SREBRENİTSA
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Srebrenitsa Soykırımı Kurbanlarını Anma ve Defin Töreni dolayısıyla Potoçari’deki eski akümülatör fabrikasında düzenlenen programa katıldı.
Törenin yapıldığı fabrika binasına girişte savaşta hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Kurtulmuş, gazilerle de bir süre sohbet etti. Kurtulmuş, soykırımın 22’nci yılı dolayısıyla oluşturulan anı defterini de imzaladı.
Programın açılışında konuşan Kurtulmuş, sözlerine, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk halkının selamını Bosna halkına ve katılımcılara ileterek başladı.
Kurtulmuş, 11 Temmuz 1995’te büyük bir insanlık dramı yaşayan Srebrenitsa’nın, halkının yanında bulunmanın bir insanlık görevi olduğunu belirtti. Kurtulmuş, “Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. 8 bin 372 kaybın bir kısmı zaman içerisinde, bugünkü törende defnedeceğimiz 71 kişi gibi kemikleri bulunarak bunları defnediyoruz. Ama aynı zamanda bu törenler dolayısıyla bütün insanlık alemi olarak da yeniden kendimizi gözden geçirme fırsatını buluyoruz.” diye konuştu.
Daha önce de defin işlemi için Srebrenitsa’ya geldiğini ve o günün hayatının en acı hatıralarından birisi olduğunu anlatan Kurtulmuş, “Bu tören dolayısıyla bir kere daha hep beraber hem Srebrenitsa katliamının boyutlarını iyice hatırlamak, onları yeniden gözden geçirmek hem de bugün dünyanın dört bir tarafında devam eden katliamlara, iç savaşlara, baskılara, soykırımlara karşı neler yapabiliyoruz, niye vazifelerimizi yapamıyoruz sorusunu da kendimize sormak mecburiyetindeyiz.” dedi.
“Dünya bu soykırımı seyretti, duymadı, görmedi”
İçinde bulunulan binada bir dramın yaşandığına dikkati çeken Kurtulmuş, bu drama herkesin gözünü kapattığını ifade etti. Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Burada aylar süren büyük bir hazırlıktan sonra açıkça bir katliam, açıkça bir soykırım ortaya konuldu ve ne yazık ki bütün dünya bu soykırımı seyretti, duymadı, görmedi. Şimdi dünya olarak hep beraber bunun hesabını vermek mecburiyetindeyiz. Zalimden hesap sormayan, en azından zalimlerden nefret etmeyenlerin, mazlumların yanında yer alması mümkün değildir. Biz bu geçmiş olayları bir nefret, bir kin vesilesi olarak asla hafızalarımızda tutmayacağız. Ama zalimlerden hesap sormanın, mazlumlar için yapılabilecek en önemli hizmet olduğunun da farkında olacağız."
“Bu lekeyi üstümüzden temizlemek mecburiyetindeyiz”
BM’nin eski genel sekreteri Kofi Annan’ın, “Srebrenitsa katliamı BM tarihinin en önemli kara günlerinden, kara lekelerinden birisidir." sözlerini hatırlatan Kurtulmuş, bu sözlerin doğru ancak eksik olduğunu vurguladı.
Bu olayın sadece BM'nin değil bütün dünya için kara bir leke olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Bu lekeyi üstümüzden temizlemek mecburiyetindeyiz." ifadesini kullandı. Bunun için soykırımın bütün sorumlularının uluslararası yargı önüne çıkarılması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, benzer hadiselerin yaşanmaması için de herkesin elinden geleni yapması gerektiğini anlattı.
BM’nin artık savaşları, baskı, zulüm ve katliamları önleyemeyen bir kurum olmaktan çıkarılması gerektiğine vurgu yapan Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:
“Uluslararası camia olarak hem Srebrenitsa’nın acısını gönlümüzde hissedeceğiz, unutmayacağız, unutturmayacağız hem de aynı zamanda dünyada yeni zulümlerin ortaya çıkmaması için, güçlü bir BM’nin, güçlü bir uluslararası sistemin kurulmasına gayret edeceğiz. Bu katliamla ilgili, Srebrenitsa ile ilgili Hollandalı 300 askerin, Hollanda yüksek yargısı tarafından suçlu bulunması, evet bir miktar içimizi ferahlatmıştır ama yeterli değildir. Dolayısıyla Srebrenitsa’nın sonuna kadar gidilmesi gerekiyor. Buradaki bütün suçluların bütün yönleriyle ortaya konulması gerekiyor.”
“Bosna’nın bütün acılarını kendi milli acılarımız olarak kabul ediyoruz”
Genç ve güçlü Bosna Hersek Cumhuriyeti’nin, kendisini yeni bir kin ve yeni bir nefret dalgası üzerine inşa etmeyeceğini söyleyen Kurtulmuş, “Biz Srebrenitsa’da kinleri, nefretleri taze tutalım diye Srebrenitsa’yı konuşmuyoruz ama Srebrenitsa’dan ders çıkarılmadığı takdirde önümüzde çok fazla Srebrenitsa tehlikelerinin, tehditlerinin olduğunun da bilinmesini arzu ediyoruz." dedi.
Bosna Hersek'in özgür bir ülke olarak ayağa kalktığını anlatan Kurtulmuş, Türkiye'nin desteğini dile getirdi. "Biz Türkiye olarak Bosna Hersek’i kendi parçamız olarak görüyoruz." diyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Srebrenitsa’da, Mostar’da ya da herhangi bir Boşnak kardeşimizin içi acırsa, gönlü burkulursa İstanbul’da da Bursa’da da Edirne’de de milletimizin kalbi acır, içi burkulur, burnu sızlar. Onun için Bosna’nın bütün acılarını kendi milli acılarımız olarak kabul ediyoruz. Bütün şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Bosna’da yaşanan trajedilerin gün yüzüne çıkarılması için gayret sarf edenleri, destek verenleri tebrik ediyor, teşekkür ediyoruz. Srebrenitsa anneleri başta olmak üzere bir kez daha bütün Srebrenitsa kurbanlarının, şehitlerinin ailelerine başsağlığı diliyoruz, acılarını paylaşıyoruz. Bosna Hersek’in unutulmaz lideri Aliya İzzetbegoviç’in manevi hatırası önünde de bir kere daha saygıyla eğiliyor, Bosna’nın özgür bir millet olarak içindeki farklı bütün unsurlarıyla birlikte kıyamete kadar başı dik, özgür ve bağımsız bir ülke olarak yaşaması için dua ve temennilerde bulunuyoruz.”
Muhabir: Ali Kemal Akan
dikGAZETE.com