Türkiyem TV Ankara stüdyosunda "Gündem Özel" programında önemli açıklamalarda bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Rusya’nın Suriye politikasını eleştirerek barışın sağlanamamasının sorumlusu olarak Rusya’yı gösterdi.
Türkiyem TV Ankara stüdyosunda Gündem Özel programında Türkiyem TV Genel Koordinatörü Mikail Pelit’in sorularını yanıtlayan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Rusya’nın Suriye politikasını eleştiren Tüfenkci, 3 milyona yakın Suriyeliyi Türkiye’de ağırladıklarını hatırlatarak, bugüne kadar 8-9 milyar dolarlık bir harcama yapıldığını aktardı. Suriye’deki terör unsurlarının Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu ifade eden Tüfenkci, “Suriye’de özellikle Esed rejiminin yapmış olduğu zulümden sonra uluslararası arenada Rusya’nın bölgeye müdahil olması, Amerika’nın ise bölgeye müdahil olup olmama noktasında göstermiş olduğu tereddüt, Rusya’nın ‘DAEŞ’le mücadele ediyorum’ diyerek oradaki sivil halka ve muhalefeti direk hedef alması, oradaki gelişmeleri yani barış sürecini ertelemekten ve barışa yönelik çabalara sekte vurmaktan başka bir işe yaramadı. Rusya’nın İran’la birlikte bölgede yapmış olduğu harekat, barışın ve görüşmelerin daha da uzamasına neden oldu. Biz Esed rejiminden kaçan yaklaşık 2 buçuk milyona yakın Suriyeli kardeşlerimizi ülkemizde misafir ettik ve ağırladık. Türkiye, hiçbir uluslararası yardım almadan 8-9 milyar dolarlık bir harcama yaptı bugüne kadar. Özellikle Aylan bebeğin hazin sonu ile Avrupa’ya yönelik göç dalgası ile beraber Avrupa kendi menfaatleri zedelendiği için bu göç dalgasını önlemek için elinden geleni yapmaya başladı. Ama Suriye bizim kapı komşumuz ve oradaki gelişmelerin tamamı Türkiye’yi direkt etkiliyor. Oradaki DEAŞ, PKK, PYD, El - Nusra terör örgütlerinin varlığı aynı zamanda Türkiye’yi tehdit demektir. Çünkü uzun bir sınırımız var, sınır güvenliğini her ne kadar sağlamaya çalışsak da uzunluğundan dolayı tamamını kontrol etmekte zorlanıyorsun ve bir takım yasadışı hem kaçakçılık aynı zamanda da terör örgütlerinin rahatlıkla girip çıktığı bölgeler oluyor. Oradaki rahatsızlıkta direkt seni etkiliyor” diye konuştu.
“DIŞ İLİŞKİLER BAKANLARININ ALMIŞ OLDUĞU KARARI ÖNEMSİYORUM”
Kobani’de DEAŞ’ın yapmış olduğu saldırılarda, 197 bin Kobanilinin Türkiye’de misafir edildiğini hatırlatan Tüfenkci, Kobani’de yaşanılan sıkıntıların düzelmesi noktasında bütün insani yardımların Türkiye üzerinden yapıldığını kaydetti. Tüfenkci, “Dolayısıyla Suriye’deki bütün gelişmeler bizi yakından ilgilendiriyor. Özellikle geçen hafta Suriye’nin dostlarının, dış ilişkiler bakanlarının almış olduğu kararı önemsiyorum. Oradaki alınan kararlar ve Cenevre’de yapılacak adil barış görüşmelerinin Suriye’deki sorunu çözme noktasında bir yol haritası ortaya çıkartabilir. Ama adil olmayı Rusya’nın bombaladığı yeni yeni işte PYD’nin orada bir Kürt devleti kurma noktasındaki Rusya’nın isteği Amerika’nın göz yumması veya desteği haritaları yeniden oluştururken haksızlığa da yol açacağı için Türkiye’nin kabul edilebilir bir pozisyonu oluşturması lazım, oluşmadığı takdirde huzursuzlukların çözümü mümkün değil gibi duruyor. Ama biz orada barışın olmasını gerçekten istiyoruz. Çünkü orada bütün hareketler göç dalgaları bizim sınırımıza gelip dayanıyor ve bugüne kadar nasıl o insanları barındırdıysak bundan sonra da barındırmak zorunda kalırız. Biz şu anda kapılarımızı kapatıyoruz. Bir tampon bölge noktasında, sınır kapılarımızın yakınında sivil toplum kuruluşlarının kurmuş olduğu çadırlarla ve desteklediğimiz alanlarda barınma ihtiyaçları gideriliyor. Ama işte PYD’nin veya Rusya’nın hızlı şekilde bombalamaları devam ettiği sürece Halep’e ve Ezaz’e bu göç dalgasını daha da artacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“BUNUN KÜLFETİNİ DE ALMAN GEREKİYOR”
