İSTANBUL (AA) - Medicana International İstanbul Hastanesi'nden uzman psikolog ve pedagog Reyhan Ateş Yücel, teknolojinin ilerleyişi ve herkes için ulaşılabilir olmasının, hayatı kolaylaştırmakla beraber çocuklarda iletişim kurma becerilerini olumsuz etkilediğini belirtti.
Medicana'dan yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Yücel, tablet ve akıllı telefonların okul yaşında kontrollü kullanılması gerektiğini aktardı.
Çocukları teknolojik aletlerle tanıştırma yaşının mümkün olduğunca geç olması gerektiğini belirten Yücel, şunları kaydetti:
"Özellikle 0-7 yaş arası dönem beyin gelişimi açısından son derece önemlidir. Teknolojik aletler bu yaş çocukların sosyalleşme ve iletişim kurma becerilerini olumsuz etkileyebiliyor. Okul öncesi dönem çocuğunun ihtiyacı olan tablet değil, ona bakım veren kişilerle kurduğu sağlıklı bağlardır. Okul öncesi dönemde çocuklar ekranlardan gelen uyaranları henüz işleyebilecek bir anatomik yapıya sahip olmadıkları için uykuya geçiş, uyku ve huzursuzluk atakları yaşayabiliyor. İlk yıllarda çocuğun temel ihtiyacı 5 duyusunu birden kullanabileceği, kendi sesine, gülüşüne ve tepkilerine karşılık bulabileceği, sanal değil, gerçek bir etkileşimdir. Bu da anne-babanın çocukla sağlıklı bir bağ kurabilmesinden geçiyor."
- "Tabletler ve akıllı cihazlar, her geçen gün evdeki yeni bakıcılar haline geliyor"
Reyhan Ateş Yücel, mevcut koşuşturmada birçok anne ve babanın çocukla oyun oynamak ve birlikte vakit geçirmek yerine akıllı cihazlara yöneldiğini aktardı.
Yücel, devamla şu değerlendirmelerde bulundu:
"Tabletler ve akıllı cihazlar, her geçen gün evdeki yeni bakıcılar haline geliyor. Çocuklar tablet olmadan yemek yemiyor, tablette şarkı dinlemeden uyumuyor. Ailece birlikte sohbet edilerek yenen akşam yemeklerinin yerini tabletle beslenme alıyor. Oysa çocuğun yaşamının ilk yıllarında tek ihtiyacı anne ve baba ile kurulan sağlıklı ilişkilerdir. Bu, hem ileri yıllardaki psikolojik gelişimin hem de öğrenmenin temelini oluşturur. Uzun süreli tablet kullanımı ile dikkat problemleri arasında ciddi bir ilişki bulunuyor. Bebeklik döneminde uzun süreli teknolojik alet kullanımına maruz kalan çocuklarda okula başladıklarında dikkat problemleri, hazzı erteleyememe ve uyum problemleri gözlenebiliyor. Tabletler, eğlendirici olmakla beraber gerçek dünyadan ve deneyimlerden uzaklaştırıcı etkilere sahiptir. Sanal ortamın o renkli, hareketli ve hızlı dünyası yanında gerçek hayat çocuklara son derece sıkıcı gelerek dürtüselliği artırıyor ve okul ortamında sabırsızlığa yol açıyor."
Okul dönemi başlamadan önce çocukları mümkün olduğu kadar tablet ve akıllı telefonlardan uzak tutmanın önemli olduğunu vurgulayan Yücel, "Okul döneminde ise kontrollü ve amacına uygun kullanma öğretilebilir. Okul döneminde ödevlere katkı, bilgiye ulaşma ve bilgiyi doğru kullanma konusunda çocuklara yol göstermek gerekiyor. Çocuk büyüdükçe ilgilendiği uygulamalar, ulaşmak istediği bilgiler, hatta sanal oyunlar olabilir. Bunlar birlikte gözden geçirilebilir, kullanım süreleri ayarlanabilir. Cep telefonları ise ergenlik dönemine kadar bir çocuğun hayatında elzem değildir." ifadelerini kullandı.
Yetişkinlerin de teknolojiyi doğru kullanma konusunda çocuklara örnek teşkil etmesi gerektiğine işaret eden Yücel, "Çocukları sürekli meşgul tutmak için ellerine tablet tutuşturan ebeveynlerden olmamaya dikkat etmek gerekiyor. Bunun yanında aile için yemek, uyku ve teknoloji saatlerini belirlemek büyük önem teşkil ediyor. Bir ailenin en çok birlikte zaman geçirmeye, etkileşime geçmeye ve gerçek dünyada olup bitenleri deneyimlemeye ihtiyaç duyduğunu unutmamak gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.