USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Siyaset

'Sistemin parçası olmayacağız'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, uyum yasalarına ilişkin, "Tek adam rejimini yerleştirmeye dönük, mevcut gayrimeşru anayasanın getirdiği güçleri tek elde toplamaya dönük sistemin parçası olmayacağız." dedi.

'Sistemin parçası olmayacağız'
04-10-2017 21:37
Google News

ANKARA

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, uyum yasaları ile ilgili olarak, "Biz, Türkiye'de gayrimeşru, mühürsüz anayasa da olsa yürürlüğe giren anayasadan kaynaklanan zorunlu uygulamaya dönük teknik değişikliklere uygun zeminlerde düşüncelerimizi bildireceğiz ancak tek adam rejimini tahkim etmeye, yerleştirmeye dönük, mevcut gayrimeşru anayasanın getirdiği güçleri tek elde toplamaya dönük sistemin parçası olmayacağız." dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.

Toplantı sürerken açıklamada bulunan Tezcan, sözlerine Hakkari'de şehit düşen 4 askere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralananlara ise acil şifalar dileyerek başladı.

Teröre karşı "amasız, fakatsız" bir ortak duruş gösterilmesi gerektiğini ifade eden Tezcan, teröre karşı atılacak ciddi adımlara destek vereceklerini vurguladı.

"20 Temmuz darbesinin infaz memurluğu"

Mahkeme tarafından kabul edilen Sözcü gazetesi iddianamesini gösteren Tezcan, "Sözcü iddianamesi, Türk yargısının utanç belgesidir. Rejimin utanç belgesidir. Buna iddianame demek mümkün değil. 73 sayfa, üçte ikisi FETÖ nasıl örgütlenmiş, devlete nasıl girmiş onu anlatıyor. Sözcü ile ilgisi yok ama onu devlete kimin yerleştirdiğine ilişkin tek bir kelime yok." ifadesini kullandı.

İddianameyi hazırlayan savcılara seslenen Tezcan, "Bu iddianame algı operasyonu değil mi? Bu iddianame iktidara muhalif olan ve FETÖ'ye karşı olduğu ayan beyan belli olan kişilerin, iktidara muhalif olduğu için FETÖ'cü diye iftira atıldığı bir algı operasyonu değil mi? Yarın sizinle ilgili birileri çıkıp da muhalifleri FETÖ'cü göstermek üzere algı operasyonu yaparak, 20 Temmuz darbesine iştirak ettiler diye bir başka savcı iddianame düzenlerse ne yapacaksınız?" dedi.

"Bu yapılan savcılık değil, 20 Temmuz darbesinin infaz memurluğu." diyen Tezcan, Sözcü davasının bir terör örgütü davası olmadığını, bunun Türkiye'de yargının namus ve vicdan davasına dönüştüğünü söyledi.

"Bugünün savcılarına ve hakimlerine sesleniyorum; Bugünün Zekeriya Öz'leri olmayın. Bugünün Zekeriya Öz'leri nerede, ne halde, bakın, ibret alın. Hukukçu, Cumhuriyet Savcısı olun, Cumhuriyetin hakimi olun." ifadesini kullanan Tezcan, şunları kaydetti:

"İktidara da bir çift sözüm var; AK Parti Genel Başkanı başta olmak üzere tamamına, yukarıdan aşağıya, hiç öyle oturduğunuz yerde elinizi ovuşturmayın. Bu iddianamelere, iftiralara bakarak, 'Ne güzel bizim muhaliflerimizin başına bunlar geliyor.' diye elinizi ovuşturmayın. Eğer burada yazanlarla, Sözcü gibi FETÖ'ye karşı olduğu tescilli olan bir gazeteye FETÖ'cülük yapıştırılabiliyorsa zinhar sizin kurtuluşunuz yoktur. O zaman sizin hakkınızda çok kolay, hiçbir delil toplamaya gerek olmadan '15 Temmuz darbesini planladılar.' diye iddianame düzenlemek mümkündür. Bu yoldan gidiliyorsa, sizin için ayrıca delil toplamaya bile gerek kalmadan '15 Temmuz darbesini düzenlediler.' diye iddianame düzenlemek işten bile değildir. Onun için elinizi ovuşturmayın. Hukukun hakim olacağı bir Türkiye peşinde koşun. Yarın kime, ne olacağını kimse bilmiyor."

"Korkuyor musunuz"

Anayasa Mahkemesinin, CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu hakkında karar vermediğini belirten Tezcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Anayasa Mahkemesi Başkanına sesleniyorum; Niye karar vermiyorsunuz? Sizin bu işin 'habercilik olduğuna' ilişkin bir kararınız var, MİT tırlarıyla ilgili. Bir başka kararınız var, 'Milletvekillerinin yeri yasama meclisidir, tutuklanamazlar hüküm kesinleşinceye kadar.' diyorsunuz. İki karar önünüzde dururken niye Berberoğlu'nun açtığı davayı gündeminize alıp karar vermiyorsunuz? Korkuyor musunuz?

Bu korku sadece Berberoğlu'nun haksız yere hapis yatmasına değil, onun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaat etmesinin yolunu da kapatıyor. Bir mağdurun hakkını bloke etmek Anayasa Mahkemesi gibi bir mahkemeye yakışıyor mu?"

"Ümmetin lideri peygamberlerdir"

Türkiye'nin OHAL rejiminden çıkması gerektiğini söyleyen Tezcan, Parlamentonun önündeki en önemli görevin, öncelikle bu olduğunu söyledi.

Uyum yasalarının TBMM'ye geleceğini belirten Tezcan, "Biz,Türkiye'de gayrimeşru, mühürsüz anayasa da olsa yürürlüğe giren anayasadan kaynaklanan zorunlu uygulamaya dönük teknik değişikliklere uygun zeminlerde düşüncelerimizi bildireceğiz ancak tek adam rejimini tahkim etmeye, yerleştirmeye dönük, mevcut gayrimeşru anayasanın getirdiği güçleri tek elde toplamaya dönük sistemin parçası olmayacağız." diye konuştu.

Tezcan, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. "İstifa edeceği iddia edilen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, bir gazeteye yaptığı açıklamada 'Erdoğan sadece Türkiye'nin değil, ümmetin lideri.' dedi. Bu sözlere bir yorumunuz olur mu?" şeklindeki soru üzerine Tezcan, ümmetin liderinin peygamberler olduğunu söyledi.

"Davet gelmedi henüz"

Tezcan, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Irak konusunda Bahçeli'yi Külliye'ye davet etti. Sayın Kılıçdaroğlu'na da bir davet var mı?" sorusuna "Davet gelmedi henüz. Davet gelirse Sayın Genel Başkanımız karar verecektir ne yapacağına ama bizim bildiğimiz bir şey var, hala hükümet sorumluluğu Başbakanda. Yani şu anda henüz gayrimeşru anayasanın hükümete ilişkin maddeleri yürürlüğe girmedi." yanıtını verdi.

Muhabir: Mehmet Tosun

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