Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, G-20 zirvesi kapsamında üst düzeyde güvenlik tedbirleri alındığını belirterek, "Herhangi bir güvenlik zaafı öngörmüyoruz. Siber güvenlikten fiziki güvenliğe kadar her alanda gerekli tedbirleri almış bulunuyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, dönem başkanlığını üstlenen Türkiye’nin ev sahipliğinde, 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya’da düzenlenecek G-20 liderler zirvesiyle ilgili Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde basın toplantısı düzenledi.
Açıklamalarının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kalın, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşme ne zaman olacak ve üçlü bir zirve söz konusu mu?" sorusuna, "Cumhurbaşkanımızın hemen hemen bütün liderlerle ikili görüşmeleri olacak ama zaman elverdiği ölçüde. ABD, Arjantin, Avustralya, Çin, Endonezya, Fransa, Güney Afrika, Hindistan, İtalya, İngiltere, Japonya, Kore, Rusya, Suudi Arabistan, Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere zirveye katılan hemen hemen bütün ülke liderleriyle Cumhurbaşkanımızın görüşmeleri olacak. Zirveye davetli ülkeler bulunuyor. İspanya, Azerbaycan ve ASEAN dönem başkanı olması itibarıyla Malezya, aynı şekilde Singapur, Afrika Birliği, Senegal... Bütün bu ülke liderleriyle Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu taleplerinde bulundular. Aynı şekilde Birleşmiş Milletler, IMF, Dünya Bankası gibi uluslararası kurum ve kuruluşların başkanları da bu zirveye katılıyorlar. Programımız elverdiği ölçüde ikili görüşmeleri yapmaya çalışacağız" karşılığını verdi.
"SURİYE KONUSU ETRAFLI ŞEKİLDE ELE ALINACAK"
"Suriye krizine ilişkin son günlerde özellikle ABD’nin PYD’ye silah yardımı açıklamasının ardından iki ülkenin ortak bir operasyon yapacağı ifade ediliyor. Cerablus’ta büyük bir operasyon yapılacağı söyleniyor. Bu operasyon söz konusu olabilir mi?" sorusuna Kalın, "Suriye konusu ve diğer meseleler orada etraflı bir şekilde ele alınacak. Ben liderlerin 4 gün sonra yapacağı görüşmeyle ilgili şimdiden bir takım şeyler söyleyip spekülasyonlara sebep olmak istemem. Ama bu konuları hem liderlerin akşam yemeğinde hem de ikili görüşmelerde etraflı bir şekilde ele alınacağını söyleyebilirim" yanıtını verdi.
"SADECE ARJANTİN DEVLET BAŞKANI İLE İLGİLİ BELİRSİZLİK VAR"
Kalın, bir gazetecinin "Zirveye katılamayacak ülke olacak mı?" sorusu üzerine "Bize gelen bilgilere göre bir tek Arjantin Devlet Başkanı ile ilgili bir belirsizlik var. Teyit edip etmediğini arkadaşlarımız bugün öğreniyorlar. Zira orada yakında yapılacak seçimlerden dolayı bir programlama yapıyorlar. Ama bize gelen şu andaki bilgi itibarıyla katılacağını varsayıyoruz. Dediğim gibi kendi ülkesinde zirveden 4-5 gün sonra yapılacak seçimlerden sonra katılmama durumu olabilir dendi ama bugün-yarın onu da teyit ederiz. Diğer bütün liderler katılıyor" dedi.
