Güneşsiz ortamda mikropların daha hızlı ürediğini ifade eden uzmanlar, havaların soğumaya başlamasıyla vücut direncinin de düştüğüne dikkat çekerek dikkatli olunmasını istediler.
Güneşin azalması ve günlerin kısalmaya başlamasıyla insanlarda yorgunluk ve depresif bir durum ortaya çıkabileceğini belirten uzmanlar, havasız ortamlarda mikrobun hava yolu ile daha hızlı bulaşmasına yol açtığını söyledi. Havaların soğumaya başlamasıyla birlikte vücut direncinde düşme meydana geldiğini ifade eden Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Fulya Gürkan, ayrıca güneşsiz ortamda mikropların daha çabuk çoğaldığını söyledi.
Gürkan, “Günümüzün çoğunu okul, kreş, iş yeri gibi kapalı yerlerde daha uzun süre kalmaya başlayacağız. Buraların iyi havalandırılmaması mikropların birbirimize hava yoluyla daha kolay bulaşmasına yol açma muhtemellığı çok yüksek. Yine sigara içmek veya sigara dumanına maruz kalmak, yetersiz ve dengesiz beslenme, uykusuzluk, aşırı yorgunluk da vücut direncinin düşmesine dolayısıyla da kolay hasta olmamıza sebep oluyor” dedi.
“SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONUNA ANTİBİYOTİK ÇARE DEĞİL”
Solunum yolu enfeksiyonlarının birçok sebebi olduğuna dikkat çeken Gürkan, “Konuşma veya hapşırma sırasında havaya saçılan damlacıkların başkası tarafından vücuda alınması, hasta kişilerle el sıkışma, sarılma ve öpme sırasında bulaşmaktadırlar. Solunum yolu enfeksiyonları yüzde 80 oranında virüslerle kalanı da bakteriler nedeniyle oluşmaktadır.
Virüsler antibiyotiklerle öldürülemezler. Bu yüzden de her solunum yolu enfeksiyonunda antibiyotik kullanmak gereksizidir. Üst solunum yolu enfeksiyonları, nezle, grip, farenjit, sinüzit, larenjit gibi rahatsızlıklardır. Bronşit, bronşit, zatürre ve verem gibi rahatsızlıklar ise alt solunum yolu enfeksiyonlardır” dedi.
“ÖLÜMLE SONUÇLANABİLECEK BİR RAHATSIZLIK”
Solunum yolu enfeksiyonlarında burun akıntısı ve tıkanıklığı, ateş yüksekliği, öksürük, balgam, hapşırık, başağrısı, geniz akıntısı, boğaz ağrısı, iştahsızlık, göğüs ve kas ağrıları gibi şikayetler olabileceğini belirten Gürkan, “Tedavide sigara dumanı olmayan bir ortamda istirahat, bol sıvı alımı, burun şikayetleri için damla, ağrı kesici ve ateş düşürücüler gibi şikayetlere yönelik tedavi yapılır.
Antibiyotik kullanımı gereksizdir. Eğer bakteriyel bir enfeksiyon eklendiyse doktor tarafından antibiyotik ilavesi yapılabilir. Bazı tedavi edilmeyen solunum yolu enfeksiyonları özellikler bağışıklık sistemi düşük kişilerde zatürreye ilerleyebilir, hatta ölüme neden olabilir” dedi.
ENFEKSİYONDAN KORUNMAK İÇİN İLK ÖNCELİK...
Solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak için sigara içmek ve içilen ortamdan uzak durmaya dikkat edilmesinin ilk öncelik olduğunu belirten Gürkan, şunları kaydetti:
“Kalabalık ve kapalı ortamlara, iyi havalandırılmayan yerlere mümkün oldukça girmeyelim. Vücut direncimizi yüksek tutmak için dengeli beslenmek, bol sıvı almak, yeterli uyku uyumak, spor yapmak, güneş ışığından faydalanmak gerekiyor.
Hasta kişilerle temasta bulunmaktan kaçınmak gerekiyor. Ellerimizi sık sık ve sabunla yıkamak, sabun veya suyun olmadığı zamanlarda el dezenfektanları kullanmak.
Mikropların bulaşma riski yüksek yerler, kapı kolları, merdiven korkulukları, otobüs tutaçları gibi yüzeylere mümkün oldukça tutunmamak, tutunduysak elimizi yüzümüze götürmemek ve elimizi hemen temizlemek.
Bu mikropların bulaşma riski yüksek olan yerlerin dezenfektanlarla sık sık silinmesi ve tabii ki riskli kişilerin grip aşılarını ve zatürre aşılarını yaptırmak çok önemli.”
