Dünya Sağlık Örgütünce (DSÖ) Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 7 ülkede başlatılan "Kan Basıncı Kontrol Projesi" ile hastaların tansiyonlarının kontrol altına alınma oranı arttı.
DSÖ Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Program Danışmanı Doç. Dr. Tufan Nayır, Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüksek kan basıncı olarak tanımlanan hipertansiyonun dünyada ve Türkiye'de oldukça sık görülen ve sıklığı giderek artan bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Hipertansiyonun kalp krizi, felç, böbrek yetmezliği ve körlük riskini önemli ölçüde artırdığına işaret eden Nayır, "Dünyada yaklaşık 1,13 milyar insanın yüksek kan basıncı sağlık sorunu olduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca bu grupta her 5 kişiden sadece birinin kan basıncı kontrol altındadır. Hipertansiyon dünya çapında erken ölümlerin en önde gelen nedenlerinden biridir." dedi.
Nayır, Türkiye'de 18 yaş üstündeki kişilerde hipertansiyon görülme oranının yüzde 28,8 olduğunun belirlendiğini ifade ederek, "18 yaş ve üzeri hipertansif bireylerde kan basıncının kontrol altına alınma oranıysa yüzde 24,1'dir. Toplumda kan basıncı yüksek olduğu halde bunu bilmeyen veya teşhis konduğu halde ilaçlarını hiç almayan veya düzenli kullanmayan birçok kişi olduğu tespit edilmiştir. Maalesef bu kişiler sinsi ve yavaş ilerleyen yüksek kan basıncının zararlı etkileri ile bir gün yüzleştiklerinde çok geç olmaktadır." diye konuştu.
"Kan basınçları kayıt altına alınan hasta sayısı arttı"Doç. Dr. Nayır, dünyada hipertansiyon nedeniyle erken ölümleri azaltmak, felç böbrek yetmezliği, körlük gibi hastalıklara neden olmasını engellemek için Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 7 ülkede DSÖ ve Sağlık Bakanlığı iş birliği ile "Kan Basıncı Kontrol Projesi" başlatıldığını söyledi.
Çankırı, Uşak ve Erzincan'ın pilot il seçildiğini ve birinci basamakta çalışan sağlık personeline eğitimler verildiğini anlatan Nayır, sözlerine şöyle devam etti:
"Hipertansiyonun kontrol altına alınmasında büyük önemi olan hasta ile birebir temas kurabilen ve hastaları iyi takip edebilen aile hekimleri ve aile sağlığı merkezleri çalışanlarıyla çok başarılı sonuçlar elde edildi.
Çalışmanın yürütüldüğü pilot illerde hipertansiyon teşhisi konan ve kan basıncı kontrolleri yapılan hasta sayısı arttı, hastaların kan basınçlarının kontrol altına alınma oranları yükseldi. Ayrıca hipertansiyon risk faktörlerini azaltmak için aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları tarafından hastalara obezite, tuz tüketimini azaltma, sağlıklı diyet, tütün kullanımı, fiziksel hareketliliğin arttırılması konularında önerilerde bulunuldu, kişilerin sağlıklı bir yaşam sürme ve kalp hastalıkları risklerinin azaltılmasına da katkı sağlandı."
Nayır, 2018'den beri Sağlık Bakanlığı iş birliği içerisinde yürütülen projenin sonuçlarının bu yıl içinde açıklanacağını bildirdi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com