Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Antalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde düzenlenen Uluslararası İnşaat Çalıştayı'nın açılışında, toplantıda inşaat birim fiyatları konusunda ortak terminolojiye geçişi ve yapı bilgi modellemesi sisteminin değerlendirileceğini söyledi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak altyapıdan üstyapıya, millet bahçelerinden Sıfır Atık Projesi'ne, kentsel dönüşümden sosyal konut üretimine kadar çevre ve şehircilik konularında çok geniş bir sorumluluk alanına sahip olduklarını aktaran Kurum, inşaat, müteahhitlik, şehirleşme ve çevre konuları, bölgesel kalkınmada da önemli iş birliği içinde olduklarını bildirdi.
Dünyanın her yerinde inşaat sektörü, ekonomik büyümenin lokomotifi olma özelliğini taşıdığına işaret eden Kurum, "İnşaat sektörünün dinamizmini ve canlılığını tüm bölgemize yaymalıyız. Ülke olarak Türkiye'nin bunu yapabilecek gücü var. Türk inşaat sektörü hem üretici hem de malzeme tedariki noktasında güçlü bir altyapıya sahiptir. Bu kapsamda inşaat sektöründe inşaat yapım işleriyle ilgili teknik gelişmeleri izliyor, teknik şartname, birim fiyat tarifleri gibi konularda yayınlar hazırlıyoruz."
İnşaat birim fiyatlarında yer alan iş kalemlerinin kolay anlaşılabilmesi amacıyla 2019'da yeni bir kodlama sistemine geçtiklerini anlatan Kurum, bu sistemle Türkiye'de inşaat birim fiyat kodlamasında bütünlük oluşturduklarını dile getirdi.
Şehir hastanelerinde, İstanbul Havaalanı'nda ve Marmaray gibi hayata geçirdikleri büyük projelerde yapı bilgi modellemesi sistemi teknolojisini uyguladıklarını aktaran Kurum, şöyle devam etti:
"Yaptığımız bütün çalışmaların yerli ve yabancı tüm yatırımcılara yol gösterici birer kılavuz olacağına inanıyoruz. Şunu gururla söyleyebilirim ki, bugün ülkemiz, inşaat sektöründe, Çin'den sonra dünyanın ikinci büyük ülkesi konumunda. Bugün Türk inşaat şirketlerinin Şili'den Rusya'ya, Orta Asya'dan Afrika'ya kadar dünyanın her yerinde, yüzlerce büyük projede imzası var. İş bitirme hızı, kaliteli malzeme kullanımı ve tecrübeli iş gücüyle inşaat sektörümüz, dünyanın her ülkesinden çok yoğun talep alıyor. İnşaatın tüm safhalarında gerekli olabilecek tüm malzeme ve ürünleri ülkemizde üretiyor, yurt dışına ihraç ediyoruz."
Türk yapı ve müteahhitlik sektörünün, Doğu Avrupa ve Bağımsız Devletler Topluluğu'na üye ülkelerde de çok yoğun faaliyetleri olduğunu belirten Kurum, sektörün iş birliğini daha da büyütmek ve geliştirmek istediklerini bildirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı olarak her türlü iş birliğine açık olduklarını vurgulayan Kurum, bu doğrultuda bakanlığın yurt dışı teşkilatını kurduklarını söyledi.
Türkiye'nin inşaat sektöründe güçlü bir altyapısı olduğunu anlatan Kurum, Türkiye'de 440 bin müteahhidin bulunduğunu ifade etti.
TOKİ, son 18 yılda 860 bin konut yaptıBakanlığa bağlı TOKİ Başkanlığının konut üretiminde önemli bir kuruluş olduğunu belirten Kurum, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde TOKİ Başkanlığımızı belki de dünyada eşi benzeri az görülen son 18 yılda 860 bin konut üreterek ülkemizdeki dar ve orta gelirli vatandaşlarımızın ev sahibi olabilmelerine imkan sağlamıştır. Sadece evler inşa etmemiş, evlerle sosyal donatı alanları, yaşam alanlarını da birlikte inşa ettik, çarpık kentleşmeden kaynaklanan şehirlerimizdeki yapı stokunu hızlı şekilde bertaraf etmiş olduk. TOKİ bunun dışında birçok ülkede iş yapıyor. Endonezya'da, Sri Lanka'da, Pakistan'da ve Somali'de konut, hastaneler, misafirhaneler, spor salonları olmak üzere toplam 6 bin 200 binanın inşaatını bedelsiz olarak yaptık."
Kurum, yoğun şekilde konut üretimi, kentsel dönüşüm ve tapu kadastro konularında birçok devletten tecrübe ve bilgi aktarımı talepleri de aldıklarını dile getirdi.
Türkiye'de mülkiyet belirleme çalışmalarını tamamladıklarını bildiren Kurum, "Tapu ve kadastro hizmetlerimizi, birbiriyle entegreli olarak, aynı çatı altında yapıyoruz. Dijital tapu uygulamaları, saha tecrübesi, kurumsal yapısı, birikimli kadrosuyla bu yapı, Dünya Bankası tarafından, tüm dünyaya örnek gösterilmektedir." diye konuştu.