Suriyelilerin sınırlara gelmesiyle ilgili gümrüklerde alınan önlemler hakkında da konuşan Tüfenkci, gümrüklerde gereken önlemlerin alındığını ve geçişlerin kontrollü bir şekilde yapıldığını ifade etti. Tüfenkci, “Kapıları da zorlayamazlar çünkü hem teknik açıdan hem de güvenlik açısından sıkıntılı sınırlardan geçiyorlar. Zaten dikkat ederseniz şimdiye kadarki göç dalgası kapılardan olmadı. Biz kapıları zaten kontrollü bir şekilde açıyoruz ama sınırlardan ciddi anlamda geçişler oluyor. Biz bu noktada kapılarla ilgili gerekli tedbirleri aldık. Tabi özellikle şu da var, Avrupa’daki göçmenlerin ve Türkiye’deki göçmenlerin sorunları halledilemezse bazı gelişmeler yaşanabilir. Eğer Rusya, Suriye’nin dostuysa buradan kaçan, göçen birçok insanın da Rusya’ya doğru yöneleceğini düşünüyorum. Madem o kadar bombalarken iyiydi sen bu göçmenlerin bir kısmını Rusya’da ikamet ettirmen lazım. Eğer sen uluslararası bir camiada hukukta veya Birleşmiş Milletler de söz sahibiysen bunun külfetini de alman gerekiyor. Önümüzdeki günlerde Avrupa’da giden bir takım göçmenlerin, Rusya sınırına doğru gideceğini tahmin ediyorum” diye konuştu.
(İHA)
Türkiyem TV Ankara stüdyosunda Gündem Özel programında Türkiyem TV Genel Koordinatörü Mikail Pelit’in sorularını yanıtlayan Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Rusya’nın Suriye politikasını eleştiren Tüfenkci, 3 milyona yakın Suriyeliyi Türkiye’de ağırladıklarını hatırlatarak, bugüne kadar 8-9 milyar dolarlık bir harcama yapıldığını aktardı. Suriye’deki terör unsurlarının Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu ifade eden Tüfenkci, “Suriye’de özellikle Esed rejiminin yapmış olduğu zulümden sonra uluslararası arenada Rusya’nın bölgeye müdahil olması, Amerika’nın ise bölgeye müdahil olup olmama noktasında göstermiş olduğu tereddüt, Rusya’nın ‘DAEŞ’le mücadele ediyorum’ diyerek oradaki sivil halka ve muhalefeti direk hedef alması, oradaki gelişmeleri yani barış sürecini ertelemekten ve barışa yönelik çabalara sekte vurmaktan başka bir işe yaramadı. Rusya’nın İran’la birlikte bölgede yapmış olduğu harekat, barışın ve görüşmelerin daha da uzamasına neden oldu. Biz Esed rejiminden kaçan yaklaşık 2 buçuk milyona yakın Suriyeli kardeşlerimizi ülkemizde misafir ettik ve ağırladık. Türkiye, hiçbir uluslararası yardım almadan 8-9 milyar dolarlık bir harcama yaptı bugüne kadar. Özellikle Aylan bebeğin hazin sonu ile Avrupa’ya yönelik göç dalgası ile beraber Avrupa kendi menfaatleri zedelendiği için bu göç dalgasını önlemek için elinden geleni yapmaya başladı. Ama Suriye bizim kapı komşumuz ve oradaki gelişmelerin tamamı Türkiye’yi direkt etkiliyor. Oradaki DEAŞ, PKK, PYD, El - Nusra terör örgütlerinin varlığı aynı zamanda Türkiye’yi tehdit demektir. Çünkü uzun bir sınırımız var, sınır güvenliğini her ne kadar sağlamaya çalışsak da uzunluğundan dolayı tamamını kontrol etmekte zorlanıyorsun ve bir takım yasadışı hem kaçakçılık aynı zamanda da terör örgütlerinin rahatlıkla girip çıktığı bölgeler oluyor. Oradaki rahatsızlıkta direkt seni etkiliyor” diye konuştu.