"SONUÇ BİLDİRGESİ SHERPALAR ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLÜYOR"
"Birinci günün akşam yemeğinde özellikle Suriye, göç ve terör konularının ele alınacağını biliyoruz. Liderlerin bu toplantısının ardından bir bildiri yayınlanacak mı? Türkiye bu süreçte PYD konusunu vurgulamayı düşünüyor mu?" sorusuna ise Kalın, "Her G-20 zirvesinden sonra bir sonuç bildirisi yayınlanıyor ve bu ortak bildiri olarak yayınlanıyor. Burada göç, terör meselesi ve diğer konular yansıtılacak. Çok spesifik olarak bu tür bildirgelere, çok detaylı konuları yazmak mümkün olmayabilir. Çok işlevsel de olmayabilir. İkili görüşmelerde bu konuların ele alınıp detaylandırılması ve bir takım kararların alınması daha isabetli olacaktır. Ama şu anda bir G-20 sonuç bildirgesiyle ilgili bir çalışma da bütün ülkelerin ortak katılımıyla sherpalar üzerinden yürütülüyor. Ekonomi gündemi, küresel kalkınma, iklim değişikliği, terör ve diğer konular bildirgeye bir şekilde yansıyacak ama bu son ana kadar devam eden bir çalışmadır. İnşallah onu hep beraber 16’sı öğleden sonra Pazar günü nihai bildirge elimize geçtiğinde görürüz" karşılığını verdi.
"GEZME, GÖRME YOK, PROGRAM ÇOK YOĞUN"
G-20 zirvesi akşamı bir konser verileceğini hatırlatılarak, "Antalya’da liderlerin ikili temaslar ve oturumlar dışında nasıl bir programı olacak? Gezme, görme açısında planlanan bir şeyler var mı?" sorusuna Kalın, "Liderler açısında pek gezme, görme yok. Program çok yoğun. 2 gün boyunca burada yoğun bir şekilde bu konular üzerinde görüşmelerde bulunacaklar. Bildiğim kadarıyla zirveye katılacak olan misafir devlet başkanlarının eşlerinin bir takım kültürel programları olacak. Tabii ki bir kültür boyutu olacak, bir takım hazırlıklar yapılıyor. Yani Türk kültürünün, sanatının, müziğinin en rafine örneklerini sergileyecek arkadaşlarımız. Türk musikisinden ebruya, dokuma sanatından minyatüre kadar çok farklı alanlarda bir takım hazırlıklar yapıldığını biliyorum. Tabii ki misafirlerimizi Antalya’da ağırlayınca bu güzellikleri sunmak da gayet doğaldır. Antalya şehrimizin de bu noktada hem tanınması hem de ülkemizin tanınması anlamında G-20 zirvesini çok önemsiyoruz. Orada da bir takım kültürel etkinliklerle bu yoğun, kesif resmi gündemi biraz hafifletmek, renklendirmek ve kültürümüzün belli başlı unsurlarını tanıtmak için bir takım faaliyetler olacak" yanıtını verdi.
ÜST DÜZEYDE GÜVENLİK TEDBİRİ
Antalya’da geçen hafta terör örgütü IŞİD’e yönelik operasyonlar yapıldığı anımsatılarak, "Güvenlik konusunda bilgi verir misiniz? Protestoların da olacağı beklentisi var. Zirveye ilişkin nasıl bir güvenlik konsepti yapılacak?" sorusu üzerine Kalın, "Dünyanın önde gelen 20 ülkesi, diğer heyetler ve ülkelerle beraber düşündüğünüzde yaklaşık 35-36 heyet ve devlet başkanı burada olacaklar. Tabii ki bununla ilgili üst düzeyde güvenlik tedbirleri alınmış bulunuyor. Biz İnşallah herhangi bir güvenlik zaafı öngörmüyoruz. Bunun olmaması için İçişleri Bakanlığımız, ilgili bütün güvenlik birimlerimiz, Cumhurbaşkanlığımız Koruma Daire Başkanlığı da dahil olmak üzere sahada yoğun bir çalışma yürütüyorlar. Ben de bizzat kendim geçen hafta gittim, Antalya’da yerinde incelemeler yaptık, brifinglerimiz aldık. Sayın