ANTALYA - LEYLA ATAMAN KOYUNCUOĞLU
Bakımlı, güzel ve genç görünmek için harcanan para her geçen yıl artarken, Türkiye'deki güzellik, estetik ekonomisinin büyüklüğünün yaklaşık 2 milyar dolar olduğu bildirildi.
Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zehra Aşiran Serdar, Türk Dermatoloji Derneği 27. Ulusal Kongresinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, bakımlı ve genç görünmenin, zamanında önlem alarak yaşlanmayı geciktirmenin günümüzde kadın erkek herkesi peşinden koşturan bir trend haline geldiğini söyledi.
Kozmetik, estetik sektörünün giderek büyüdüğüne işaret eden Serdar, "Bu konuda net bir bilgiye sahip değiliz ama son yapılan araştırmalara göre Türkiye'de güzellik, estetik ekonomisinin büyüklüğü 2 milyar dolar. Sektör yılda ortalama yüzde 10 büyüyor. Türkiye bu konuda dünyada ilk 10 ülkenin içine giriyor. Sektörün önümüzdeki yıllarda da büyümeye devam edeceğini düşünüyoruz." dedi.
İnsanların artık ameliyat olup 10 gün istirahat etmek istemediğini ifade eden Serdar, "İnsanlar artık ameliyat olmak istemiyor, işlemi yaptırdıktan hemen sonra gündelik hayatlarına devam etmek istiyorlar. Bu nedenle sektör daha çok, cerrahi işlem içermeyen, ağrısız, acısız işlemlere kaydı." değerlendirmesini yaptı.
Güzellik işlemlerinin başında botulinum toxin, dolgu, mezoterapi, PRP gibi uygulamaları olduğunu anlatan Serdar, bunları saç ekimi, burun estetiği, lazer ve diğer plastik uygulamaların takip ettiğini söyledi.
Erkeklerin oranı yüzde 30Estetik, kozmetik uygulamalara erkeklerin de ilgisinin giderek arttığına dikkati çeken Serdar, "Net oranla belli olmamakla birlikte pazar içinde erkeklerin payı yüzde 30 gibi. Güzellik, estetik uygulamalar için gelen her 100 kişiden 70'i kadın, 30'u erkek. Ben bu konuda çok seviniyorum, erkeklerin de kendilerine bakmaları sevindirici." dedi.
Serdar, erkeklerin daha çok epilasyon ve saç dökülmesi için para harcadığını vurguladı.
Estetik, kozmetik uygulamaların çok önemli uygulamalar olduğunu ve uygulama öncesi mutlaka dermatolog tarafından sorunun tespit edilmesi gerektiğini ifade eden Serdar, şöyle konuştu:
"Hastanın ne istediği önemli, sizi rahatsız eden ne, nereden memnun değilsiniz? Fakat her gelene her istediğini yapmak da yanlış, orada mutlaka dermatoloğun karar vermesi gerekiyor. Belki yaptırmak istediğiniz uygulama sizin cilt yapınıza uygun değil, bu nedenle dermatoloğa mutlaka başvurulması gerekiyor. Merdiven altı işlemler çok riskli. Artık kuaförlerde, güzellik salonlarında, hatta evlerde bile dolgu, mezoterapi, PRP gibi uygulamaların yapıldığını duyuyoruz. Bu çok riskli. Hijyen çok önemli, lütfen derinize sahip çıkın ve derinizi dermatologlara emanet edin."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com