“DIŞ İLİŞKİLER BAKANLARININ ALMIŞ OLDUĞU KARARI ÖNEMSİYORUM”
Kobani’de DEAŞ’ın yapmış olduğu saldırılarda, 197 bin Kobanilinin Türkiye’de misafir edildiğini hatırlatan Tüfenkci, Kobani’de yaşanılan sıkıntıların düzelmesi noktasında bütün insani yardımların Türkiye üzerinden yapıldığını kaydetti. Tüfenkci, “Dolayısıyla Suriye’deki bütün gelişmeler bizi yakından ilgilendiriyor. Özellikle geçen hafta Suriye’nin dostlarının, dış ilişkiler bakanlarının almış olduğu kararı önemsiyorum. Oradaki alınan kararlar ve Cenevre’de yapılacak adil barış görüşmelerinin Suriye’deki sorunu çözme noktasında bir yol haritası ortaya çıkartabilir. Ama adil olmayı Rusya’nın bombaladığı yeni yeni işte PYD’nin orada bir Kürt devleti kurma noktasındaki Rusya’nın isteği Amerika’nın göz yumması veya desteği haritaları yeniden oluştururken haksızlığa da yol açacağı için Türkiye’nin kabul edilebilir bir pozisyonu oluşturması lazım, oluşmadığı takdirde huzursuzlukların çözümü mümkün değil gibi duruyor. Ama biz orada barışın olmasını gerçekten istiyoruz. Çünkü orada bütün hareketler göç dalgaları bizim sınırımıza gelip dayanıyor ve bugüne kadar nasıl o insanları barındırdıysak bundan sonra da barındırmak zorunda kalırız. Biz şu anda kapılarımızı kapatıyoruz. Bir tampon bölge noktasında, sınır kapılarımızın yakınında sivil toplum kuruluşlarının kurmuş olduğu çadırlarla ve desteklediğimiz alanlarda barınma ihtiyaçları gideriliyor. Ama işte PYD’nin veya Rusya’nın hızlı şekilde bombalamaları devam ettiği sürece Halep’e ve Ezaz’e bu göç dalgasını daha da artacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
“BUNUN KÜLFETİNİ DE ALMAN GEREKİYOR”
Suriyelilerin sınırlara gelmesiyle ilgili gümrüklerde alınan önlemler hakkında da konuşan Tüfenkci, gümrüklerde gereken önlemlerin alındığını ve geçişlerin kontrollü bir şekilde yapıldığını ifade etti. Tüfenkci, “Kapıları da zorlayamazlar çünkü hem teknik açıdan hem de güvenlik açısından sıkıntılı sınırlardan geçiyorlar. Zaten dikkat ederseniz şimdiye kadarki göç dalgası kapılardan olmadı. Biz kapıları zaten kontrollü bir şekilde açıyoruz ama sınırlardan ciddi anlamda geçişler oluyor. Biz bu noktada kapılarla ilgili gerekli tedbirleri aldık. Tabi özellikle şu da var, Avrupa’daki göçmenlerin ve Türkiye’deki göçmenlerin sorunları halledilemezse bazı gelişmeler yaşanabilir. Eğer Rusya, Suriye’nin dostuysa buradan kaçan, göçen birçok insanın da Rusya’ya doğru yöneleceğini düşünüyorum. Madem o kadar bombalarken iyiydi sen bu göçmenlerin bir kısmını Rusya’da ikamet ettirmen lazım. Eğer sen uluslararası bir camiada hukukta veya Birleşmiş Milletler de söz sahibiysen bunun külfetini de alman gerekiyor. Önümüzdeki günlerde Avrupa’da giden bir takım göçmenlerin, Rusya sınırına doğru gideceğini tahmin ediyorum” diye konuştu.
(İHA)