Cumhurbaşkanımız da aynı şekilde gidip yerinde incelemelerde bulunacak. Güvenlik noktasında ülkelerle görüşmek suretiyle elbette gerekli bütün tedbirler alındı. Antalya’nın Belek ilçesinde son derece güzel ve güvenli bir bölgede bu zirveyi en başarılı şekilde yapacağımızı umut ediyoruz. Bunun ilgili bölgede, yerelde gerek Serik civarında gerekli tedbirler alındı. Siber güvenlikten fiziki güvenliğe kadar her alanda gerekli tedbirleri almış bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
"CUMHURBAŞKANIMIZ 14 KASIM’DA GELEN LİDERLERE AKŞAM YEMEĞİ VERECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 14’ünde İstanbul’da Japonya Başbakanı Şinzo Abe’yle yapacağı görüşme dışında aynı gün Antalya’da yapacağı bir görüşme olup olmadığının sorulması üzerine Kalın, "Japon Başbakanıyla görüşmelerimiz 13’ünde olacak. Şu anda İstanbul olarak planlanıyor. 14’ünde yoğun bir ikili görüşme trafiği başlayacak. Çünkü 15-16 Kasım çok yoğun olduğu için program, Sayın Cumhurbaşkanımız da zirveye ve oturumlara başkanlık ettiği için ikili görüşmeleri mümkün olduğunca 14’ü ve 16 öğleden sonrasına yerleştirmeye çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın 14’ü akşamı gelen liderlere eşleriyle beraber bir akşam yemeği de olacak. Bazı liderler 15’i sabahı geliyor olacak, bazıları 14’ü geç vakitte geliyor olacak. 14’ünde öğleden sonra Antalya’ya intikal etmiş olan liderler ve eşlerine Sayın Cumhurbaşkanımız bir akşam yemeği verecekler" ifadelerini kullandı.
"13 VEYA 14 KASIM’DA VİYANA’DA ÜÇÜNCÜ SURİYE TOPLANTISI YAPILACAK"
"Antalya’da Viyana Toplantısı’na benzer bir beklentiniz, amacınız var mı? Cerablus’ta hangi güçler savaşabilir ve Suriye rejimine karşı onları kim koruyabilir, ABD ve Türkiye ortak operasyon yapsa bile?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Bu konular gündeme gelecek. Suriye, sınır güvenliği, DAİŞ’le mücadele konusunda bizim tavırlarımız belli. Bu pozisyonumuz G-20 zirvesi boyunca liderlerle paylaşılacak. Viyana sürecini önemsiyoruz. Dörtlü olarak Türkiye, Suudi Arabistan, ABD ve Rusya arasında yürütülen Suriye müzakereleri bizim için son derece önemli ama İkinci Viyana Toplantısı’nda gördüğümüz tablo da bizim için sevindirici. Yani ilgili bütün paydaşların masada olması, buna İran dahil, Ürdün dahil, diğer ülkeler de dahil olmak üzere bizim için önem arz ediyor. Biz bu süreci destekliyoruz. Zaten zirveden bir gün önce ya 13’ü ya da 14’ünde Viyana’da bir üçüncü toplantı da yapılacak. Tabii ki orada Dışişleri Bakanları yaptıkları görüşmelerin neticelerini de gelip Sayın Cumhurbaşkanımıza da arz edecekler. 14-15-16’sında yapacağımız müzakerelerde o görüşmelerin neticelerini de dikkate alarak bir değerlendirme yapacağız. ’G-20’de Antalya’da Suriye meselesini çözeceğiz’ diye bir beklenti içine kimse girmesin. Ana gündemimiz G-20’nin kendi küresel ekonomi gündemidir. Ama ekonomiyle siyaset, küresel ekonomik gelişmelerle, küresel siyasi gelişmeler iç içe olduğu için bunları birbirinden ayrı düşünmemiz de mümkün değil. İster istemez bu sıcak siyasi konular da orada ele alınacak. Umarız bütün liderlerin bir araya geldiği bu zirvede küresel sorunlara küresel bir takım cevaplar, çözümler üretme imkanımız da olacaktır."
