USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

Tedavilerinin ardından hayat kurtarma mücadelelerine geri döndüler

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi yeni tip koronavirüs (Kovid-19) servisinde görev yapan hemşireler, hastalığa yakalanıp iyileşmelerinin ardından mücadeleye kaldıkları yerden devam ediyor.

Tedavilerinin ardından hayat kurtarma mücadelelerine geri döndüler
19-12-2020 15:41
Google News
İstanbul

Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıktıktan sonra dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınına karşı verilen savaşta en önemli rollerden birini de hemşireler üstleniyor.

Kovid-19'a karşı amansız mücadelenin hastane safhasındaki en önemli aktörlerinden olan hemşireler, bulaş açısından da oldukça yüksek riskli grupta yer alıyor.

Aldıkları tüm tedbirlere rağmen koronavirüse yakalanmaktan kurtulamayan bazı sağlık personelleri tedavilerinin ardından görevlerine dönerek hayat kurtarmaya devam ediyor.

İstanbul'da salgınla mücadelenin en önemli merkezlerinden olan SBÜ Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesinde salgının ilk gününden beri mücadeleye destek veren hemşire Tansu Kürklü, ekip arkadaşlarıyla büyük bir fedakarlıkla çalışıyor.

Yaklaşık 2 yılı aşkın süredir hastanede görev yapan Kürklü, yaptığı açıklamada, mart ayından itibaren Kovid-19 hastalarına sağlık hizmeti verdiklerini aktardı.

Kürklü, bir ay önce aynı serviste çalıştığı bazı sağlık personellerinin hastalığa yakalanmaları üzerine sürüntü verdiğini dile getirerek, "O gün çalışıyordum, akşama doğru sürüntü sonucum çıktı ve pozitif olduğumu öğrendim.

Görevdeydim, görevi bırakarak evime gittim. 10 gün evde karantinada kaldım. Kalabalık bir ailede yaşıyorum. Dikkat etmeye çalıştım ama aileme bulaştı.

Annem, babam ve evin diğer bireyleri herkes pozitif oldu. Annem ve babam ağır atlattılar, babam 10 gün hastanede tedavi gördü.

Şu an her şey yolunda." dedi.

"Hem babama hem hastalara bakıyordum"

Kovid-19'a yakalanmasından 10 gün sonra verdiği yeni testinde de sonucu pozitif çıkan ve bunun üzerine bir süre daha evinde istirahat eden Kürklü, bu süreçte babasının semptomlarının da alevlendiğini ve hastaneye kaldırıldığını aktardı.

Bir süre sonra babasının durumunda bir düzelme olmayınca hastaneye yatırıldığını ve tedavisinin bu şekilde sürdürüldüğünü ifade eden Kürklü, "Babam sonraki süreçte çalıştığım serviste yatmaya başladı.

İşe döndükten sonra hem babama hem de hastalara bakıyordum. 10 gün eve hiç gitmedim. Ailemden birisini kaybetme korkusunu çok yakından hissettim." diye konuştu.

Tansu Kürklü, artık ailesinin de sağlık durumunun iyi olduğunu belirterek, "Annem ve babam evde hala maskeyle oturuyorlar. Annem şöyle bir şey demişti. 'Bir daha bana bulaşacaksa ölmeyi tercih ederim.' Bu cümlesi beni gerçekten derinden yaraladı.

Kendimi çok suçlu hissettim. Anneme babama benim bulaştırdığımı düşündüm. O zamana kadar evde başka vaka yoktu." ifadelerini kullandı.

"Dünya başıma yıkılmış gibi hissettim"

Yaklaşık 2 yıldır aynı hastanede görev yapan Nisa Çakır da ilk Kovid-19 testini 22 Ekim'de babasının pozitif çıkmasının ardından yaptırdığını söyledi.

Çakır, "Benim belirtim yoktu. Hastanede çalıştığım için ben de test yaptırdım. O gün nöbetten çıkmıştım aslında babamın pozitif olduğunu öğrenince verdiğim ilk tepki ağlamak oldu.

Sonrasında kendi test sonucumun da pozitif olduğunu gördüm. Dünya birden başıma yıkılmış gibi hissettim, yine ağladım. Sonrasında karantina sürecim başladı ve tedavimizi evde tamamladık." diye konuştu.

Tat ve koku kaybı ile burun akıntısı dışında herhangi bir şikayetinin olmadığını dile getiren Çakır, tedavi sürecini hızlı bir şekilde tamamladıklarını aktardı.

Karantina bitimi sonrasında tekrar işine başladığını dile getiren Çakır, "Mart ayındaki gibi bir korkum yoktu aslında ama tekrar geçirmekten ve ikincisini daha ağır atlatmaktan hala korkuyorum. Hastalara hala temkinli yaklaşıyorum. Kendimi fazlasıyla korumaya dikkat ediyorum." şeklinde konuştu.

"Nöbetlerde 'Nefes almak istiyorum.' diye çok ağladım"

Mart ayından bu yana hastalara bakım ve tedavi verdiklerini aktaran Çakır, ileri yaştaki hastaların ailelerine ihtiyaç duyulduğunda yardımcı olunmaması gibi durumlarla karşılaştıklarını ve bu durumun kendilerini çok üzdüğünü kaydetti.

Çakır, "Yaklaşık 2 hafta önce servisimizde bir hastamız vefat etti. Hastaya doktoru, hemşiresi, personeli hep beraber canımızı düşünmeden müdahale ettik. O gün hastaya müdahale eden ekipten 4 kişinin Kovid-19 testleri pozitif çıktı.

Kafamı yastığa her koyduğumda hastanede yaşadığımız zorluklar aklıma geliyor. Nöbetlerde 'Nefes almak istiyorum.' diye ağladığım çok zaman oldu." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