USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Ekonomi

TCMB Başkanı Kavcıoğlu: Dünyada 2022'nin başından bu yana rezervi artan tek merkez bankası TCMB

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, "Dünyada 2022'nin başından bu yana rezervi artan tek merkez bankası TCMB'dir." ifadesini kullandı.

TCMB Başkanı Kavcıoğlu: Dünyada 2022'nin başından bu yana rezervi artan tek merkez bankası TCMB
06-12-2022 23:13
Google News
İstanbul

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, TRT Haber’in canlı yayınına konuk olarak gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

TCMB Başkanı Kavcıoğlu, "Dünyada 2022'nin başından bu yana rezervi artan tek merkez bankası TCMB'dir." diyerek, "Bugün TCMB artık her gün rezerve katkı yapan, çeşitli kaynaklardan rezerv sağlayan bir merkez bankası haline geldi." şeklinde konuştu.

Şu ana kadar 500'ün üzerinde firmanın yatırım kredisi kullandığını belirten Kavcıoğlu, "Bu kredilerle şu an 62 ilde yatırım yapıldı. 81 ile yaydığımızda amacımıza ulaşacağız." ifadesini kullandı.

"Türkiye'ye kaynağı belirsiz döviz girişi olmaz"

Kavcıoğlu, "Türkiye'ye kaynağı belirsiz döviz girişi olmaz. Turizmin yoğun yaşandığı bir ülkeyiz. Net hata-noksanın birçok nedeni var ama bu söylendiği şekli ile alakası yok." dedi.

"Liralaşma stratejisini çok önemli bir merkeze oturttuk"

Enflasyondaki düşüşün nasıl sağlanacağına yönelik soru üzerine Kavcıoğlu, enflasyonun Türkiye’nin de dünyanın da en önemli sorunlarının başında geldiğini belirtti.

Kavcıoğlu, bugüne bakıldığında enflasyonu yükselten tüm sebeplerin geride kaldığını düşündüğünü ifade ederek şunları kaydetti:

“Zor bir dönemdi, zor bir dönemi geride bıraktık. Bu süreç içerisinde enflasyon gerilemeye başladı, bu gerileme sadece uzun süredir kullandığımız baz etkisinden değil, aldığımız tedbirler, uyguladığımız politikaların etkisiyle de baz etkisi dışında da enflasyondaki gerilemeyi hep beraber göreceğiz. Bizim bu süreç içerisinde uyguladığımız politikalarda Merkez Bankasının, uluslararası kuruluşların da bu süreçte özellikle üzerinde durduğu bizim Bütünleşik Politika Çerçevemiz bu noktaya ve bu noktadan sonra da dediğimiz oranlara ve sürdürülebilir kalıcı fiyat istikrarını sağlayacağımız noktaya götüren bir politika çerçevesi oluşturduk. Liralaşma stratejisi dediğimiz bu Bütünleşik Politika Çerçevemiz içerisinde uyguladığımız faiz, makro ihtiyati tedbirler, kur politikası, likidite ve rezerv politikası özellikle son dönemde… Bunların hepsi bu Bütünleşik Politika Çerçevesi içerisinde uyguladığımız politikalar ve enflasyonun da bundan sonraki dönemde gerilemesinde önemli bir ivme sağlayacak.”

Liralaşma stratejisini çok önemli bir merkeze oturttuklarını vurgulayan Şahap Kavcıoğlu, “Çünkü Türkiye geçmiş dönemde ne zaman ülkenin ilerlemeye dair bir gündemi olduğunda, döviz kuru spekülasyonlarıyla oluşan bu çarpık yapıyı liralaşma stratejisiyle sona erdiriyoruz. Güçlü bir yapı kuruyoruz. Dolayısıyla Türkiye’de döviz kuruna bağlı olarak oluşacak spekülatif yapıları inşallah sona erdiriyoruz.” diye konuştu.