"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 16 KASIM SAAT 15.30’DA BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYECEK"
"G-20 ülkelerinin bazılarının başkanlık ve yarı başkanlıkla yürütüldüğünü söylüyor. Gayri resmi görüşmelerde bu sistemlerin Türkiye açısında görüşülmesi, G-20’de mümkün olabilir mi?" sorusuna Kalın ise şöyle yanıt verdi:
"Tekrar G-20 gündemini hatırlatayım arkadaşlar. Sürdürülebilir kalkınma, kapsayıcılık, istihdam yaratma. Şu anda bizim birinci gündemimiz G-20’yle ilgili bunlar. Gayretleriniz için teşekkür ediyorum ama bu hafta bizim yoğunluğumuz G-20 meselesi olacak. Çünkü kurulduğundan beri biz G-20’nin her toplantısına katıldık. Son yıllarda da liderler seviyesinde yapılıyor ve biz ilk defa ev sahipliği yapıyoruz. Ev sahipliğini en iyi şekilde yapmak bütün birimlerimiz seferber olmuş durumda. Lojistiğinden güvenliğine, içeriğinden misafirlerin ağırlanmasına, çıkacak sonuçlardan nihai bildirgeye kadar bütün alanlarda biz iyi ev sahipliği yapma gayreti içerisindeyiz. Şimdiden G-20’nin gündemine bir şeyleri buradan dahil etmeye kalkmak doğru olmaz. O yüzden liderler ne konuşacaklarını kendileri biliyorlar. Zaten 15-16’sında o görüşmeler yapıldığı zaman Sayın Cumhurbaşkanımızın 16’sında saat 15.30’da planlanan basın toplantısında bütün bu süreci değerlendiren mülahazaları hep birlikte dinleyeceğiz. Ama bunun dışında başka gelişmeler olursa elbette bunları hep birlikte takip edeceğiz."
İkili görüşmelerin yetişmemesi durumunda bazı görüşmelerin 17 Kasım’da yapılabileceğini belirten Kalın, bazı devlet başkanlarının 17 Kasım’a kalma yönünde teklifi olduğunu açıkladı. Kalın, bu duruma görüşme trafiğine göre karar verileceğini kaydetti.
(İHA)
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, dönem başkanlığını üstlenen Türkiye’nin ev sahipliğinde, 15-16 Kasım tarihlerinde Antalya’da düzenlenecek G-20 liderler zirvesiyle ilgili Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde basın toplantısı düzenledi.
Açıklamalarının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Kalın, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Barack Obama ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki görüşme ne zaman olacak ve üçlü bir zirve söz konusu mu?" sorusuna, "Cumhurbaşkanımızın hemen hemen bütün liderlerle ikili görüşmeleri olacak ama zaman elverdiği ölçüde. ABD, Arjantin, Avustralya, Çin, Endonezya, Fransa, Güney Afrika, Hindistan, İtalya, İngiltere, Japonya, Kore, Rusya, Suudi Arabistan, Avrupa Birliği (AB) başta olmak üzere zirveye katılan hemen hemen bütün ülke liderleriyle Cumhurbaşkanımızın görüşmeleri olacak. Zirveye davetli ülkeler bulunuyor. İspanya, Azerbaycan ve ASEAN dönem başkanı olması itibarıyla Malezya, aynı şekilde Singapur, Afrika Birliği, Senegal... Bütün bu ülke liderleriyle Sayın Cumhurbaşkanımızdan randevu taleplerinde bulundular. Aynı şekilde Birleşmiş Milletler, IMF, Dünya Bankası gibi uluslararası kurum ve kuruluşların başkanları da bu zirveye katılıyorlar. Programımız elverdiği ölçüde ikili görüşmeleri yapmaya çalışacağız" karşılığını verdi.
"SURİYE KONUSU ETRAFLI ŞEKİLDE ELE ALINACAK"
"Suriye krizine ilişkin son günlerde özellikle ABD’nin PYD’ye silah yardımı açıklamasının ardından iki ülkenin ortak bir operasyon yapacağı ifade ediliyor. Cerablus’ta büyük bir operasyon yapılacağı söyleniyor. Bu operasyon söz konusu olabilir mi?" sorusuna Kalın, "Suriye konusu ve diğer meseleler orada etraflı bir şekilde ele alınacak. Ben liderlerin 4 gün sonra yapacağı görüşmeyle ilgili şimdiden bir takım şeyler söyleyip spekülasyonlara sebep olmak istemem. Ama bu konuları hem liderlerin akşam yemeğinde hem de ikili görüşmelerde etraflı bir şekilde ele alınacağını söyleyebilirim" yanıtını verdi.