"Köylerde ruhsatı olmayan yapılara müsaade etmeyeceğiz"Kurum, TBMM'de inşaat yapı ve müteahhitlik sektörünü yakından ilgilendiren imar ve kaçak yapılaşmayla mücadele noktasında birçok yeni düzenleme üzerinde çalıştıklarını bildirdi.
Kaçak yapılaşmanın önüne geçme konusunda yapılacak çalışmalar hakkında bilgi veren Kurum, "Meclisin yapacağı düzenlemeyle planlamada şeffaflığı sağlamak amacıyla elektronik işlem numarasına geçeceğiz. Bu numarayla artık tek çatı altında tüm imar planlarımız aynı genel müdürlük çatısı altında dijital olarak görülecek. Şehirlerimizdeki o imar planlarını adaletli bir şekilde yapacak yine o çerçeve de dijital olarak askıya çıkaracak bir süreci yapmak istiyoruz." diye konuştu.
Kaçak yapı konusunda asla taviz verilmeyeceğini ifade eden Kurum, Bakanlık görevlilerinin havadan ve karadan kaçak yapıları denetlemeye devam edeceğini dile getirdi.
TBMM'de yapılacak düzenlemeyle kanun yürürlüğe girince imar mevzuatına aykırı yapılara da bir yaptırım geleceğini vurgulayan Kurum, şunları kaydetti:
"İmar mevzuatına aykırının tespiti yapılmasının hemen ardından gayrimenkul hakkında tapuya satılamayacağını ve kiralanamayacağına ilişkin şerh konulacak. Bu da önemli bir düzenleme. Kaçak yapılaşmayı tamamen bitirecek devrim niteliğinde bir çalışma. Köylerle ilgili de bir düzenleme yapıldı. Köylerimizde, yaylalarımızda, doğal sit alanlarımızda kaçak yapılaşmayla mücadele etmek adına buralarda yapılacak yapıların da mühendislik hizmeti alması münasebetiyle valilik kanalıyla ruhsatlandırıyoruz. Ruhsatı, proje onayı olmayan yapıların köylerde, yerleşim alanları dışında yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. Bu önemli bir düzenlemedir. Vatandaşımızdan köylümüzden buna ilişkin herhangi bir harç alınmadan sadece onun can ve mal güvenliğini temin edebilmek amacıyla ruhsata ve mevzuata uygun yapıların valilik onayına müteakip inşaatların yapılmasına müsaade edilecek."
Metropol şehirdeki imara aykırı yapıyla Anadolu'nun ücra bir köşesindeki aynı sınıftaki imara aykırı yapıya aynı ceza uygulandığını anımsatan Kurum, yapılacak yeni düzenlemeyle emlak vergisi değerini esas alan cezalandırma sistemiyle daha adil bir sisteme geçileceğini bildirdi.
"Barış Pınarı Harekatı'nı başarıyla yürüttük"Dünyada soğuk savaş dönemi koşullarının geride kaldığını söyleyen Kurum, dünyanın iki kutuplu olmadığını, yeni dünya düzeninde çok merkezli ve çok yönlü siyasi, ticari ve ekonomik ilişkilerin hakim olduğunu söyledi.
Son 50 yıllık süreçte, küreselleşmenin de etkisiyle ulaşım ve iletişim ağının yaygınlaşmasının, ülkeleri ve milletleri birbirine daha da yakınlaştırdığını, daha da bağımlı hale getirdiğini anlatan Kurum, bölge ülkeleri olarak bu gelişmeleri, karşılıklı ilişkileri güçlendirme noktasında kullanılması gerektiğini ifade etti.
Kurum, iş birliği ve bölgesel kalkınmanın öncelikli koşulunun bölgesel barış, güven ve istikrar olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Ülke olarak, barışın ve huzurun tesisi için PKK terör örgütüne karşı, 9 Ekim'de Barış Pınarı Harekatı'mızı başlattık ve başarıyla yürüttük. Bu sayede hem ülkemizin güvenliğini hem de vatanları terörist örgütlerce gasbedilmiş Suriyeli komşularımızın kendi topraklarına dönüşünü sağlayacağız. Bu operasyonla, bölgesel barış ve huzur ortamının oluşmasına büyük katkı sağladık, sağlamaya devam edeceğiz. Şimdi el ele vererek barış ve huzuru bölgemizin tamamında sağlayabilirsek, çok merkezli dünyanın en önemli ülkeleri olma noktasında önümüzde hiçbir engel kalmayacaktır. Bölgedeki ülkeler arasında eğitimden turizme, ticaretten inşaat sektörüne kadar çok yoğun bir iş birliği hakim. Ülke olarak her zaman dostlarımızla iş birliğine açığız, hazırız. İnanıyorum ki, bugün misafir ettiğimiz değerli dostlarımız da aynı heyecana, aynı duygulara sahipsiniz. Gelin hep birlikte, ülkelerimizi ve bölgemizi dostluk ve iş birliği bölgesi haline getirelim."
Çalıştay, 30 Ekim'e kadar devam edecek.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com