Kavcıoğlu, bir sonraki dönemde, bundan sonra uyguladıkları bu politikalarla, faizle, makro ihtiyati tedbirlerle, arz talep dengesi ve finansal maliyetlere de sağlayacakları önemli indirimler ya da düşüşlerle kalıcı kalkınmayı, büyümeyi ötelemeden sürdürülebilir ve kalıcı fiyat istikrarını sağlamış olacaklarını söyledi.

“(Enflasyon) Yıl sonunu çok daha iyi bir noktada kapatacağız”

Enflasyon rakamlarının açıklanmasından bu yana “baz etkisiyle gerileme oldu” yorumlarına ilişkin soru üzerine Kavcıoğlu, “Baz etkisinin çok büyük etkisi var tabii. Biliyorsunuz geçen seneki spekülatif kur ataklarından sonra özellikle kur ataklarından sonra fiyatlarda bir maliyet oluştu. Kasım ayında nispeten ama aralık ayında 13,5’lere varan, ocak ayında 11,8’e varan ve devamında yine mayıs ayına kadar kurun ve şubattan sonra da savaşın etkisiyle oluşan bir yüksek enflasyon. Bu sene tabii tarihsel ortalamaya baktığımız zaman fiyat hareketlerinin çok hareketli olduğu dönemler de dahil tarihsel ortalamadaki enflasyon oranlarımız bu oranların çok çok altında.” yanıtını verdi.

Kavcıoğlu, tarihsel ortalamanın ay ay değiştiğini, aralık ayında 0,80-1,20 tarihsel ortalamanın bulunduğunu anlatarak enflasyon bunun biraz üzerinde de gelse 2023 sonu ve 2024'teki hedeflere ulaşabilecek noktada olunduğunu, bunun baz etkisinin de katkısıyla gerçekleşeceğini dile getirdi.

“Beklediğimiz tarihsel ortalama veya tarihsel ortalamanın biraz üzerinde aralık ayını daha olumlu, daha iyi bekliyoruz. Yıl sonunu çok daha iyi bir noktada kapatacağız ve ocak sonrası şubatta hem baz etkisi hem de vurguladığımız, biraz önce bahsettiğim yani enflasyonu yükselten tüm etkenlerin geride kaldığını söylerken bunun özellikle Türkiye'de tarihsel olarak enflasyonun artmasında içeride, dış etkenleri bıraktığımız zaman özellikle kur artışları çok öne çıkıyor. İkincisi fiyat artışları tabii buna bağlı olarak. Çünkü kurdaki bir yüzde 10 artış, fiyatlarda yüzde 2 bir artış gibi böyle korelasyonlar var.

Dolayısıyla kur artışı piyasada da böyle algılandığı için ondan sonra fiyat davranış bozuklukları dediğimiz önden yüklemeli fiyatlar gibi enflasyonun kontrolün dışına çıkması söz konusu ki geçtiğimiz yılda yaşadığımız ama öncesinde de küreselde enflasyonun da bir sorun haline geldiğini göz ardı edemeyiz. Yani bizim ben göreve başladıktan sonra temmuz, ağustos aylarında, mesela Temmuz Enflasyon Raporu’nda da ifade etmiştim. 10 yıllık fiyat artışlarının çok çok üzerinde aylık fiyat artışları başlamıştı. O zaman ne kur atağı vardı ne bir şey, o küreselden. Salgın, birikmiş taleplerin oluşmaya başlaması, arz şokları, tedarik zincirlerindeki sıkıntılar, yani uluslararası sorunlar da fiyatlar üzerinde etkili olmaya başlayınca dünya ile beraber bizde de ister istemez bozulma oldu.”

“Temmuzdan sonra özellikle finansman maliyetlerinde çok önemli bir düşüş var”

TCMB Başkanı Kavcıoğlu, Bütünleşik Politika Çerçevesi’nin dünyada da konuşulduğuna dikkati çekerek “Yani şu an faiz artırımı, faiz indirimi noktasında da bizim özellikle bu süreci makro ihtiyati tedbirlerle bir noktaya getirmiş olmamız, faiz indirimleri ile beraber kurun stabil bir şekilde bir dengede ki bu yaklaşık 1-2 aylık bir süreç değil, haziran-temmuzdan beri böyle çok stabil bir şekilde, hem kur hem faiz oranlarında hem de fiyatlarda bir dengeye oturdu. Bunun altyapısını da oluşturduğumuz için bunun bu şekilde gideceğini çok rahatlıkla söyleyebilirim.” değerlendirmesini yaptı.