"SADECE ARJANTİN DEVLET BAŞKANI İLE İLGİLİ BELİRSİZLİK VAR"
Kalın, bir gazetecinin "Zirveye katılamayacak ülke olacak mı?" sorusu üzerine "Bize gelen bilgilere göre bir tek Arjantin Devlet Başkanı ile ilgili bir belirsizlik var. Teyit edip etmediğini arkadaşlarımız bugün öğreniyorlar. Zira orada yakında yapılacak seçimlerden dolayı bir programlama yapıyorlar. Ama bize gelen şu andaki bilgi itibarıyla katılacağını varsayıyoruz. Dediğim gibi kendi ülkesinde zirveden 4-5 gün sonra yapılacak seçimlerden sonra katılmama durumu olabilir dendi ama bugün-yarın onu da teyit ederiz. Diğer bütün liderler katılıyor" dedi.
"SONUÇ BİLDİRGESİ SHERPALAR ÜZERİNDEN YÜRÜTÜLÜYOR"
"Birinci günün akşam yemeğinde özellikle Suriye, göç ve terör konularının ele alınacağını biliyoruz. Liderlerin bu toplantısının ardından bir bildiri yayınlanacak mı? Türkiye bu süreçte PYD konusunu vurgulamayı düşünüyor mu?" sorusuna ise Kalın, "Her G-20 zirvesinden sonra bir sonuç bildirisi yayınlanıyor ve bu ortak bildiri olarak yayınlanıyor. Burada göç, terör meselesi ve diğer konular yansıtılacak. Çok spesifik olarak bu tür bildirgelere, çok detaylı konuları yazmak mümkün olmayabilir. Çok işlevsel de olmayabilir. İkili görüşmelerde bu konuların ele alınıp detaylandırılması ve bir takım kararların alınması daha isabetli olacaktır. Ama şu anda bir G-20 sonuç bildirgesiyle ilgili bir çalışma da bütün ülkelerin ortak katılımıyla sherpalar üzerinden yürütülüyor. Ekonomi gündemi, küresel kalkınma, iklim değişikliği, terör ve diğer konular bildirgeye bir şekilde yansıyacak ama bu son ana kadar devam eden bir çalışmadır. İnşallah onu hep beraber 16’sı öğleden sonra Pazar günü nihai bildirge elimize geçtiğinde görürüz" karşılığını verdi.
"GEZME, GÖRME YOK, PROGRAM ÇOK YOĞUN"
G-20 zirvesi akşamı bir konser verileceğini hatırlatılarak, "Antalya’da liderlerin ikili temaslar ve oturumlar dışında nasıl bir programı olacak? Gezme, görme açısında planlanan bir şeyler var mı?" sorusuna Kalın, "Liderler açısında pek gezme, görme yok. Program çok yoğun. 2 gün boyunca burada yoğun bir şekilde bu konular üzerinde görüşmelerde bulunacaklar. Bildiğim kadarıyla zirveye katılacak olan misafir devlet başkanlarının eşlerinin bir takım kültürel programları olacak. Tabii ki bir kültür boyutu olacak, bir takım hazırlıklar yapılıyor. Yani Türk kültürünün, sanatının, müziğinin en rafine örneklerini sergileyecek arkadaşlarımız. Türk musikisinden ebruya, dokuma sanatından minyatüre kadar çok farklı alanlarda bir takım hazırlıklar yapıldığını biliyorum. Tabii ki misafirlerimizi Antalya’da ağırlayınca bu güzellikleri sunmak da gayet doğaldır. Antalya şehrimizin de bu noktada hem tanınması hem de ülkemizin tanınması anlamında G-20 zirvesini çok önemsiyoruz. Orada da bir takım kültürel etkinliklerle bu yoğun, kesif resmi gündemi biraz hafifletmek, renklendirmek ve kültürümüzün belli başlı unsurlarını tanıtmak için bir takım faaliyetler olacak" yanıtını verdi.
