyasasının canlılığı ve ekonomisinin kısa vadeli kırılganlıklara dayanıklılığıyla cazip olduğunu ifade etti. Tüfenkci, orta ve uzun vadede öngörülemeyen riskler taşımaması dikkate alındığında, Türkiye'nin hala yatırım yapılabilir bir ülke, aynı zamanda karlılık bakımından da emsallerine göre iyi olduğunu görüştüğü yatırımcıların da kabul ettiğini bildirdi.
Bakan Tüfenkci, "Dolayısıyla Türkiye'ye karşı yatırım iştahı hala var ve önümüzdeki günlerde teşvik uygulamalarıyla birlikte çok daha güçlü bir şekilde yükseleceğine inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
-"Olağanüstü hal kararı konsensüs içinde alındı"
Türkiye'nin FETÖ ile mücadele etmek ve demokrasiyi korumak için anayasal çerçevede bütün önlemleri almasının doğal olduğunu vurgulayan Tüfenkci, olağanüstü hale ulusal güvenliğe yönelen ciddi saldırı nedeniyle ihtiyaç doğduğunu anlattı.
Tüfenkci, "Olağanüstü hal kararını, Meclisimiz konsensüs içinde almıştır. Bununla birlikte Türkiye Cumhuriyeti olarak demokrasiye, insan haklarına, hukukun üstünlüğü ilkesine ve uluslararası sözleşmelere ilişkin yükümlülüklerimizi yerine getirmekte kararlıyız." diye konuştu.