Kur beklentisinde değişiklik olup olmadığına yönelik soru üzerine Kavcıoğlu, “Bizim kurda yıl sonu hedefimiz yok. Anketleri kastediyorsunuz. Merkez Bankası olarak bizim bir kur hedefimiz yok.” yanıtını verdi.

Kavcıoğlu, aldıkları tedbirlerin sonuçlarını görmeye başladıklarını anlatarak “Temmuzdan sonra özellikle finansman maliyetlerinde çok önemli bir düşüş var. Bizim faiz indirimlerinin etkisini görmeye başladık.” ifadelerini kullandı.

Üretim yapan firmaların finansman maliyetlerinde 15 puana yakın bir indirimin söz konusu olduğunu vurgulayan Kavcıoğlu, şunları kaydetti:

“Bunu yansıtan var, yansıtmayan var ama artık bunu ciddi şekilde bekliyoruz. Çünkü önemli bir finansman maliyeti düşüşü var. 15 puan, 20 puan, KOBİ’lerde bu 20-25 puana kadar çıkıyor ve kredi tutarında da ciddi bir artış var. Dolayısıyla baz etkisi dışında beklentimizin biri bu. İkincisi liralaşma stratejimiz ile beraber oluşturduğumuz biraz önce saydığım arz-talep dengesi fiyat istikrarını kalıcı ve sürekli sağlayacak makro ihtiyati tedbirlerimiz, likidite ve rezerv yönetimimiz bunların hepsinin, bu süreci kalıcı olarak devam etmesini sağlayacak.”

“(Gıda enflasyonu) Düşüşü bekliyoruz, onun da bu aydan sonra yansıyacağını düşünüyoruz”

Kavcıoğlu, kasım ayı enflasyonunun yüzde 2,88’inin yaklaşık yüzde 1,5’inin gıdadan geldiğine işaret ederek “Piyasada tartışmaları da biliyorsunuz. Burada baktığımız zaman uyguladığımız politikaların sonucunu görmeye başlıyoruz. Enerji dünyada hala sıkıntılı ve nereye gideceğini kestiremiyoruz ama Türkiye’de hem sübvansiyonlar hem de Cumhurbaşkanımızın uyguladığı politikalar… Gıdada da bunun yansımasını bekliyoruz. Enerji bizim kontrolümüzde olmamasına rağmen Türkiye bu ay itibarıyla hem fiyatlarda aşağı gelme noktasında hem de kullanım anlamında hiçbir zaman arz sıkıntısı yaşamadı. Ödeme noktasında da hiçbir sıkıntı yaşamadık. Bu da rezervlerimizin gücünü gösteriyor.” dedi.

Gıda gibi bazı kalemlerde gündemde tartışılan konuların olduğunu belirten Kavcıoğlu, “Merkez Bankası Para Politikası ve bazı diğer bu konuştuğumuz ihtiyati tedbirler, arz-talep dengesi, faiz, çünkü orada da aynı faiz maliyeti 15-20 puan kadar geri geldi, 6-7 aydır. Dolayısıyla orada da aynı düşüşü bekliyoruz. Onun da bu aydan sonra yansıyacağını düşünüyoruz.” diye konuştu.

“Gıdada da bir düşüş trendi mi öngörüyorsunuz?” şeklindeki soru üzerine Kavcıoğlu, “Tabii. Bu maliyetlerin hepsi orada da yansıyacak. Bizim faiz indirimi politikamızı dünyadan eleştiriyorlar ama şu an ne kadar haklı bir noktaya geldiğimiz görülüyor inşallah ve gittikçe de görülecek.” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