USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Genel

Schneider Electric, biyolojik çeşitlilik çağrısına yanıt veren kurumlar arasında

- Schneider Electric, iklim taahhütleri doğrultusunda hem şirket faaliyetlerinden kaynaklanan hem de müşterileri için karbon emisyonlarını minimuma düşürmeyi hedefleyen çalışmalara imza atıyor

Schneider Electric, biyolojik çeşitlilik çağrısına yanıt veren kurumlar arasında
23-06-2020 14:28
Google News

Schneider Electric, Dünya Çevre Günü kapsamında bu yıl belirlenen "Biyolojik Çeşitlilik" çağrısına yanıt veren kurumlar arasında yer aldı.

Schneider Electric'ten yapılan açıklamaya göre, şirket, Dünya Çevre Günü'nün bu yılki teması olarak belirlenen "Biyolojik Çeşitlilik" konusunda küresel iş dünyasına yön verecek başarılı çalışmalarını ve yeni hedeflerini paylaştı.

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümünde dünya çapında uzman olan Schneider Electric, Dünya Çevre Günü kapsamında bu yıl belirlenen "Biyolojik Çeşitlilik" çağrısına yanıt veren kurumlar arasında yer aldı. Böylece doğada türlerin hızla bozulması ve kaybıyla mücadele etmek için harekete geçen öncü kurumlardan biri olan Schneider Electric, şimdiye dek gerçekleştirdiği çalışmaların başarılı sonuçlarını ve yeni inisiyatiflerini açıkladı.

Uluslararası girişimleri ve taahhütlerinden yararlanarak biyolojik çeşitliliği çevre stratejisine entegre eden şirket, döngüsel ekonomi girişimleri, iklim taahhütleri ve uluslararası inisiyatiflerdeki varlığı ile gezegene ve insanlara hizmet ediyor.

Schneider Electric, iklim taahhütleri doğrultusunda hem şirket faaliyetlerinden kaynaklanan hem de müşterileri için karbon emisyonlarını minimuma düşürmeyi hedefleyen çalışmalara imza atıyor.

Şirket, 2025 yılına kadar işletme ekosisteminde nötrlük, 2030 yılına kadar faaliyetlerinde net sıfır karbon ve 2050 yılına kadar uçtan uca tedarik zincirinde net sıfır karbon hedefleri doğrultusunda ilerliyor ve tüm çalışmalarını ölçümleyerek sonuçlarını üç aylık periyotlarda kamuoyu ile paylaşıyor.

Öte yandan Schneider Electric, Döngüsel Ekonomi girişimleri ile çevre üzerindeki zararı minimum olan ürünler, hizmetler ve çözümler sunuyor.

Şirketin bunu başarmak üzere dört aşamalı stratejisi şöyle:

"Ham maddelerin kullanımını azaltmak, yeniden kullanmak ya da mümkün olduğunda geri dönüştürülmüş ham maddelerin payını artırmak, belirli ürün grupları için bakım ve modernizasyon hizmetleri sağlayarak onarım yapmak, ürünlerin kullanım ömrü sonunda sunduğu hizmetler aracılığıyla geri dönüştürmek."

Schneider Electric, tüm bu çalışmalarını ve stratejik yaklaşımını küresel çapta öncü platformlarda ve inisiyatiflerde rol alarak güçlendiriyor. Bunun bir yansıması olarak şirket, 2030 yılına kadar The Climate Group’un EP100, RE100, EV100 inisiyatiflerinin üçlü katılımcısı olduğunu açıkladı.

Schneider Electric, bu doğrultuda enerji verimliliğini iki katına çıkarmak, yüzde 100 yenilenebilir enerji oranına erişmek ve yüzde 100 elektrikli taşıt filosuyla faaliyet göstermek üzere çalışmalarını sürdürüyor.

Schneider Electric çevre odaklı faaliyetlerinin Biyolojik Çeşitliliğin korunmasında fark edilebilir derecede olumlu bir etkisi olduğunu üç aylık periyotlarla yayınladığı 2018-2020 Schneider Sürdürülebilirlik Etkisi raporu ile gözler önüne seriyor.

21 inisiyatifi kapsayan bu ölçümleme ve rapor çalışması aynı zamanda UNDP’nin liderlik ettiği Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA’lar) ile de uyumlu bulunuyor. Böylece şirket, faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel etkileri nötrlerken aynı zamanda yoksulluğu azaltmak, gezegeni korumak ve küresel barış ve refah sağlamak için çalışan global ağı da destekliyor.

