Selahattin Demirtaş hakkında hazırlanan iddianamede, 28 Mart 2011 tarihinde Siirt Kasaplar Deresinde düzenlenen bir etkinlikte '2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet etmek' suçlamasıyla yargılandığı davanın duruşması yapıldı. Duruşmada mahkeme başkanı önce avukatların daha sonra da Demirtaş'ın ifadesine başvurdu. Sanık müdafi Av. Mehmet Emin Aktar söz alarak; haklarında dava açılan müvekkilinin söz konusu olay tarihinde ve şuan da milletvekili olduğunu, bu nedenle anayasanın 83. Maddesi uyarınca yasama dokunulmazlığına sahip olduğundan, Anayasanın 83. Maddesi gereğine 'milletvekilliği sürecince bir milletvekilinin meclis kararı olmaksızın yakalanamayacağı, tutuklanamayacağı ve yargılanamayacağını ifade etti.
Aktar, "Aynı maddede milletvekili dokunulmazlığı ne şekilde kaldırılacağı meclis iç tüzüğünde düzenlenip hüküm altına alınmış, meclis iç tüzüğü 131 vd. Maddelerinde de yasama dokunulmazlığının kaldırılma usulü düzenlenmiştir. Her üç müvekkilimin de anayasa ve gönderme yaptığı meclis iç tüzüğünde düzenlenen usule uygun yasama dokunulmazlığı kaldırılmış değildir. 6718 sayılı yasa ile Anayasa'ya eklenen geçici bir madde ile anayasanın 83. Maddesinin 3 fırkasının geçmişe yürürlü olarak uygulanmayacağı, düzenlenmesi sonucu müvekkilim dokunulmazlığının kaldırıldığı kabul edilerek bu dava açılmıştır. Yasa ile getirilen geçici hüküm anayasaya aykırıdır. Ancak bugüne kadar Anayasa yargısı denetiminden geçmemiştir. Bu hükmü Anayasal bir hükmü ve amir bir düzenlemeyi geçmişte yürürlü olarak ilga ederek anayasayı ihlal etmiştir. Bu nedenle müvekkiller hakkında açılan bu davada yargılamanın durdurulmasına karar verilerek, anayasaya aykırılık iddiamızın anayasa mahkemesine gönderilmesini müvekkiller hakkında yasama dokunulmazlıklarının usule uygun kaldırılması istemiyle TBMM Başkanlığına yazı yazılmasına talep ederiz" ifade etti
-Demirtaş'ın savunması
Söz hakkı alan Demirtaş duruşmada yaptığı savunmasında; "Dokunulmazlıklarımız kaldırılırken bir hukuk ihlali yapılmıştır. Milletvekili dokunulmazlıkları geçmişe doğru değil, geleceğe doğru ve dönem sonuna kadar kaldırılır. Cumhuriyet tarihi boyunca bütün dokunulmazlık işlemi bu şekilde yapılmıştır. Ancak ilk defa böyle bir hukuka aykırı alelacele siyasi saiklerle yanlış bir karar verilmiştir. Şuanda ben mahkemenizin huzurunda dokunulmazlığı devam eden bir milletvekili sıfatıyla devam ediyorum. Siz de Anayasa değişikliği nedeniyle beni yargılamakla yetkili yargı üyesi olarak bulunuyorsunuz. Mahkemenin beni yargılama yetkisi vardır, benim de aynı zamanda devam eden bir dokunulmazlığım vardır. Yargı ve yasama erkleri arasında bir yetki çatışması vardır. Böylesi bir çatışma durumunda yargı yetkisinin yasama yetkisinden üstün olduğuna dair herhangi bir düzenleme yoktur. Sistemimiz güçler ayrılığı ilkesine dayanmaktadır. Bu durumda yargı yasama üyelerini işlemez ve görevini yapamaz hale getirmektedir. Bu durumun mahkemenizce değerlendirilerek yargılanmanın bu aşamada durdurulmasına, bekletici sorun yapılarak anayasa mahkemesine bildirilmesini talep ediyorum" dedi.
Demirtaş, kendisine istinat edilen suçlamaları kabul etmeyerek, "İddianamenin içeriğinden bizim işlediğimiz iddia edilen suç tam olarak nedir? Ve somut olarak belirtilmiş değildir. Örneğin biz bu toplantıyı düzenlemiş miyiz? Çağrı mı yapmışız? Pankart mı açmışız? Konuşma mı yapmışız? Konuşma yapmışsak içinde suç unsunu var mıdır? Bu sorunun cevabı iddianamede bulunmamaktadır. Benim ve diğer sanıkları bu toplantı ve gösteri yürüyüşünü biz düzenlemişiz gibi hakkımızda iddianame düzenlenmesi esasa aykırıdır. Çünkü 2911 sayılı yasa gereğince yasa dokunulmazlığı bulunanlar siyasi faaliyetler dışında toplantı ve gösteri yürüyüşü için düzenleme komitesinde yer alamaz. Ve böyle bir talepte bulunamazlar. Bana yöneltilmiş olduğunuz iddianamede geçen sloganları veya pankartları bizim açtığımız yönünde iddianamede herhangi bir suçlama yoktur. Sadece bu izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünün bizim düzenlediğimiz şeklinde suçlama yapılmıştır. Ancak daha önce de belirtildiği gibi düzenleme komitesinde ismimiz geçmemektedir. Bu toplantı ve gösteri yürüyüşü Siirt ilinde bulunda sivil toplum örgütleri tarafından düzenlenmiştir. Biz de bu toplantıya iştirak ettik. Böyle bir toplantıya katılmak suç değildir. Toplantı esnasında birilerinin yasaya aykırı eylemde bulunmuşsa bunun bizim bilmemiz mümkün değildir. Ayrıca sorumluluğumuzda söz konusu değildir. Atılı suçları kabul etmiyorum. Ama maalesef söz konusu HDP ve HDP milletvekilleri olduğundan bir dava ve bir fezleke de benden olsun anlamında açılmış bir davadır" dedi.
-Demirtaş'ın avukatları mahkeme başkanıyla tartıştı
Mahkeme başkanı kadın hakim, savunmasının sonunda siyasi konuşma yaptığı gerekçesiyle Selahattin Demirtaş'ı uyararak, "siyasi konuşmayın, hakkınızda yapılan suçlamalara cevap verin" dedi ve siyasi konuşmaların tutanaklara geçmeyeceğini söylemesi üzerine, Demirtaş'ın avukatları ile Mahkeme başkanı arasında tartışma yaşandı. Mahkeme başkanı, HDP Milletvekili Demirtaş için 'sayın' ibaresini kullanmayınca da, sanık avukatları ile mahkeme başkanı arasında bu kez 'üslup' tartışması yaşandı. Mahkeme Başkanı kadın hakim avukatlara tepki göstererek, önce mahkemeye sonra da bir kadına saygı göstermelerini istedi. Kısa süren tartışmanın ardından duruşma kaldığı yerden devam etti.
07 Mart 2017 tarihinde saat 14.00'a ertelenen duruşmaya, Av. Mehmet Emin Aktar, Av. Mesut Beştaş, Av. Aygül Demirtaş, Av. Mustafa Eraslan, Av. Diren Cevahir Şen, Av. Deniz Doğan ve Av. Şakir Demir katıldı.
dikGAZETE.com