Futbolda şike soruşturmasında usulsüzlükler yapıldığına ilişkin 108 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, şike soruşturmasının Zaman Gazetesinde yapılan bir toplantıda planlandığı anlatılarak, bu toplantıya katılan gizli tanık “Güneş’in” ifadesine yer verildi.
Bu toplantılardan birinde Şerif Ali Tekalan’ın toplantıya katılanlara,“Radyomuz var, televizyonumuz var, gazetemiz, derneklerimiz var. Her alanda varız ama neden futbolda yokuz? Bu büyük bir eksiklik” dediğini kaydeden gizli tanık Güneş, “Tekalan, Berlusconi’nin geçmişte mafya olmasına rağmen, futbolun popülaritesi sayesinde, onun geçmişini silerek Başbakan olduğunu söyledi” dedi.
Gizli tanık Güneş’in ifadesinde İlhan İşbilen’in de toplantıda, “Bu yapılanın bizim tarafımızdan yapıldığını kamuoyu söyleyecektir. Bunu da cemaat yaptırdı diye bir savunma geliştirecektir. Bu da bizim aleyhimize olabilir. Bunun önlemini almak gerekir. Biz daha önceden Balyoz ve Ergenekon operasyonlarında hakimi veya savcıyı ayaklarına yollamamıza rağmen alamıyorduk. Şimdi paşayı, benim çaycım kulağından tutup getirebiliyor. Onları da rahatlıkla yapabiliriz” şeklinde konuştuğunu anlattı.
Şikayetçi olarak iddianamede yer alan İlhan Yüksel Ekşioğlu’nun ifadesine de yer verildi. Ekşioğlu,3 Temmuz 2011 tarihinde İstanbul’a gelirken Çamlıca gişelerinde polis tarafından gözaltına aldığını belirterek, “Bana ‘Umarım ailenle vedalaşmışsındır. Seni uzun bir hapis hayatı bekliyor’ dediler. Nezarethaneye inerken polis memurlarından bir tanesi bana ‘Aziz'i ver burdan evine git’ dedi. Biz tutuklanıp cezaevine girince aradan zaman geçti. Cezaevi yöneticileri ile tanışınca da onlar bize, ‘Siz sorgudayken sizin kalacağınız koğuşları belirledik’ dediler. Bu da bizim daha sorgumuz yapılmadan tutuklanacağımızın belli olduğunu göstermektedir” şeklinde konuştu.
Hakim Mehmet Ekinci’nin ağabeyi İbrahim Ekşioğlu aracılığıyla kendisine haber gönderdiğini belirten Ekşioğlu, Ekici benim için ‘İlhan bey suçlamaları kabul etsin. Aziz Yıldırım'ın şike yaptığını söylesin. Akşam evinde’ diye haber göndermişti. Bu şekilde haberleri başkaları vasıtasıyla da gönderdi. ‘Böyle bir şey söyleyip tahliye olmaktansa cezaevinde kalmayı tercih ederim. Bunu da aynen böyle Mehmet Ekinci’ye söyle dedim’ dedi.
Ekşioğlu, Trabzonspor'un avukatlığını Halil İbrahim Koca adlı kişinin yaptığını belirten Ekşioğlu, “Bu avukatın emniyet müdürlüğünün kadrolu danışmanı olduğunu biliyorum. Bu kişinin polis akademisinde ders verdiğini duydum. Aynı zamanda da cemaat ile bağlantılı olduğunu gazetelerden okudum. Buradan da tahmin ediyorum ki cemaat kendi avukatları vasıtası ile hem para kazandı, hem de diğer insanları mağdur etti” dedi.
Ekşioğlu, tahliye olduktan sonra ailesiyle gittiği tatilden dönüşte aynı uçakta hakim Mehmet Ekici ile karşılaştıklarını söyleyerek “Göz göze geldik. Bana selam verdi ve oturdu. ‘Biz seni çok sevmiştik. Sen aile yapınla birlikte bizi etkilemiştin. Biz sana çok üzüldük. Ama dediklerimi yapsaydın bu kadar tutuklu kalmazdın’ dedi. ‘Ne yapacaktım’ diye sorduğumda ‘Bizim derdimiz Aziz Yıldırım’dı. Sen değildin’ dedi. Beni mağdur edenlerin hepsinden şikayetçiyim" ifadelerini kullandı.
Şike davası sanıklarından Ahmet Çelebi, cezaevinde tutuklu bulunduğu süreçte, firari şüpheli avukat Cemalettin Mutlu’nun kendisini ziyarete geldiğini söyledi. Mutlu’nun kendisine, “Ben Mutlu Ekizoğlu ile Nazmi Ardıç'ın da avukatıyım. Seni tahliye ettiririm. Ancak sen Aziz Yıldırım aleyhine beyanda bulunacaksın. Ne söyleyeceğini ben sana bir dilekçe halinde getireceğim, yılbaşını evde geçirirsin arslanım” dediğini kaydeden Çelebi, “Ben de kendisini kimin gönderdiğini sordum. Bana, ‘Ağabeyin olan Mehmet Besim Çelebi tarafından geliyorum’ dedi. Ben de gelen avukata ‘O zaman ağabeyim gelsin onunla konuşalım’ dedim. Bir daha da gelmedi” dedi.