Schneider Electric aynı zamanda Küresel Biyoçeşitlilik Skoru (Global Biodiversity Score) platformu aracılığıyla faaliyetlerinin ve geniş ekosisteminin faaliyetlerinin (tedarikçiler, müşteriler, vb.) Biyolojik Çeşitlilik üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini takip ediyor.

Şirket, bu çalışmalarını Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi’nin 15. Taraflar Konferansı (COP15) kapsamında açıklamayı planladığı biyolojik çeşitlilik hedefleri ile güçlendirecek.

Bu uluslararası platformda, çevre odaklı çalışmalarını “biyolojik çeşitlilik açısından sıfır kayıp” hedefine uygun hale getirecek. Schneider Electric daha önce benzer bir çalışmayı karbon nötrlük hedeflerinin 1,5 Derece Hedefi’yle uyumlanmasıyla yapmıştı.

Beşşar Esed rejiminin Mart 2011'de başlayan iç savaşı bastırmak için oluşturduğu mekanizmalarda yer alan birçok isim, savaş suçlusu olarak kayıtlara geçti.

Esed rejiminin, kimyasal silah kullanımı, keyfi tutuklama, tecavüz ve işkence, sivil yerleşim yerlerini bombalama, terör örgütleri ve paralı milisleri istihdam etme, yasaklı silah kullanma, tehcir, abluka ve hastaneleri hedef alma başta olmak üzere geniş bir alanda işlediği savaş suçları, Birleşmiş Milletler (BM) ve bağımsız insan hakları kuruluşlarının raporlarına yansımıştı.

Savaş suçlarını işleme talimatlarının kimler tarafından verildiği ve rejim mensuplarının bu suçları işlerken nasıl bir emir-komuta zincirini takip ettiği sorularının cevapları ise uzun yıllardır aranıyor.

Rejimin savaş suçları mekanizmasında yer alan kurumlar

Esed rejimi, 2011 yılının mart ayında demokratikleşme talebiyle sokağa çıkan halkın barışçıl gösterilerini rejimin varlığına bir tehdit olarak algılamış ve askeri yollarla bastırma yoluna gitmişti. Bu amaç doğrultusunda Devlet Başkanı ve Suriye Anayasası’nın 105. Maddesi uyarınca Suriye Silahlı Kuvvetleri’nin Başkomutanı sıfatıyla görev yapan Beşşar Esed ve Ulusal Güvenlik Bürosu’nun talimatlarıyla, Başkent Şam’da Merkezi Kriz Odası adında üst düzey güvenlik yetkililerin bulunacağı bir ekip kurulması kararlaştırıldı.

Dönemin Genelkurmay Başkanı Hasan Turkmani’nin başkanlığına getirildiği Merkezi Kriz Odası, Savunma Bakanı (Davud Racha), Savunma Bakanı Yardımcısı (Asıf Şevket) İçişleri Bakanı (Muhammed el-Şaar), Genel İstihbarat Başkanı (Ali Memluk), Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı (Hişam Bahtiyar), Siyasi Güvenlik Dairesi Başkanı (Muhammed Dib Zeytun), Askeri İstihbarat Başkanı (Abdulfettah Kudsiyye) ve Hava İstihbarat Başkanı Cemil Hasan'dan oluştu. Bu çekirdek kadronun kontrolünde yapılandırılan konsorsiyumda, Suriye genelinde görev yapan dört istihbarat birimi; Siyasi Güvenlik Şubesi, Askeri İstihbarat Şubesi, Genel İstihbarat Direktörlüğü ve Hava İstihbarat Direktörlüğü’nün yanı sıra, Rejimi Koruma Birliği, Kriminal Güvenlik Dairesi, İçişleri Bakanlığına bağlı Polis ve Özel Kuvvetler Birimleri, Baas Partisi unsurları, Savunma Bakanlığına bağlı teşkilatlar ve milisler görevlendirildi.

Hafız Esed döneminde kurulan, her bölge ve ilde yapılanması bulunan, ülkedeki dört istihbarat kuruluşunun temsilcisini bir araya getiren, Baas Partisi temsilcisinin yönetici pozisyonunda bulunduğu ve üst rütbeli bir askerin başkanlığı altında faaliyet gösteren Güvenlik Komiteleri de kriz masası tarafından tam yetkiyle gösterileri bastırmakla görevlendirilen kurumlar arasında yerini aldı. Göstericilerin barışçıl eylemlerini il ve bölge bazında bastırma görevini yürüten Güvenlik Komiteleri, içinde ordu, istihbarat, polis, özel kuvvetler, rejimi koruma birlikleri personelinden oluşan ekipler kurdu. Asker, sivil ve Baas Partisi yöneticilerinin bir araya gelerek idare ettiği bu ekipler gösterilere katılanları, gösterileri düzenleyenleri ve bu gösterileri destekleyenlerin peşine düşerek, keyfi tutuklama ve infaz yoluyla sindirme politikası uyguladı.

