Edirne'de konumu bakımından üçgeni andıran mesafeleri dolayısıyla "inanç turizminin altın üçgeni" olarak ifade edilen Selimiye, Üç Şerefeli ve Eski camiler, ramazan ayında da yoğun ilgi görüyor.
Fiziksel yapılarındaki özellikler bakımından "Selimiye'nin yapısı, Eski Cami'nin yazısı, Üç Şerefeli Cami'nin kapısı" cümlesiyle anılan tarihi camiler birbirine yakın olmaları açısından da ziyaretçilere kolaylık sağlıyor. Altın üçgen içerisindeki tarihi camilerde, hem mimari özellikleri hem de manevi havası dolayısıyla ramazan ayında inanç turizmi yoğunluğu yaşanıyor.
Edirne Müftüsü Emrullah Üzüm, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte ilk olarak Eski (Ulu) Cami, arkasından Üç Şerefeli Cami ve Selimiye Camisi'nin inşa edildiğini aktardı. Eski Cami'nin hat yazısı ile ünlü olduğunu belirten Üzüm, şöyle devam etti:
"Üç cami birbirine çok yakındır. İnsanlar camileri inşa eder, camiler de toplumları... Eski Cami'de bir bilgi yoğunluğu yaşanıyor. Hat sanatıyla bu yazılar toplumla buluşturuluyor. Örneğin, 'Alimler Nebilerin varisleridir' hat yazısı var. Burada birçok hatta önemli, toplumun temelini, aileyi, bireyi inşa eden yazılar, önemli mesajlar taşıyor. Kur'an-ı Kerim'den ayeti kerimeler, Efendimizin mübarek hadisleri buralarda nakşedilmiş ve toplum bu bilgilerle hayatını, bu bilgiler temelinde yönlendirmiştir. Bu medeniyet inşası anlamına da geliyor."
"Yapı, Kapı ve Yazı ..."Eski Cami'nin ardından Üç Şerefeli Cami'nin yapıldığını anlatan Üzüm, şunları söyledi:
"Üç Şerefeli Cami'de de önemli bir aşama kaydedildi. Minareye üç yolla çıkış denendi, tek kubbeye doğru geçildi. Tevhit orada daha da güçlü, birlik ve beraberlik vurgusu bu şekilde teyit edilmiş oldu. Arkasından da en büyük kubbeyle o zamanın şartlarında o yapı elemanlarıyla Selimiye bir şaheser olarak ortaya kondu ve ulaşılamaz bir eser oldu."
Üzüm, Selimiye Camisi'nin ise "altın üçgen"in en son yapılan mabedi olduğunu ifade ederek Selimiye'yi anlatmanın kelimelerle mümkün olmadığını vurguladı.
Camilerin toplumun ve şehrin kalbi olduğuna dikkati çeken Üzüm, Eski, Üç Şerefeli ve Selimiye Camisi'nin bulunduğu "altın üçgen"in Edirne için önemine işaret etti.
Camilerin kişisel, aile ve sosyal hayatın merkezine alınması gerektiğini dile getiren Üzüm, şunları kaydetti:
"Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli camiler halen o güncelliğini, o toplumda camilere olan ihtiyacı hissettiriyor bize. Bu camilere gelen ziyaretçilerimiz daha çok, kendi özel hayatlarına, topluma katması gereken değerlerden etkileniyorlar. Bu bilgiyle buluşunca da gerçekten 'İyi ki Edirne'ye geldik." diyorlar. 'Selimiye'nin yapısı, Eski Cami'nin yazısı, Üç Şerefeli Cami'nin kapısı' cümleleriyle anılan camilerimize gelenler tarih ve kimlikle buluşuyor, kurduğumuz medeniyetin ne kadar muhteşem aşamalardan geçtiğini görüyor."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com