ANKARA
AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Myanmar ordusunun, 25 Ağustos'tan bu yana "silahlı militanlarla mücadele" gerekçesiyle sürdürdüğü ve çok sayıda Arakanlı Müslüman'ın hayatını kaybettiği saldırılar nedeniyle Arakan'daki insani durum giderek kötüleşiyor.
Türkiye, Arakanlı Müslümanların yaşadığı dramı dünyaya duyurmak için uluslararası arenada yoğun çaba sarf ediyor. Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, birçok ülke lideri, bakan ve uluslararası örgütlerin temsilcileriyle şiddetin başladığı 25 Ağustos'tan bu yana çok sayıda telefon görüşmesi yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Arakan'daki katliam ve insani drama ilişkin Myanmar lideri Aung San Suu Çii ile telefonda görüştü.
Görüşmede Erdoğan, Arakan Müslümanlarına yönelik insan hakları ihlallerindeki artışın başta İslam ülkeleri olmak üzere tüm dünyada derin endişeye yol açtığını vurguladı. Konuya ilişkin görüş teatisinde bulunan Erdoğan ile Myanmar Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkanlığından Sorumlu Devlet Bakanı Çii, mevcut krizin nasıl çözümlenebileceği ve bölge halkına insani yardımların ulaştırılması konularını ele aldı.
Türkiye'nin terörü ve masum sivilleri hedef alan operasyonları kınadığını hatırlatan Erdoğan, hadiselerin ciddi bir insani krize dönüşmesinin endişe ve infiale neden olduğuna dikkati çekti. Erdoğan, Türkiye'nin sorunun çözümüne yönelik çabaları desteklediğine, bu süreçte orantısız güç kullanımından uzak durulması ve sivil halkın zarar görmemesi için azami hassasiyet gösterilmesi gerektiğine de işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Arakan'daki katliamı 19 Eylül'de New York'ta başlayacak Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda kapsamlı şekilde gündeme getireceğine dikkati çekerek, oradaki liderlerle konuyu görüşeceğini vurgulamıştı.
Erdoğan, dünyanın Arakan’daki katliama "kör ve sağır" kalmasına tepki göstererek, Türkiye'nin Arakan'daki zulmü "ağır ve şiddetli" bir şekilde kınadığını söylemişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuyu uluslararası kuruluşlarda gündeme getireceklerini, “Takibini de ilgili uluslararası kurumlar vasıtasıyla başta BM olmak üzere dile getireceğiz." değerlendirmesi yapmıştı.
"Arakanlı Müslümanlara insanlık borcumuzu ödeyeceğiz"Erdoğan, Kurban Bayramı namazını kıldığı Hz. Ali Camisi çıkışında da gazetecilere, Türkiye’nin uluslararası alanda, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dönem Başkanı olarak İslam ülkeleriyle ve BM nezdinde Arakan ile ilgili sürdürdüğü yoğun çabalarını ifade ederek, "20 bine varan mağdur, mazlum insanın Bangladeş'e geçiyor olması, hakikaten topraklarından, adeta evlerini terk ederek, köyler yakılarak terk ediyor olması ve yüzlerce Rohingya Müslümanı'nın öldürülmesi.... Bunlar tüm insanlığın gözleri önünde oluyor ama ne yazık ki insanlık bunlara duyarsız. Bu arada ben şu anda İİT Dönem Başkanı olarak gerekli görüşmelerimizi İslam ülkeleri liderleriyle ve bunun dışında BM Genel Sekreteri (Antonio) Guterres ile yaptım. BM Mülteciler Konseyi noktasında da çalışmalarımızı arkadaşlarımız sürdürüyorlar. Bizler de bunu devam ettireceğiz." şeklinde konuşmuştu.
Arakan krizi konusunda yaptığı ikili görüşmelerde bu konuları yine konuşacaklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetmişti:
"Kimse konuşmasa da biz konuşacağız. Az önce Endonezya Devlet Başkanı ile görüşmemi yaptım. ASEAN Başkanı olması hasebiyle de onların burada yüklenecekleri görev çok çok önemliydi ve kendileri de BM Genel Kurulunda bunu dile getirmemizin ne kadar önemli olacağını ifade ettiler. Zaman zaman gazetelerde, televizyonlarda, sosyal medyada 'Arakan'ın bizimle ne ilgisi var, bu işe niye karışıyoruz?' Bu tür serzenişlerde bulunanları görüyorum. Bu tür ifadeleri dile getirenler her şeyden önce tarihlerini bilmiyorlar, ecdatlarını tanımıyorlar. Bu çevrelerde bizim Myanmar'da şehitliğimizin olduğunun dahi farkında değiller. Belki bize Arakan coğrafi olarak uzaktır ama tıpkı Pakistan, Hindistan, bölgedeki pek çok başka yer gibi orası da gönül dünyamızın sınırları içindedir. Bunu böyle bilelim."
Erdoğan, Türkiye'nin bu konuda hassasiyetini dile getirerek, uluslararası mekanizmaları harekete geçirmeye çalıştığını vurgulamıştı.
Bölgede, Türk Kızılayı ile Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) çalışmalarına devam edeceğini ifade eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürmüştü:
"Ancak bu katliamlara İslam dünyası bir bütün olarak tepki vermediği için gösterdiğimiz çabalardan yeterli neticeyi çoğu zaman alamıyoruz. Biz bu meselenin takipçisi olacak, Arakanlı Müslümanlara hem insanlık borcumuzu ödeyecek hem de Türk milleti olarak tarihten gelen vefamızı göstereceğiz. İmkan bulduğumuz yere kadar elimizle, buna gücümüz yetmediğinde dilimizle ve mutlaka kalbimizle kötülüğe karşı mücadele edeceğiz. Tüm bu yaşananlar bize şunu gösteriyor, Türkiye olarak güçlü olmalıyız, Türk milleti olarak güçlü olmak zorundayız. Bu ülkede 80 milyon olarak bir ve beraber olmak zorundayız. Bu bayram bunu bize ısrarla gösteriyor."