Esed rejiminin halka yönelik şiddetinin protestolara katılanların sayısını artırmasıyla, Esed rejimi emekli olmuş Tuğgeneral Velid Abaza ve Tuğgeneral Nebhan Sibahi gibi üst rütbeli askeri yetkilileri yeniden göreve çağırarak, çoğunluğu Alevi vatandaşlardan oluşan Halk Komiteleri’ni kurdurdu. Şebbiha olarak adlandırılan, ismi suçlara karışmış birçok sivil, Halk Komiteleri ve diğer güvenlik kurumları tarafından istihdam edilerek, savaş suçları zincirine bir halka olarak eklendi.

Savaş suçlarını işleyen rejim mensupları

Esed rejiminin, 2011 yılından itibaren barışçıl gösterileri bastırmak için kurduğu güvenlik mekanizmalarının yönetici pozisyonlarında çoğu asker, birçok isim görev aldı. Doğrudan Esed’e bağlı olan bu güvenlik yapılanmaları, çok geçmeden sivil veya askeri yargıdan bağımsız olarak hareket eden suç işleme mekanizmalarına dönüştü.

Rejimin bu suç mekanizmalarında kimlerin yer aldığı sorusu üzerine, Suriye Eski Başbakanı Riyad Hijab başta olmak üzere, çok sayıda avukat ve rejimden ayrılan subayın katkısıyla Pro-Justice (Adalet Yanlısı) grubu tarafından “Kara Liste” adlı çalışma 2019 yılında yayınlandı. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) da Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne bir savaş suçluları listesi sundu.

Bir dönem rejimin üst düzey güvenlik birimlerinde çalışmış ve savaş suçlarına karışmış isimler şöyle:

Rejim lideri ve Suriye Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı Beşşar Esed

