ANTALYA - Mustafa Kurt
Anadolu Selçuklu Hükümdarı 1. Alaeddin Keykubad'ın Konya'dan sonra kendisine ikinci başkent yaptığı ve kışlık merkez olarak kullandığı tarihi MÖ 4. Yüzyıl'a kadar uzanan Alanya'da asırlardır su kabı, bardak, kaşık, çatal, kepçe, tuzluk, yemek kasesi, yağdanlık, vazo, saksı olarak kullanılan su kabağı, artık süs amaçlı üretiliyor.
Son yıllarda hediyelik eşya satan esnafın vazgeçilmezleri arasına giren bu bitkiden yapılan ürünler, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turistin ilgisini çekiyor. Yabancıların bu ilgisi ise su kabağı ustaların sayısını artırıyor.
Bu ustalardan biri de berberliği bırakıp bu işte uzmanlaşan 40 yaşındaki Nazmi Aydemir.
Birkaç yıl önce berberlik mesleğini bırakan Aydemir, su kabağı işlemeciliğini öğrenmeye karar verdi. Aydemir, akrabalarından ve arkadaşından su kabağı süsleme sanatını öğrendi. Daha sonra da Alanya Kalesi'nde atalarından kalan evde yaptığı ürünleri satarak geçimini sağlamayı sürdürdü.
Aydemir, AA muhabirine, mesleğe biraz geç başladığını ancak hızla ilerlediğini söyledi. Su kabağından süs eşyası ve abajur yaptığını dile getiren Aydemir, "Berberdim, bıraktım, el sanatlarıyla ilgilenmek istedim. Bir arkadaşım bana gösterdi. Akrabalarımdan da öğrenerek elimden geldiğince bu işi yapıyorum." dedi.
Bu bitkinin daha çok süsleme sanatında kullanıldığını vurgulayan Aydemir, kabağın eski zamanlarda su kabı, mutfak eşyası ve yüzmeyi öğrenmek için kola takılan can simidi gibi çok çeşitli şekil ve alanlarda kullanıldığını anlattı. Su kabağının şimdilerde dekoratif eşya olarak kullanıldığına işaret eden Aydemir, "Atalardan kalma birçok meslek zaman yenik düşerken ilçemizde su kabağı yapanların sayısı arttı. Alanya'da bu işi artık çok fazla yapan var. Hatta bu bölgede işlenen su kabakları, başta turistik merkezler olmak üzere birçok yere gönderiliyor." diye konuştu.
Su kabağından yapılan ürünleri hem yabancı hem de yerli misafirlerin büyük ilgi gösterdiğini belirten Aydemir, yabancıların doğal ve natürel, yerlilerin de daha çok renkli ve boncuklu ürünleri tercih ettiğini dile getirdi.
İlçede üretim için daha çok küçük atölyelerin tercih edildiğini söyleyen Aydemir, "Ben de üretimimi kalede 70 yıllık geleneksel Alanya evimizin altında yapıyorum. Boyama sürecini ise açık alanda gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda kaleyi ziyaret eden misafirler burada ürünlerimiz görüp, satın alabiliyor" ifadesini kullandı.
Ürünlerinin ana ham maddesi bu bitkiyi genelde yerel üreticilerden temin ettiklerini aktaran Aydemir, "Martta ekilen su kabakları kasım ve aralık ayında kesiliyor. Biz de alım yaptıktan sonra 2-3 ay gibi bir süre kabağın kurumasını bekliyoruz. Kuruyan bu kabakların dış kabuğunu sıyırıp, temizliyor, üzerinde çizimler ve değişimler gerçekleştiriyoruz. Bir su kabağının hediyelik bir eşyaya dönmesi emeğine göre de değişiyor. Bir gün süren de var, bir hafta süren de."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