ÜST DÜZEYDE GÜVENLİK TEDBİRİ
Antalya’da geçen hafta terör örgütü IŞİD’e yönelik operasyonlar yapıldığı anımsatılarak, "Güvenlik konusunda bilgi verir misiniz? Protestoların da olacağı beklentisi var. Zirveye ilişkin nasıl bir güvenlik konsepti yapılacak?" sorusu üzerine Kalın, "Dünyanın önde gelen 20 ülkesi, diğer heyetler ve ülkelerle beraber düşündüğünüzde yaklaşık 35-36 heyet ve devlet başkanı burada olacaklar. Tabii ki bununla ilgili üst düzeyde güvenlik tedbirleri alınmış bulunuyor. Biz İnşallah herhangi bir güvenlik zaafı öngörmüyoruz. Bunun olmaması için İçişleri Bakanlığımız, ilgili bütün güvenlik birimlerimiz, Cumhurbaşkanlığımız Koruma Daire Başkanlığı da dahil olmak üzere sahada yoğun bir çalışma yürütüyorlar. Ben de bizzat kendim geçen hafta gittim, Antalya’da yerinde incelemeler yaptık, brifinglerimiz aldık. Sayın Cumhurbaşkanımız da aynı şekilde gidip yerinde incelemelerde bulunacak. Güvenlik noktasında ülkelerle görüşmek suretiyle elbette gerekli bütün tedbirler alındı. Antalya’nın Belek ilçesinde son derece güzel ve güvenli bir bölgede bu zirveyi en başarılı şekilde yapacağımızı umut ediyoruz. Bunun ilgili bölgede, yerelde gerek Serik civarında gerekli tedbirler alındı. Siber güvenlikten fiziki güvenliğe kadar her alanda gerekli tedbirleri almış bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
"CUMHURBAŞKANIMIZ 14 KASIM’DA GELEN LİDERLERE AKŞAM YEMEĞİ VERECEK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 14’ünde İstanbul’da Japonya Başbakanı Şinzo Abe’yle yapacağı görüşme dışında aynı gün Antalya’da yapacağı bir görüşme olup olmadığının sorulması üzerine Kalın, "Japon Başbakanıyla görüşmelerimiz 13’ünde olacak. Şu anda İstanbul olarak planlanıyor. 14’ünde yoğun bir ikili görüşme trafiği başlayacak. Çünkü 15-16 Kasım çok yoğun olduğu için program, Sayın Cumhurbaşkanımız da zirveye ve oturumlara başkanlık ettiği için ikili görüşmeleri mümkün olduğunca 14’ü ve 16 öğleden sonrasına yerleştirmeye çalışıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın 14’ü akşamı gelen liderlere eşleriyle beraber bir akşam yemeği de olacak. Bazı liderler 15’i sabahı geliyor olacak, bazıları 14’ü geç vakitte geliyor olacak. 14’ünde öğleden sonra Antalya’ya intikal etmiş olan liderler ve eşlerine Sayın Cumhurbaşkanımız bir akşam yemeği verecekler" ifadelerini kullandı.
