Karşıyaka Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen duruşmaya tutuklu sanıklar A.K (54), T.S (30), sanıkların avukatları, mağdur A.A., A.A.'nın avukatı Sibel Önder ve A.A.'nın babası katıldı. Sanıklardan A.K. genç kızla kendi istediğiyle ilişkiye girdiğini, gidecek evi olmadığı için evinde barındırdığını belirtti. Bir arkadaşının kendisini telefonla aradığını ve gidecek evi olmayan bir kız olduğunu söylemesi üzerine A.A. ile tanıştığını belirten A.K, "Sedat elinde bir kız olduğunu para karşılığı ilişkiye girdiğini söyledi. Ben de bekar olduğum için tamam dedim ve 150 lirayı kabul ettim. A.A'yı evime getirdi bıraktı. Hatta 50 lira kıza verdim. Kızın bende kalması için Sedat'a 750 lira verdim. İlişkim oldu ama hep kendi isteğiyle oldu. Zorlama olmadı. Eğer elbiselerinde bir tane parmak izim çıkarsa, beni asın. Ben acıdım ve vicdanen sahip çıktım. Zorla ilişkiye girmedim" diye konuştu.
Olaydan sonra psikolojisinin bozulduğunu savunan tutuklu sanık T.S., "Para karşılığı ilişkiye girdim. Hata yaptım. Ailemin ve çocuklarımın yüzüne bakamıyorum. En büyük yanlışım eşimi aldatmak oldu. Suçlamaları kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı.
Mağdur kız yaşadıklarını anlattı
Duruşma öncesi fenalaşan genç kız A.A da avukatı Sibel Önder'in desteğiyle zor ayakta durabildi. Mahkemede sanıklarla yüz yüze gelmemek için çaba gösteren A.A tecavüzü anlatarak, "Beni kaçırdılar, tecavüz ettiler ve başka erkeklere de sattılar" yönündeki polis ifadesini tekrarlayarak, "Kapıyı kilitleyip, zorla ilişkiye girdiler. Beni dövüp, yumrukladılar. Başka erkeklere de sattılar. Tanımadığım erkekler eve geldi benle ilişkiye girdi. Önce Sedat ilişkiye girdi, ardından diğerleri benle zorla beraber oldu" dedi.
A.A sanıklara zaman zaman "şerefsizler" diye bağırdı. Mahkeme heyeti genç kız için, 'beyanlarına itibar edilip, edilemeyeceği ve beden ve ruh sağlığı bakımından kendini savunup, savunamayacağı yönünde' İstanbul Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını isterken, 2 sanığın tutukluluğunun devamına karar verildi.
Olayın geçmişi
Ailesiyle birlikte Güneydoğu'dan İzmir'e yerleşen 22 yaşındaki şizofreni hastası A.A., bir süre sonra ailesi tarafından iddiaya göre 'kendine ve başkasına zarar vermemesi için' evin bir odasına kapatarak zincirle bağlandı. Genç kız A.A., geçtiğimiz 8 Eylül günü, bağlı olduğu zincirlerinden kurtulup evden kaçtı. Aile, evden kaçan ve kayıplara karışan kızları A.A. için polise kayıp başvurusunda bulundu. A.A. evlerinin yakınında ayağında zincirle yolda yürürken kamyon şoförlüğü yapan A.K. (54) ve T.S. (30) ile karşılaştı.
Yardım etmek istediklerini söyleyen A.K. ve T.S., iddiaya göre genç kızı Çiğli'de bulunan evlerine götürerek tecavüz etti. Şüpheliler 2 gün boyunca zorla evde tuttukları A.A.'yı para karşılığı başka erkeklere de pazarladı. Günlerce tecavüze uğrayan genç kız, A.K. ile T.S.'nin evde olmadığı sırada pencereden bağırarak yardım istedi. Çevredekilerin yardım çığlını duyması ile durum polise bildirildi. İhbar üzerine eve giden polis, A.A.’yı yarı baygın ve çıplak halde buldu. Suçlamaları reddeden A.K. ve T.S. tutuklandı. Genç kız A.A.’nın Adli Tıp Kurumunda yapılan muayenesinde, travma yaşadığı ve ruh sağlığının bozulduğu belirlenirken kızın vücudunda 3 ayrı sperm bulundu.
Genç kız koruma altına alındı
Polis ekipleri kurtardıkları A.A.’yı, ailesine teslim etmek istedi. Ancak aile üyelerinden biri, Güneydoğu'daki ağabeylerinin ‘Namusumuz kirlendi’ diyerek 'infaz' kararı aldığını ve İzmir'e gelme planı yaptığını söyledi. A.A.'nın İzmir'de yaşayan hasta babası da bu karara karşı çıktığını belirterek, kızının koruma altına alınmasını istedi. A.A. koruma altına alınarak başka bir ile götürüldü.
Atakan Şen