Çavuşoğlu'nun Arakan diplomasisiÖte yandan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Arakanlı Müslümanlara yönelik katliama ilişkin mevkidaşları ve uluslararası kuruluş temsilcileriyle yoğun şekilde temaslarını sürdürüyor.
Bakan Çavuşoğlu, bu çerçevede, yarın Bakü'de iştirak edeceği toplantının ardından Bangladeş'e geçecek. Çavuşoğlu ziyaretinde, Arakan'da Müslümanlara yönelik katliamlar ve Arakanlı Müslümanların son durumunu görüşecek. Çavuşoğlu, Cox's Bazar'da Arakanlı Müslümanların kaldığı kampı da ziyaret edecek.
Bakan Çavuşoğlu, bugüne kadar uluslararası ve bölgesel kuruluş temsilcileriyle yaptığı görüşmelerin yanı sıra Bangladeş Dışişleri Bakanı Abul Hassan Mahmud Ali, Endonezya Dışişleri Bakanı Retno Marsudi, Malezya Dışişleri Bakanı Anifah Aman, Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ve eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan ile Arakan'daki Müslümanların durumunu ele aldı.
Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) üye ülkelerin yanı sıra İİT üye ülkelerin bakanları ve temsilcileriyle de temasa geçtiğini kaydeden Çavuşoğlu, "Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) ile temasa geçip daha aktif olmaları gereğini hatırlattık ve kendilerine her türlü manevi desteği vereceğimizi söyledik." açıklaması yapmıştı.
Çavuşoğlu, hem 14-15 Eylül'de Kazakistan'ın başkenti Astana'da yapılacak Suriye konulu 6. toplantıda hem de New York'taki BM Genel Kurulu toplantılarında Arakan'daki insani krizi bir yan etkinlikte ele almak için çalıştıklarını söylemişti.
Bakan Çavuşoğlu ayrıca, deniz yoluyla ülkesinden kaçmak ya da yaşadığı yeri terk etmek zorunda kalan Arakanlı Müslümanlara ev sahipliği yapan Tayland ile de temasa geçtiklerini ifade etmişti.
Türkiye'nin Arakanlı Müslümanlara yönelik insani yardımlarıTürk Kızılayı, bu yıl Bangladeş'te kestiği 2 bin 275 kurbanı Arakan'dan kaçarak Bangladeş'e geçmeye çalışan Arakanlı Müslümanlara ayırdı. Kızılay’ın yanı sıra birçok dernek de kestiği kurbanları, Bangladeş sınırına yakın yerlerde ulaşabildiği Arakanlı Müslümanlara dağıttı.
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı da acil yardım faaliyetleri kapsamında, Myanmar'dan Bangladeş'e göç etmek zorunda kalan binlerce aileye pirinç, mercimek, un, tuz ve sıvı yağdan oluşan paketlerle acil gıda yardımında bulundu.
Türkiye, "Arakan’daki katliamı durdurun” diye haykırdıTürk hükümetinin Arakan'daki katliamın durdurulmasına ilişkin sürdürdüğü uluslararası girişimlerin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanındaki sivil toplum kuruluşları ile siyasi partiler, bölgedeki Müslümanlara yönelik katliam ve zulmü protesto ederek tepki gösterdi.
İHH İnsani Yardım Vakfı, İnsan Hakları ve Adalet Hareketi (İHAK) ve Ankara, İstanbul, Sakarya, Konya, Afyonkarahisar, Aksaray, İzmir, Erzurum, Van, Muğla, Kayseri, Nevşehir, Gaziantep, Malatya, Çorum, Muş, Kocaeli, Diyarbakır, Siirt, Bingöl, Mardin, Mersin, Erzincan’daki çeşitli sivil toplum kuruluşları ile halk, Arakanlı Müslümanlara yönelik katliamı protesto etti, hayatını kaybeden Arakanlılar için gıyabi cenaze namazı kıldı.
Myanmar ordusunun silahlı militanlarla mücadele gerekçesiyle Arakan eyaletinde devam eden saldırılarında 25 Ağustos'tan bu yana çok sayıda Arakanlı Müslüman hayatını kaybetti. Saldırılarda hedef alınan 60'tan fazla köyün onlarcası yakılırken, on binlerce Arakanlı Müslüman da can güvenliği nedeniyle bölgeden kaçmaya çalışıyor.
Siviller kara ve deniz yoluyla Myanmar'dan Bangladeş'e geçmeye gayret ediyor, on binlercesinin sınır bölgesindeki bekleyişi de sürüyor. Ülkeye ulaşanların sayısı 25 Ağustos'tan bu yana 123 bini aştı.
Myanmar hükümetinin uluslararası kuruluşlara bölgeye giriş izni vermemesi nedeniyle ölü sayısı ise saptanamıyor. Arakanlı sivil toplum kuruluşları hayatını kaybeden sivillerin sayısının bini aştığını bildirirken, bazıları rakamın binlerce olduğunu iddia ediyor.
Myanmar yönetimi, göç yoluna düşen ya da evsiz kalan Arakanlı Müslümanlara insani yardım ulaştırılmasına da izin vermiyor.
Muhabir: Ecenur Çolak
dikGAZETE.com