"13 VEYA 14 KASIM’DA VİYANA’DA ÜÇÜNCÜ SURİYE TOPLANTISI YAPILACAK"
"Antalya’da Viyana Toplantısı’na benzer bir beklentiniz, amacınız var mı? Cerablus’ta hangi güçler savaşabilir ve Suriye rejimine karşı onları kim koruyabilir, ABD ve Türkiye ortak operasyon yapsa bile?" sorusu üzerine şunları kaydetti:
"Bu konular gündeme gelecek. Suriye, sınır güvenliği, DAİŞ’le mücadele konusunda bizim tavırlarımız belli. Bu pozisyonumuz G-20 zirvesi boyunca liderlerle paylaşılacak. Viyana sürecini önemsiyoruz. Dörtlü olarak Türkiye, Suudi Arabistan, ABD ve Rusya arasında yürütülen Suriye müzakereleri bizim için son derece önemli ama İkinci Viyana Toplantısı’nda gördüğümüz tablo da bizim için sevindirici. Yani ilgili bütün paydaşların masada olması, buna İran dahil, Ürdün dahil, diğer ülkeler de dahil olmak üzere bizim için önem arz ediyor. Biz bu süreci destekliyoruz. Zaten zirveden bir gün önce ya 13’ü ya da 14’ünde Viyana’da bir üçüncü toplantı da yapılacak. Tabii ki orada Dışişleri Bakanları yaptıkları görüşmelerin neticelerini de gelip Sayın Cumhurbaşkanımıza da arz edecekler. 14-15-16’sında yapacağımız müzakerelerde o görüşmelerin neticelerini de dikkate alarak bir değerlendirme yapacağız. ’G-20’de Antalya’da Suriye meselesini çözeceğiz’ diye bir beklenti içine kimse girmesin. Ana gündemimiz G-20’nin kendi küresel ekonomi gündemidir. Ama ekonomiyle siyaset, küresel ekonomik gelişmelerle, küresel siyasi gelişmeler iç içe olduğu için bunları birbirinden ayrı düşünmemiz de mümkün değil. İster istemez bu sıcak siyasi konular da orada ele alınacak. Umarız bütün liderlerin bir araya geldiği bu zirvede küresel sorunlara küresel bir takım cevaplar, çözümler üretme imkanımız da olacaktır."
"CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN 16 KASIM SAAT 15.30’DA BASIN TOPLANTISI DÜZENLEYECEK"
"G-20 ülkelerinin bazılarının başkanlık ve yarı başkanlıkla yürütüldüğünü söylüyor. Gayri resmi görüşmelerde bu sistemlerin Türkiye açısında görüşülmesi, G-20’de mümkün olabilir mi?" sorusuna Kalın ise şöyle yanıt verdi:
"Tekrar G-20 gündemini hatırlatayım arkadaşlar. Sürdürülebilir kalkınma, kapsayıcılık, istihdam yaratma. Şu anda bizim birinci gündemimiz G-20’yle ilgili bunlar. Gayretleriniz için teşekkür ediyorum ama bu hafta bizim yoğunluğumuz G-20 meselesi olacak. Çünkü kurulduğundan beri biz G-20’nin her toplantısına katıldık. Son yıllarda da liderler seviyesinde yapılıyor ve biz ilk defa ev sahipliği yapıyoruz. Ev sahipliğini en iyi şekilde yapmak bütün birimlerimiz seferber olmuş durumda. Lojistiğinden güvenliğine, içeriğinden misafirlerin ağırlanmasına, çıkacak sonuçlardan nihai bildirgeye kadar bütün alanlarda biz iyi ev sahipliği yapma gayreti içerisindeyiz. Şimdiden G-20’nin gündemine bir şeyleri buradan dahil etmeye kalkmak doğru olmaz. O yüzden liderler ne konuşacaklarını kendileri biliyorlar. Zaten 15-16’sında o görüşmeler yapıldığı zaman Sayın Cumhurbaşkanımızın 16’sında saat 15.30’da planlanan basın toplantısında bütün bu süreci değerlendiren mülahazaları hep birlikte dinleyeceğiz. Ama bunun dışında başka gelişmeler olursa elbette bunları hep birlikte takip edeceğiz."
İkili görüşmelerin yetişmemesi durumunda bazı görüşmelerin 17 Kasım’da yapılabileceğini belirten Kalın, bazı devlet başkanlarının 17 Kasım’a kalma yönünde teklifi olduğunu açıkladı. Kalın, bu duruma görüşme trafiğine göre karar verileceğini kaydetti.
(İHA)