Ordu’nun Akkuş ilçesinde, 3 Ağustos 2010 yılında jandarma timine yönelik terörist saldırıda şehit düşen Uzman Çavuş Hacı Emin Pişkin’in 18 yaşındaki oğlu Emir Pişkin, okulda Cumhuriyet Bayramı için hazırladığı konuşmada hem ağladı hem ağlattı.
Jandarma trafik timinde görev yapan Uzman Çavuş Hacı Emin Pişkin (35) Antalya’dan Ordu’ya tayini çıktıktan 15 gün sonra 3 Ağustos 2010 günü terör örgütü PKK’lı teröristler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamayarak şehit oldu. Şehit komutandan geriye biri 13, diğeri ise henüz 4 yaşında iki çocuk ve bir eş kaldı. Şehidin eşi Tülin Pişkin ve iki çocuğu acılarını yüreklerine gömüp hayatlarına devam etti. Şehidin büyük oğlu Emir Pişkin 18 yaşına girerek 11. sınıfa kadar geldi. Okulunda başarılı bir öğrenci olan Pişkin’e öğretmenleri Cumhuriyet Bayramı’nın 92. yıl dönümü nedeniyle bir konuşma hazırlamasını ve okuldaki bayram kutlamasında bunu okumasını istedi. Pişkin, eve gelerek kendisini evde babası için müze haline getirilen odaya kapatarak burada duygularını kaleme aldı.
Emir Pişkin babası şehit olduktan sonra yaşadığı zorluğu baştan sona yazıp bayram kutlaması için okula gitti. Törende sıra Pişkin’in yazdığı makaleyi okumasına geldi. Emir Pişkin çıkıp makaleyi okumaya başladı. Babası şehit olduktan sonra annesi, kardeşiyle yalnız kaldıklarını o andan sonra dünyanın başlarını yıkıldığını anlatırken hem ağladı hem de ağlattı. Pişkin makalesinin sonunda da son günlerde şehit haberleriyle aynı acıyı bir kez daha yaşadığını vurguladı.
"İÇİMDEN GELENLERİ ŞEHİT ÇOCUKLARININ NE YAŞADIĞINI ANLAMALARI İÇİN YAZDIM"
Emir Pişkin, hem ağladığı hem ağlattığı makaleyi öğretmenlerini Cumhuriyet Bayramı için konuşma hazırlamasını istediklerin için yazdığını belirterek, "Öğretmenlerim benden konuşma isteyince ben de şehit çocuklarının ne yaşadığını anlatmaya çalıştım. İçimden ne geçiyorsa onları kaleme aldım. Okulda bunları okuyunca arkadaşlar yıkıldı kötü oldu ben de ağladım. Ama bunların hepsi gerçek bütün şehit çocukları bunları yaşıyor. Ben diğer arkadaşların da biraz bunları anlaması için bunu yazdım" dedi.
Babasının şehit olmasının üzerinden 5 yıl geçtiğini ancak bu acının unutulmadığına dikkat çeken Emir Pişkin, "Babamı biran olsun unutmuyoruz. Sadece unutmaya çalışıyor gibi yapıyoruz. Şimdi yine şehit haberleri geliyor ben aynı acıyı sanki dün gibi tekrar yaşıyorum. Babasız kalmak çok zor. Bu teröristlerin Allah belasını versin" diye konuştu.
(İHA)
Jandarma trafik timinde görev yapan Uzman Çavuş Hacı Emin Pişkin (35) Antalya’dan Ordu’ya tayini çıktıktan 15 gün sonra 3 Ağustos 2010 günü terör örgütü PKK’lı teröristler tarafından düzenlenen silahlı saldırıda ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamayarak şehit oldu. Şehit komutandan geriye biri 13, diğeri ise henüz 4 yaşında iki çocuk ve bir eş kaldı. Şehidin eşi Tülin Pişkin ve iki çocuğu acılarını yüreklerine gömüp hayatlarına devam etti. Şehidin büyük oğlu Emir Pişkin 18 yaşına girerek 11. sınıfa kadar geldi. Okulunda başarılı bir öğrenci olan Pişkin’e öğretmenleri Cumhuriyet Bayramı’nın 92. yıl dönümü nedeniyle bir konuşma hazırlamasını ve okuldaki bayram kutlamasında bunu okumasını istedi. Pişkin, eve gelerek kendisini evde babası için müze haline getirilen odaya kapatarak burada duygularını kaleme aldı.
Emir Pişkin babası şehit olduktan sonra yaşadığı zorluğu baştan sona yazıp bayram kutlaması için okula gitti. Törende sıra Pişkin’in yazdığı makaleyi okumasına geldi. Emir Pişkin çıkıp makaleyi okumaya başladı. Babası şehit olduktan sonra annesi, kardeşiyle yalnız kaldıklarını o andan sonra dünyanın başlarını yıkıldığını anlatırken hem ağladı hem de ağlattı. Pişkin makalesinin sonunda da son günlerde şehit haberleriyle aynı acıyı bir kez daha yaşadığını vurguladı.
"İÇİMDEN GELENLERİ ŞEHİT ÇOCUKLARININ NE YAŞADIĞINI ANLAMALARI İÇİN YAZDIM"
Emir Pişkin, hem ağladığı hem ağlattığı makaleyi öğretmenlerini Cumhuriyet Bayramı için konuşma hazırlamasını istediklerin için yazdığını belirterek, "Öğretmenlerim benden konuşma isteyince ben de şehit çocuklarının ne yaşadığını anlatmaya çalıştım. İçimden ne geçiyorsa onları kaleme aldım. Okulda bunları okuyunca arkadaşlar yıkıldı kötü oldu ben de ağladım. Ama bunların hepsi gerçek bütün şehit çocukları bunları yaşıyor. Ben diğer arkadaşların da biraz bunları anlaması için bunu yazdım" dedi.
Babasının şehit olmasının üzerinden 5 yıl geçtiğini ancak bu acının unutulmadığına dikkat çeken Emir Pişkin, "Babamı biran olsun unutmuyoruz. Sadece unutmaya çalışıyor gibi yapıyoruz. Şimdi yine şehit haberleri geliyor ben aynı acıyı sanki dün gibi tekrar yaşıyorum. Babasız kalmak çok zor. Bu teröristlerin Allah belasını versin" diye konuştu.
(İHA)