Korgeneral Fehd Casim el-Freyc

Korgeneral Ali Abdullah Eyyüb

Korgeneral Muhammed Mahmud Mahla

Korgeneral Bassam Haydar

Korgeneral Adnan Cemil İsmail

Korgeneral Hasan Muhammed Muhammed

Korgeneral Bessam Mirhaj el-Hasan

Tümgeneral Mahir Esed

Tümgeneral Cemal Muhammed Yunus

Tümgeneral Refik Mahmud Şihadeh

Tümgeneral Vecih Yahya Mahmud

Tümgeneral Edip Nemr Selame

Tümgeneral Ali Memluk

Tümgeneral Hassan Mirhac Mirhac

Tümgeneral Zuheyr el-Esad

Tümgeneral Muhammed Rahmun

Tümgeneral Muhammed el-Şaar

Tümgeneral Vasil Halid el-Samir el-Avayd

Tümgüneral Salim Harba

Tümgeneral Cemil el-Hasan

Tümgeneral Muhammed Dib Zeytun

Tümgeneral Husam Luka

Tümgeneral Nasır el-Ali

Tümgenera Abdulfettah Suleyman Kudsiye

Tümgeneral Nasır Dib

Tümgeneral Talal Şefik Mahluf

Tümgeneral Zaid Salih

Tümgeneral Gassan İsmail

Tümgeneral Ramadan Muhammed el-Ramadan

Tümgeneral Muvaffak Muhammed Asaad

Tümgeneral Avs Ali Aslan

Tümgeneral Şevki Yusuf

Tümgeneral Cevdet Salibi Mavas

Tümgeneral Muhammed İbrahim Kaddur

Tümgeneral Kifah Milhim

Tümgeneral Nazih Hassun

Tümgeneral Tevfik Yunus

Tümgeneral Ali Vannus

Tümgeneral Riyad Habib Abbas

Tümgeneral Ahmed Muhammed Ballul

Tümgeneral Gassan Halil

Tümgeneral Cuma Muhammed el-Casim

Tümgeneral Malik Hassan

Tümgeneral Fuad Ahmed Hamuda

Tümgeneral Hikmet Musa Salman

Tümgeneral Ekrem Muhammed

Tümgeneral Ali Muhammed Ganim

Tümgeneral Muhammed Ali Subuh

Tümgeneral Badi Süleyman Mualla

Tümgeneral Saci Derviş

Tümgeneral Hassan Ali

Tümgeneral İmad Naffuri

Tuğgeneral Cevdet el-Ahmed

Tuğgeneral Hafız Muhammed Mahluf

Tuğgeneral Abdulselam Fecir Mahmud

Tuğgeneral Suheyl el-Hasan

Tuğgeneral Salih el-Abdullah

Tuğgeneral Salih el-Abdullah

Tuğgeneral Fayiz Beddur

Tuğgeneral Cevdet İbrahim Safi

Tuğgeneral Kusey İbrahim Mihub

Tuğgeneral Sayil Es’ad Davud

Tuğgeneral Luey el-Ali

Tuğgeneral Mazin el-Kanj

Tuğgeneral Malik Alya

Tuğgeneral Muhamemd Zamrini

Tuğgeneral Vefik Nasr

Tuğgeneral Mufid Vardah

Tuğgeneral Yasin Ahmed Dahi

Tuğgeneral Gassan Bilal

Tuğgeneral Gassan Haddad

Tuğgeneral Muhammed Haluf

Tuğgeneral Şefik Massa

Tuğgeneral Naufal el-Huseyn

Tuğgeneral Eksam Mahmud

Tuğgeneral İbrahim al-Wairi

Tuğgeneral İyad İskender Mandu

Tuğgeneral Süleyman el-Tinavi

Tuğgeneral Adnan el-Ahmad

Tuğgeneral Muhamed Yusuf al-Hasuri

Tuğgeneral Malik Ali Habib

Albay Salih Sakr

Albay Sakr Rüstüm

Albay Nizar Fandi

Albay Gayas Dalla

Yarbay Dureyd İsmail Avad

Yarbay Firas Gassan Jazaa

Mühendis Muhammed Ahmed el-Said

Fadi al-Mallah

Ali al-Shali

Musib Nimr Selameh

Tuğgeneral Abdullatif el-Fehd. Hama Askeri İstihbarat Başkanı

Tuğgeneral Burhan Kaddur (ölü). Duma Askeri Güvenlik Daire Başkanı

Tuğgeneral Abdulhamid İdris Hama Askeri İstihbaratı

Tuğgeneral Hafız Cebbur 34. Tugay Komutanı

Tuğgeneral Ali El-Hüseyin 47. Tugay Komutanı

Tümgeneral Muhammed Semmur

Tümgeneral Zuheyr el-Hamed

Tümgeneral Cuma el-Ahmed

Tümgeneral Ali Yunus

Tümgeneral Berakat Berekat

Tümgeneral Mürşid Dahir

Tümgeneral Feysal Munir

Tümgeneral Selim Berekat

Tümgeneral Ahmed el-Ukde

Tümgeneral Ali Es’ad

Tümgeneral Salah el-Ali

Tümgeneral Ahmed Cemil İbrahim

Tümgeneral Ali Durgam

Tümgeneral Muhammed Hayr Bek

Tuğgeneral Atıf Necib

Tuğgeneral Hail el-Esed

Tuğgeneral Abdülselam

Tuğgeneral Şeyh Cabir Hirfan

Tuğgeneral Sair el-Omar

Tuğgeneral Suheyl Ramazan

Tuğgeneral Salah Hallum

Tuğgeneral Heysem Berekat

Tuğgeneral İyad Mahmud

Tuğgeneral Ala Saud

Tuğgeneral Nebih Rabi

Tuğgeneral Şefik Feyaz Dib

Tuğgeneral Münir Celud

Tuğgeneral Muhammed Haluf

Tuğgeneral Hızır el-Hüseyin

Tuğgeneral Taha Taha

Tuğgeneral Zülhimme Şaliş

Tuğgeneral Adnan Asi

Tuğgeneral Adnan Ahmed

Tuğgeneral Suheyl Davud

Tuğgeneral Bedi el-Ali

Tuğgeneral Hakim Muhammed Kencu Hasan

Tuğgeneral Musa Hasan

Tuğgeneral Riyad Abbas

Tuğgeneral Muhammed Receb

Tuğgeneral Habib Safya

Tuğgeneral Edib Semander

Tuğgeneral Ali Hüseyin

Tuğgeneral Ali Nadir

Tuğgeneral Cemal Abbas

Albay Semir Nizam

Albay Edib Kannu

Albay Gassan Nasur

Albay Halil Molla

Albay Malik el-Hadi

Albay Temam Dib

Albay Ali Selim

Albay Temim İsa el-Ahmed

Albay Muhammed el-Abdullah

Albay Mecid el-Abdullah

Yarbay Kinan Muhammed Galiyeh

Yarbay Ahmed Abdulhamid

Yarbay Ala Durubi

Yarbay Halid el-Hatib

Yarbay Samir el-Beridi

Yarbay Emced Abbas

Yüzbaşı Samir Abbas Dib

Yarbay Adnan Riyad el-Şami


Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